Almanya’dan Rusya’ya sert mesaj ‘Böyle devam edemez’
Güncelleme Tarihi:
ABD’nin, İngiltere ve Fransa ile koordinasyon içinde Suriye’ye düzenlemeyi planladığı ancak henüz ne zaman ve nasıl yapılacağı netleşmeyen olası askeri operasyona katılmayacağını net şekilde açıklayan Almanya, kimyasal silah saldırısının sorumlularının cezasız kalmaması gerektiğini söyledi. Brüksel’de Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker ile bir araya gelen Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Batı dünyasının uyum içinde hareket etmesi gerektiğini belirterek “Rusya’nın tavrını değiştirmesi olmazsa olmaz şart” dedi.
AB içinde koordinasyon çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Maas, kendisinin de İngiliz ve Fransız mevkidaşlarıyla temasta bulunduğunu söyledi. Kimyasal silahların yasa dışı kullanımının cezasız kalmaması gerektiğini söyleyen ve bu konuda Fransa’nın yaklaşımına destek veren Maas, “Sorumlular hesap vermeli. Kimyasal silahların tekrar tekrar kullanılması cevapsız kalmamalı” diye konuştu.
Koordine şekilde hareket edilmesinin ve siyasi çözüm bulunmasının önemine dikkat çeken Alman bakan, “Suriye sorununa çözüm için Ruslara ihtiyacımız var. Bu nedenle de her zaman Rusya ile diyalog kapılarının hiçbir zaman kapatılmaması gerektiğini söyledik” dedi. Bununla birlikte Rusya’nın son yıllarda Ukrayna, Salisbury’deki sinir gazı saldırısı, sanal saldırılar ya da Batı ülkelerindeki demokratik seçimlere müdahale gibi konularda Rusya’nın tavrına işaret eden Maas, “Tüm bunlar net bir cevap gerektiriyor. Batı toplumu ve ülkeleri uyum içinde hareket etmeli” diye konuştu.
İngiltere’deki sinir gazı saldırısında ortak hareket edildiğini hatırlatan Alman bakan, Suriye’de kimyasal silah saldırısına nasıl cevap verileceği konusunda ise, “Baskıyı artırıyoruz. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Rusya’nın vetosu nedeniyle 12 kez karar alamadı çünkü Ruslar Esad’ı koruyor. Artık buna daha fazla tolerans gösteremeyiz, bu böyle devam edemez. Rusya’ya siyasi baskıyı sürdürüyoruz hatta artırılmasını diliyoruz” ifadelerini kullandı.
Maas, Rusya’nın tavrını değiştirmesinin Suriye’deki sorunun çözülmesi açısından olmazsa olmaz bir şart olduğunu belirtti.