Güncelleme Tarihi:
Bir görüşme için, iki taraf (arkadaşlarımla belediye şirketinin yöneticileri) bir araya geliyorlar.
BİT yöneticisi “Kusura bakmayın” diyor, “adetimiz böyle. Toplantılarımızı duayla açıyoruz!”
Arkadaşım hayretler içinde.
İstanbul’dayız, yıl 2004.
“Ne diyeyim Serdar, uzun bir toplantı masasının etrafında 7-8 kişi, oturduğumuz yerde açtık avuçlarımızı, toplantı başkanı ‘El Fâtiha’ dedi, duamızı ettik.”
Sonra?
“Sonra, toplantı başkanı ‘Toplantımız hayırlara vesile olsun inşallah!’, biz de hep bir ağızdan ‘Amiiin!’ dedik ve toplantı başladı...”
*
Bu daha Ali Müfit Gürtuna gibi hoşgörülü, munis bir belediye başkanı zamanında...
Diyeceksiniz ki, “Öyle inanıyorlarsa, yapsalar ne olur?”
Bilmiyorum bütün bunlar lazım mı, faydalı mı?