AB vizede yan çizdi, Türkiye rest çekti
Güncelleme Tarihi:
Avrupa Birliği'nin (AB) öne sürdüğü koşullar yerine getirilmesine rağmen Türkiye ile vize muafiyeti görüşmelerine başlanması için yetki vermemesi, Türkiye'nin tepkisini çekti.
DAVUTOĞLU: İMZALAMAYIZ Davutoğlu'nun Twitter mesajı: "AB ile ülkemiz arasında başlaması gereken vize muafiyeti süreci konusunda AB İçişleri Komiseri Sn Cecilia Malmström ile son durumu konuştum. Sayın Malmström'e samimi çabaları için teşekkür ediyorum. Ancak Avrupalı dostlarımızın anlaması gereken nokta şu: Biz Türkiye olarak ikinci sınıf bir ülke değiliz. Her medeni halk gibi eşit muamele istiyoruz. Konsey komisyona Türkiye ile vize muafiyetini hedefleyen bir yetki vermedikçe Gerikabul Anlaşması ne imzalanacak ne de uygulanacaktır. Tavrımız net: Taahhüde karşı taahhüt, sözlü karara karşı sözlü karar, yazılı karara karşı yazılı karar, uygulamaya karşı uygulama. " |
DIŞİŞLERİ: TAAHHÜTLER YERİNE GETİRİLSİN
AB Adalet ve İçişleri Bakanları bu hafta içinde yaptıkları toplantıda, Türkiye ile mutabakata varılan geri kabul anlaşmasını onaylarken, vize muafiyeti konusunda Komisyon'a yetki verdi.
Bu gelişme Türkiye'nin sert tepkisine neden oldu. Dışişleri Bakanlığı, yaptığı yazılı açıklamada, "Bakanlığımız tarafından 14 Aralık 2010 tarihinde yapılan basın açıklamasında da belirtildiği üzere GKA'nın (Geri Kabul Anlaşması) nihayetlendirilerek parafe edilmesi, Türkiye ile AB Komisyonu arasında vize muafiyetine giden vize diyaloğu sürecinin başlatılmasıyla paralellik arz etmelidir. Bu süreç, aşamalı bir nitelik taşımakta olup ilk aşamasında vize liberalizasyonu ile başlaması ve vize muafiyetiyle sonuçlanması gerekmektedir" dedi.
AB, Türkiye'ye vize muafiyeti getirmek konusunda iki teknik koşul öne sürüyordu. Bunlardan ilki biyometrik pasaportun kullanıma sokulması, diğeri de geri kabul anlaşmasının imzalanması.
TEKNİK ENGEL KALMADI
Türkiye ile AB, kaçak yollarla giren göçmenlerin AB sınırlarına geçiş yaptıkları ülkeye iadesini öngören anlaşma üzerinde uzun süredir müzakereler yürütüyordu.
Dolayısıyla müzakerelerin Ocak ayı sonunda uzlaşmayla tamamlanması sonucunda vize muafiyeti görüşmelerinin başlatılmasının önünde de herhangi bir teknik engel kalmadı.
Ancak, AB, siyasi nedenlerden dolayı Türkiye'nin beklentilerinin aksine vize muafiyet görüşmelerine yeşil ışık yakmadı.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden yayımladığı mesajda, "Biz Türkiye olarak ikinci sınıf bir ülke değiliz. Her medeni halk gibi eşit muamele istiyoruz. Konsey komisyona Türkiye ile vize muafiyetini hedefleyen bir yetki vermedikçe Geri Kabul Anlaşması ne imzalanacak ne de uygulanacaktır" dedi.
“ANLAŞMAYI İMZALAMAYIZ” RESTİ
Geri kabul anlaşması, her yıl kaçak göçmen meselesi nedeniyle maddi ve siyasi birçok sıkıntıyla karşı karşıya kalan AB açısından büyük önem taşıyor.
Böylece, AB'nin taahhüdünü yerine getirmemesi üzerine Türkiye de kaçak göçmenlerin iadesi kartını net bir şekilde masaya koymuş oldu.
Davutoğlu bu durumu, "Tavrımız net: Taahhüde karşı taahhüt, sözlü karara karşı sözlü karar, yazılı karara karşı yazılı karar, uygulamaya karşı uygulama" diye özetledi.
AB'nin Türkiye'ye yönelik vize uygulamasının kaldırılmasının önünde teknik ya da hukuki engel bulunmuyor. Son dönemde AB ülkelerindeki mahkemelerin aldığı kararlar da vize uygulamasının hukuksuzluğunu ortaya koydu.
MUAFİYETİ OLMAYAN BİR TEK TÜRKİYE VAR
Türkiye ile aynı anda katılım müzakerelerine başlayan Hırvatistan, seneler önce vize muafiyeti kazandı. AB ile ilişkileri Türkiye'den daha alt bir statüde bulunan Sırbistan, Arnavutluk, Bosna Hersek ve Makedonya gibi ülkeler de vize muafiyetine sahip.
Son olarak AB, Moldova ile de vize muafiyet görüşmelerine başladı. Ukrayna ile de görüşmelerin başlaması gündemde.
Vizesiz Avrupa hakkını savunan bazı sivil toplum kuruluşlarının hesaplamalarına göre, Türk vatandaşlarının vize için AB ülkelerine yaptığı ödeme şu ana kadar 1 milyar euroya yaklaştı.