Avrupa Parlamentosu'nda 'Mr. Öcalan' önergesi

Güncelleme Tarihi:

Avrupa Parlamentosunda Mr. Öcalan önergesi
Oluşturulma Tarihi: Şubat 23, 2008 09:22

Avrupa Parlamentosu’nun Rum kökenli üyesi Kriyakos Triantafilides Avrupa Parlamentosu Başkanlığı’na, Avrupa Komisyonu’nun yanıtlaması istemiyle “Mr. Öcalan’ın tutukluluk koşulları” başlığı taşıyan bir yazılı soru önergesi verdi.

Kısaca “Öcalan’ın hapishane koşullarını neden incelenemediği”ni soran Rum vekile AB Komisyonu’ndan Olli Rehn, özetle Türkiye’nin imzaladığı cezaevleri denetim protokolü Meclis’te onaylamadan ülkede cezaevlerinin gezilemeyeceğini belirterek yanıt verdi.

Avrupa Parlamentosu’nun Rum kökenli üyesi Kriyakos Triantafilides Avrupa Parlamentosu Başkanlığı’na, Avrupa Komisyonu’nun yanıtlaması istemiyle “Mr. Öcalan’ın tutukluluk koşulları” başlığını taşıyan bir yazılı soru önergesi verdi. Triantafilides önergesinde şu soruları yöneltti:

“20 Mayıs 2007’de Avrupa Konseyi işkenceyi önleme komitesi, hasta görünen Mr.Öcalan’ın sağlık durumunu saptamak üzere Türkiye’yi ziyaret etmiştir. Komisyon hapiste bulunan Öcalan’ın sağlık durumunu tesbit etmek için benzer adımların atılıp atılmadığını açıklayacak mıdır? Türkiye’yle müzakerelerin bir parçası olarak Komisyon, Mr Öcalan’ın daha iyi tedavi edilmesini temin etmek üzere herhangi bir baskıda bulunacak mıdır?”

REHN’İN YANITI

Önergeye yanıt veren AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn ise, Komisyon’un, 2007 Türkiye İlerleme Raporu’nda Türk hapishanelerindeki tutukluluk koşullarının genel bir değerlendirmesini yaptığını hatırlattı. Bu değerlendirmenin, yerel ya da uluslar arası hükümet dışı kuruluşlardan (NGO), Türk yetkililerden, ilgili uluslararası kuruluşlardan özellikle de Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi’nden elde edilebilen bilgiler temel alınarak yapıldığını belirten Olli Rehn yanıtında şöyle dedi:

“Türkiye’nin 14 Eylül 2005’te imzaladığı Birleşmiş Milletler (BM) İşkenceye Karşı Sözleşmesi’nin İhtiyari Protokolü onaylanıncaya kadar sivil ve askeri mahkumlar, bağımsız ulusal organların gözetimine açık bulunmamaktadır. Bu BM Sözleşmesi’nin onayı, Türkiye’yle Katılım Ortaklığı’nın kısa vadeli bir önceliğidir.”

Söz konusu Protokol’ün uygulanabilmesi için TBMM tarafından onaylanması gerekiyor.

İHTİYARİ PROTOKOL

BM’nin 60. yıl zirvesinde imzaya açık tutulan İhtiyari Protokol, işkencenin önlenmesinde yeni bir mekanizma olarak öngörüldü. BM Genel Kurulu Protokol'ü 18 Aralık 2002'de benimsedi ve Sözleşme'ye taraf olan ülkelerin imzasına açtı. Türkiye adına Protokolü dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül imzaladı. Protokol'ün bağlayıcılık kazanması için imza yanında ülkelerin de sözleşmeyi onaylamaları da gerekiyor.

Protokol, bağımsız uluslararası uzmanların taraf olan devletlerin toprakları içindeki gözaltı/tutukevi gibi alıkoyma mekanlarına düzenli olarak ziyaret etmesine olanak sağlıyor. Bu ziyaretlerle, hapis koşullarını ve mahkumların gördüğü işlem değerlendiriliyor, taraf ülkelere koşulların iyileştirilmesiyle ilgili öneriler sunuluyor. Protokol ülkelere cezaevi ziyaretleri için ulusal mekanizmalarını oluşturma görevi de veriyor.

HÜKÜMET HAZIRLIKLARI SÜRDÜRÜYOR

Hükümet, Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Sözleşme'ye Ek İhtiyari Protokol'e ilişkin hazırlıklarını sürdürüyor. Protokol'ün öngördüğü ulusal denetim mekanizması için mevcut Cezaevi İzleme Kurulları'nın görevlendirilmesi planlanıyor. Türkiye'nin 2005'te imzaladığı ama TBMM’nin tasdik edip yürürlüğe koymadığı Protokol'ün ne zaman Meclis Genel Kurulu'na geleceğine ilişkin bir kesinlik ise bulunmuyor.

Protokolün içerdiği teknik kurulların oluşturulması yanında siyasi bir karar da olan “onay kararı” tüm teknik hazırlıklar tamamlandıktan sonra tartışmaya açılacak.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!