Girit’teki deprem bizi rahatlattı

Güncelleme Tarihi:

Girit’teki deprem bizi rahatlattı
Oluşturulma Tarihi: Şubat 29, 2000 00:00

Haberin Devamı

Profesör Dr Ahmet Şevket Çataklı'ya göre İtalya'daki Vezüv yanardağı yakında faaliyete geçecek. Bu oluşum da Türkiye'nin batısını, özellikle de Marmara bölgesini rahatlatacak. ‘Türkiye depremden korkmasın’ diyen Çataklı, Hürriyet'in sorularını yanıtladı.

Soru: Türkiye'deki 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerini nasıl görüyorsunuz ?

Çataklı: Ben bundan daha 1997 yılında, en geç iki yıl içinde Türkiye'de büyük bir deprem olacağını biliyordum. Hatta bunu dönemin hükümetine bildirdim. Türkiye'deki meslektaşlarıma da söyledim. Benim düşündüklerim bir yıl sonra özellikle Fransa televizyonunda çeşitli yayın kuruluşlarında dile getirildi. Türkiye, Yunanistan ve İran'ın deprem tehlikesi içinde oldukları söylendi.

Soru: Ne gibi oluşumlar sizi bu düşünceye ulaştırdı ?

Çataklı: 17 Ocak 1995 yılında Japonya'da Kobe depremi oldu. Bu beklenmeyen bir depremdi. Daha sonra Afyon Dinar'da ve aynı sene İran'da olan ve Erzincan'da, Meksika'da olan depremler bizi düşündürmüştü. Bu oluşumlar, Türkiye'de büyük bir depremin habercileriydi.

Soru: Marmara bölgesi neden şu anda tehlikeli bir deprem bölgesi haline gelmiştir ?

Çataklı: Marmara bölgesinden geçen faylar, Kuzey Anadolu fayının batı uzantılarıdır. Daha yerine oturmamıştır. Bu nedenle Arabistan plakasının kuzeye doğru hareketiyle Kuzey Anadolu fayı batıya doğru harekete geçmiştir. Böylece Marmara denizi, Bolu'dan Tekirdağ'a kadar olan kısımda faaliyete geçmiştir. Eski fayların yanısıra, yeni faylar meydana getirmiştir. Ve bir çatal şeklinde faylarla hareket halindedir. Aslında Marmara üzerinde çok duruldu ama bu benim için global bir küresel depremdir. Yanlızca Marmara bölgesini kapsayan bir deprem değildir. Dünyada bir çok yer halen deprem etkisindedir ve halen bu depremler olmakta. Mesela Pasifikten Japonya'ya, Endonezya'ya, Asya'da Afganistan, Tacikistan, Kafkasya kısımları ve Çin'de deprem oluyor, olmakta... Aynı şekilde Türkiye ve Yunanistan'da da olduğu gibi...

Soru: Türkiye neden sallanıyor ?

Çataklı: Sorun tektonik plakaların hareketidir. Bu bölgede üç tane plaka hareketlidir. Birincisi, yavaş hızla Avrasya plakası (Kuzeyde) bu doğuya doğru hareket etmektedir. Güneyde Afrika plakası Kuzey'e doğru hareket etmektedir. 15-20 milyon sene önce meydana gelen Arabistan plakası, Kuzey'e doğru hareketlidir. Türkiye merkez olarak bu üç plakanın arasında sıkışmıştır.

Soru: 23 Şubat'taki Girit depremi niye Türkiye'yi rahatlatacak?

Çataklı: Çünkü, Girit bindirme zonunu temsil ediyor. Girit'de olan deprem, Etna ve Vezüv gibi yanardağları faaliyete geçirmiştir. Şu anda Türkiye beni fazla korkutmuyor. 15 gündür Etna yanardağı normal faaliyetinden 30 kere fazla hareketlenmiştir. Vezüv'ün birkaç ay içinde faaliyete geçmesi ve Fransa'nın güney kısmını deprem altında kalması bekleniyor. Deprem 2000-2003 yılı arasında bekleniyor. Bu gelişme, Türkiye'nin batı kısmını bilhassa Marmara kısmını rahatlatacaktır. Fakat Ege artçı depremin tesirleri altında kalacaktır, ama bunun 2 ya da 3 dereceyi geçeceğini tahmin etmiyorum.

İstanbul'da 6.5'i geçmez

İSTANBUL'da muhakka bir deprem yaşanacağını söyleyen Ahmet Şevket Çataklı, ‘Ama bu deprem en geç 10 yıl, hatta benim tahminime göre 2-3 yıl içinde olabilir. Yani Vezüv harekete geçtikten sonra olacaktır. Oradaki depremler İstanbul’a dönecektir ve çarpacaktır, ama şahsi görüşüm 6.5'i geçmez. Ama yüz yıl sonra 8'i bile aşabilir. Çünkü jeodinamik dönüşüm harekete geçebilir. Aynı şey yeniden başlayacaktır.'

Türkiye'de deprem konusunda yeteri kadar hassasiyet gösterilmediğini söyleyen Prof Çataklı, ‘Meksia 1985 yılındaki depremden ders aldı, yeni olan depremlerde bir kişi bile ölmedi. Hatta geçenlerde 6 şiddetinde deprem oldu. Türkiye’nin mutlaka Japonya, Çin hatta Meksika ile bu konuda dayanışma içine girmesi lazım.' dedi.

Sayın Prof. Ahmet Mete Işıkara'nın söylediği gibi, halkımızın deprem üzerine eğitilmesi gerektiğini belirten Çataklı, ‘Bütün gerekli önlemleri alırsak halkımızda deprem korkusu kalmayacaktır’ dedi.

İstanbul'da kimse fay hattı yok demesin

PROF Çataklı, İstanbul'u 5 ayrı risk bölgesine ayırarak, şöyle dedi:

Birinci bölge: En tehlikeli bölge. Silivri'den başlıyor, Yeşilköy, Ataköy ve Yenikapı, Kumkapı yoluyla adaların güney kısmına ulaşıyor.

İkinci bölge: Bahçelievler'den geçen ve Vatan caddesi üzerinden Fatih'e giden bölge. Burası, Laleli, Süleymaniye'den geçip adaların güneyiyle birleşiyor.

Üçüncü bölge: Beşiktaş bölgesidir. Bilhassa Barbaros Bulvarı'nın derin kısımlarından faylar geçiyor. Kimse İstanbul'un altında fay yok demesin. Oradan Levent'e ve Sarıyer'e kadar giden bölge.

Dördüncü bölge: Anadolu yakasıdır. Çamlıca'dan Kadıköy'e kadar olan bölgedir. Üçüncü bölgenin sınırı, Anadolu tarafından Gebze'ye kadar gider.

Beşinci bölge: Şile, Kuzey Beykoz, batı kısımda da Kilyos ve Kilyos'un batısı, yani Kilyos'un boğaza doğru olan kısmı değil. Diğer tarafı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!