Doğmamış çocuğa seslenmek istedim

Merhaba Güzin Abla, 11 Şubat’ta bir okurunuzdan gelen "Durumumuz bu kadar vahim mi gerçekten" diye bir yazıyı yayınladınız.

Doğmamış çocuğu rüyasında ona bu dünyanın tehlikelerinden söz ediyor ve gelmek istemediğini söylüyordu. Siz de "Durum bu kadar vahim mi" diye soruyordunuz...

Bir anne olarak şunu söylemek istiyorum; Hayır daha güzel bir gelecek için siz umut tohumlarına ihtiyacımız var.

Yazı bir çocuğun ağzından yazılmış ve ben bir anne olarak doğmamış çocuğa sesleniyorum.

Senin hayatımıza getireceğin güzelliğe, pozitif ve bitmek tükenmek bilmez enerjine ihtiyacımız var. Sadece benim değil, babanın, amcaların, teyzelerin, anneanne ve babaannelerin, dedelerin, dayıların, halaların yani tüm akrabalarımızın... Geldiğinde seni sonsuz saracak bir sevgi çemberimiz var. Evet dünya anlattığın ve bildiğin kadar kötü... Ama inan bu kötülükler yaşayabileceklerin ve yaşatacakların yanında öyle küçük ayrıntılar olarak kalıyorlar ki... Hem sen bizim başaramadığımız bir düzeni kurmak için geleceksin belki dünyaya... Her şey yolunda gidip de dünyaya gelmeyi başarabilirsen eğer...

Sana foseptik çukuruna düşmeme sözü veremem, şansın yaver gidip düşmez de büyürsen, belki bu çukurların açıldığı gibi kapatılması gerektiğine dair bir kanun çıkarırsın ya da bizim şimdiye kadar başaramadığımız bir otokontrol sistemi ile hemen kapatılmasını sağlarsın.

Şimdi kızım uyandı. Belki o da dünyaya gelmeden benzer şeyleri düşündü ama bence o şu anda geldiği için çok mutlu. Yüzünden gülücükler hiç eksik olmuyor. Allah herkese nasip etsin bu güzel çiçeklerden...


RUMUZ: VEDA

Evet, doğru söylüyorsunuz sevgili okurum, dünya şu anda çok kötü görünebilir. İnsana karamsarlık aşılayacak pek çok şey var. Ama her şeye rağmen inancı, umudu, hayalleri kaybetmemeliyiz, değil mi? Çocuklar ise bizim geleceğimiz, tükenmeyen umutlarımız olmayı sürdürmeliler... Belki de gelecek onlar sayesinde çok daha güzel, çok daha parlak olacak, kim bilir?

Aşık olan da bilgisayar ayrılık kararı alan da

Feyza Hanım, yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum. İnsanlara yardım etme isteğiniz içime umut oluyor. Başkalarının iyiliği, sağlığı, mutluluğu için çaba sarfetmek ne ulu bir davranış. Eminim siz de bu manevi coşku ve huzuru hissediyorsunuzdur. Zaten doğru yola sevkettiğiniz insanların mutluluk haberlerini almak yeterli değil mi?

Beğendiğim ve çok hoşlandığım bir beyefendiyle internet aracılığı ile sohbet etmeye başladık. Giderek birbirimizi daha da iyi anlayıp, yakınlaştık. Fakat bir süre sonra her ilişkide başgösteren fikir ayrılıkları, daha yüz yüze gelmeden bizi de ayırmaya başladı. Yüz yüze olmamanın verdiği dezavantajla birbirimize kırıcı sözler sarfettik.

Henüz el ele bile tutuşmadan, daha kavuşamadan nasıl oldu da ayrıldık, bilmiyorum. Eğer görüşseydik çok daha saygılı ve dikkatli olacağımıza, birbirimizi böyle kırmayacağımıza inanıyorum. İnsan sevdiğinin yüzüne karşı nasıl kırıcı konuşabilir ki? Böyle çatışmalar ancak bilgisayardan bilgisayara yaşanır.

Bilgisayarlarımız aşık oldu, hatta tartışıp, ayrılık kararı aldı. Çöküntü içindeyim. Hálá onu çok seviyor ve özlüyorum. Sizce onunla nasıl anlaşabilirim?


RUMUZ: HIZLI TÜKETİLEN NET AŞKI

Sevgili kızım, ben tam tersini düşünüyorum. Bu kişi yüz yüze belki bir süre kendini gizleyecek, nazik olmaya çalışacak, ama gerçek kimliğini bir zaman sonra ortaya dökecekti. İnsanlar internette kendilerini gizleme ihtiyacı duymayıp, daha rahat ve doğal davrandıkları için gerçek kişilikleri ortaya çıkıyor.

İnsanlar sanal alemde kişiliklerini çok daha kolay gözler önüne serebiliyorlar. Belki de seni ilerde kıracak, üzecek ve ters davranacaktı. Belki sen de aynı şekilde kırıcı davrandın. Sonuçta anlaşamadığınız ortada. Bence bu yürümeyecek bir ilişkiymiş, yüz yüze gelip derinlik kazanmadan bitmesi iyi olmuş. Dışarı çıkıp gerçek bir ilişki arasan daha iyi olmaz mı?

Kayınvalidem bizimle oturmak istiyor

Sevgili Güzin Abla, ben şu anda nişanlıyım ama gün geçtikçe evlilikten korkuyorum. Nedeni ise sizin yazılarınız... Ben şu anda iyi bir firmada satış elemanıyım ve sevdiğimle nişanlandım. Gün geçtikçe elbette sorunlar oluyor. Ailesi beni ruhsal bunalıma soktu. Önce aileler evlenmemize karşıydı. Düğüne daha 1 sene var, ama kayınvalidem bizimle oturmak istiyor.

Bu devirde gelin ve kaynananın birlikte oturduğu görülmüş mü ablacığım. İmkanları olmasa, kabul ederim sevdiğim için, ama kayınvalidemin üç evi var. Nişanlım da gün geçtikçe beni umursamıyor, üzüldüğümü bile fark etmiyor. "Ne olur sanki birlikte otursak" diyor. Benim korkum anlaşamamak. Nişanlımın beyni yıkandı, önceden böyle düşünmüyordu. Bana karşı soğuk davranmaya başladı. Böyle devam ederse ayrılırım. Öğütlerinize ihtiyacım var.

 RUMUZ: GÜZELLER GÜZELİ

Anlaşamayacağına inanıyorsan, elbette ayrılırsın kızım. Sevgi ve aşk eğer evlilik iyi yürümezse, yerini öfkeye ve nefrete bırakır. Mutsuz olduğunu hissettikçe, bu mutsuzluğu sana yaşatan insandan uzaklaşırsın. Bu da çok doğal, çünkü yaşam mutsuz olmak için çok kısa. Evlendiğinde mutsuz olacağını hissediyorsan, şimdiden vazgeç...

Kayınvaliden ile oturmak istemiyorsan, bunu nişanlına açık açık söyle. Seni zorlamamalı. Eğer mutlaka annesiyle oturmak istiyorsa, o zaman bir başka gelin seçmeliler kendilerine. Günümüzde gençler kendi anneleriyle bile geçinemezken, kayınvalidelerle geçinmek elbette pek de kolay olmasa gerek.
Yazarın Tüm Yazıları