İran’da gerçek iktidar kimin

Güncelleme Tarihi:

İran’da gerçek iktidar kimin
Oluşturulma Tarihi: Şubat 22, 2000 00:00

Haberin Devamı

İran'da dünya üzerinde benzeri bulunmayan bir devlet çarkı dönüyor. Yaptıkları ya da istekleri sorgulanamayan güçlü bir dini lider, mollaların hakimiyetindeki yargı ve ordu gibi kurumlar, ayrıca bunların yanında demokratik kurumlar.

Tüm dünya, böyle bir sistemin nasıl işleyeceğini merakla izliyor. En büyük soru ise reformcular ile muhafazakarların işbirliği içinde sistemi nasıl ileri götürecekleri. İran bu ‘mükemmel’ devlet sistemini dünyaya ihraç etme gibi bir de iddiası bulunuyor.

SEÇMENLER

65 milyon nüfusa sahip İran'da 39 milyona yakın seçmen var. Seçmen yaşı 16. Seçmenlerin büyük bir bölümü üzerinden 21 yıl geçen devrimi yaşamamış gençler. ‘İkinci nesil devrim çocukları’ flört, çanak anten ve giyim kuşam gibi günlük hayattaki yasaklardan bıktı. İşsizliğin en büyük kurbanı da bu yeni nesil gençlik.

Halkın 4 yılda bir sandık başına giderek seçtiği parlamento 290 sandalyeden oluşuyor. İslami anayasaya göre, parlamento feshedilemiyor. Adaylar partilere bağlı olarak değil, bağımsız olarak seçimlere katılıyor. Ülkedeki azınlıkların da 5 milletvekili hakkı var.

İran'da Devlet Başkanı 4 yılda bir seçiliyor. İkinci kez seçilmek mümkün. 1997 yılında seçilen reformcu Devlet Başkanı Muhammed Hatemi'nin eli kolu bağlı. Çünkü anayasaya göre iki görevi var. Birincisi bakanlar kurulunu atamak ve denetlemek, ikincisi ise, İslami anayasanın kurallarını yerine getirmek.

Bakanlar kurulu devlet başkanı tarafından seçiliyor. Parlamento tarafından onaylanıyor. Ancak savunma, güvenlik ve dış politika dini liderin sorumluluğu altında olması nedeniyle bu bakanlıklar sürekli dini lider Ali Hamaney'e hesap vermek zorunda.

8 yıllık süreyle seçiliyor. 86 din bilimcisi yani Ayetullah'tan oluşuyor. Dini lideri seçme ya da görevden alma yetkisi var. Reformcular Uzmanlar Konseyi'ni dini liderin kuklası olmakla suçluyor.

İran devlet yapısının temel taşı. Görevden alma yetkisi Uzmanlar Konseyi'nde olması nedeniyle genellikle ölünceye kadar görevde kalıyor. Adalet, Silahlı Kuvvetler, radyo televizyon gibi ülkenin en önemli kurumlarına doğrudan hükmediyor. Ülkenin, savunma, dış politika ve güvenlik konularında da birinci dereceden sorumlu. Yaptıkları ya da isteklerinden ötürü yargılanamıyor.

12 üyeli molla ve hukukçulardan oluşan bu konsey, dini liderin atamasıyla iş başına geliyor. Konsey ülkenin en etkili organlarından biri. Parlamento tarafından kabul edilen her yasa bu kurulun onayından geçmek zorunda. Yasaların dine uygun olup olmadığını kontrol ediyor. Reformcu parlamento ile bu kurulun büyük çatışmaya girmesi bekleniyor.

Şeriat kurallarının uygulandığı İran adalet sisteminde hakimlerin neredeyse tümü muhafazakarlardan oluşuyor. Her hakimin geniş yetkileri var ve dini yorumlarına göre de dava açabiliyor. Atamalar yine Ayetullahlar'dan oluşan özel bir kurul tarafından yapılıyor.

Devlet Başkanının başkanlığında toplanan bu kurul, güvenlikten dış politikasına varıncaya kadar ülke sorunlarıyla ilgili görüş bildiriyor. İlgili bakanlar ve devlet memurları katılıyor.

Düzenli birliklerdin oluşturduğu silahlı kuvvetlerin yanısıra Devrim Muhafızları ve gönüllü güçler de var. Özellikle Devrim Muhafızları, ülkede her türlü sosyal olaya da karışıyor.

Devlet başkanı başkanlığında toplanıyor. Devrim Muhafızları Konseyi ile parlamento arasındaki yasalar konusundaki ihtilaflarda arabuluculuk yapıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!