AP’den çok sert karar
Güncelleme Tarihi:
AVRUPA Parlamentosu, Türkiye’deki insan hakları alanındaki son durumun değerlendirildiği ortak kararı çoğunlukla kabul etti.
AP’deki siyasi grupların ortak metni olan ve sert eleştirilere yer verilen raporun en belirgin özelliğini 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında AP tarafından alınan diğer kararlarla büyük benzerlik içermesi oluşturuyor.
İnsan hakları odaklı olduğu için Türkiye’nin AB sürecine yönelik vurgulara pek yer verilmeyen kararda, temel hak ve özgürlükler ile hukukun üstünlüğü alanlarında yaşanan kötüleşme ve yargıda bağımsızlık eksikliğinden duyulan derin endişe dile getiriliyor. İfade özgürlüğü alanında orantısız ve yasadışı eylem ve önlemlerin devreye sokulduğu belirtilen belgede, ‘on binlerce kişinin keyfi tutuklama ile hukuki ve idari tacizle karşı karşıya kaldığı’ vurgulanıyor.
TERÖR TEHDİDİ SÜRÜYOR
Terörün Türkiye’deki vatandaşlar için doğrudan tehdit oluşturmayı sürdürdüğünün vurgulandığı kararda, bununla birlikte terörle mücadele yasasının ifade özgürlüğünü kullanan vatandaşları ve medyayı cezalandırmak için kullanılmaması isteniyor.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin masumiyet karinesine ilişkin içtihadına uyulması, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu’nun bağımsız şekilde çalışmasının sağlanması AP kararında yer alan talepler arasında.
PKK TERÖRÜNE KINAMA
15 Temmuz darbe girişiminin kınandığının hatırlatıldığı belgede, OHAL’in muhalefeti susturma amaçlı kullanıldığı ve ulusal güvenliğe yönelik tehditlere karşı mücadele amaçlı meşru önlemlerin ötesine geçtiği iddia ediliyor.
PKK’nın şiddete dönmesi kınanıyor ve silahları bırakma çağrısı yapılıyor. Türkiye’nin laik ilke ve değerlerindeki kötüleşmenin de not edildiği belgede, tutuklu siyasi, akademisyen ve gazetecilerin adı verilerek atılması istenen adımlar sıralanıyor.
DIŞİŞLERİ: YAMALI BOHÇA
Dışişleri Bakanlığı’ndan AP’nin Türkiye raporuna tepki geldi. Yazılı değerlendirmede dikkat çeken noktalar şöyle: “Kendi binasında terör örgütünün paçavralarının asılmasına izin veren AP’nin böyle bir karar alması esasen şaşırtıcı değildir ve ülkemizin ve Türk halkının, inandırıcılığını çoktan yitirmiş olan AP’yi artık kale alamamaktaki haklılığının açık göstergesidir. Dolayısıyla söz konusu karar bizim için yok hükmündedir. Karar, salt eleştiri amacıyla muhtelif kaynaklardan toplanan dayanaksız iddiaların art arda sıralandığı bir yamalı bohçadan ibarettir.
