Dünya ve İnsan parodoksu

2000’li yıllara girerken meydana gelen olaylar değişim zamanının geldiğini işaret ederken, şimdi bunlar belirgin bir biçimde hepimizi zorlamaya başladı.

İşte bu noktada zorlayanın kim olduğunu iyi ayırt etmek gerektiğini düşünüyorum. Dünya mı bizi zorluyor, yoksa biz mi dünyayı zorluyoruz?

Biz dünyayı zorlarken, dünya da bizi zorluyor ve sonra biz de dünyayı zorluyoruz. Böylece katlanarak büyüyen bu döngünün kaçınılmaz nihayetine doğru büyük bir hızla yaklaşıyoruz. Ve tabii son nokta, aşama yapma noktası ve bu aşamayı yapacak olan insan!

Peki, insan bu durumun ne derece farkında? Sadece dünyada oluşan gelişmeleri izlerken ve karşılaştığı hemen her şeyi ölçerken, insanın kendi gelişimini ve kendisinde meydana gelen değişiklikleri ölçmeyi düşünüyor mu?

Şüphesiz düşünüyor. En azından ben düşündüğüme göre dünyanın bir yerlerinde birilerinin de benim gibi düşündüğünü varsayıyorum.

Dünya, bütün dikkati dışarıda olup bitenlere yönelmiş olan insanı, değiştirmeye zorluyor ve o da değişime direniyor. Bakalım kim kazanacak?

Tedbirli olmak gerekiyor

Sabahın erken saatlerinde meydana gelen olaylar derinden etkileyici ve değiştirici olabilir. Değişime zorlayan olaylar karşısında katı bir tavır içinde bulunmak ve değişimi reddetmek, olayların daha da zorlayıcı olmasına neden olacak. Tehlikeli kişilere karşı tedbirli olmak gerektiğini işaret eden gökyüzünün konumu, yaşam felsefesinin sorgulanacağını gösteriyor.
Yazarın Tüm Yazıları