Doğan Hızlan: Kötü fikir iyi fikri döver

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Time dergisi İnternette bir kamuoyu yoklaması başlatmış. Yirminci yüzyılın en berbat fikirlerini tesbit etmeyi amaçlıyor bu anket. Katılımcılara örnek olsun diye, editoryal olarak hangi fikirleri kötü gördükleri konusunda bir ipucu vermişler.

Kötü para iyi parayı kovar, kuralı vardır ekonominin. Dünyanın gidişatına baktıkça bununu başka alanlarda da geçerliliğini koruduğu korkusuna kapıldım. Time'ın önerdiği berbat fikirlerden birkaçını aktaralım da berbat/kötü fikirleri bulmak için çaba harcayacaklara yardımımız olsun. Örnekler şöyle:

Michael Jackson ile Lisa-Marie Presley'in evlenmesi, Versailles Antlaşması, zincirleme e-posta gönderilmesi, Beyaz Saray'a stajyer alınması, üzerine mesajlar yazılı t-shirtler, fast food yemek yeme alışkanlığı.

Siz de aklınıza gelenleri ekleyin bu listeye.

Bence biraz özeleştiri de yapın fırsattan istifade, bulduğunuz, kendiniz de çevrenizdekiler için de berbat diyebileceğiniz fikirleri de buraya alarak günah çıkarın.

Burada bazı fikirlerin toplumu, dünyayı; bazılarının da bireysel olarak insanları ilgilendirdiğini düşünerek bir sınıflamaya gitmek lazım.

Ancak bazı kişilerden çıkan öyle berbat fikirler vardır ki, tüm insanlığa zararı dokunur.

Politikacıların söyledikleri, yaptıkları bu berbat listesinde epey yer kaplayacaktır herhalde.

***

SÖZ GELİMİ Jackson-Presley evlenmesini takip etmediğimden, berbatlığı konusunda ortaya da bir gerekçe koyamayacağım bir birleşme/birleşememe.

Versailles Antlaşması'nı, tarihle ilgilenenler dışında bugün anımsayacak çok az insan vardır. Üstelik genç kuşak bunun adını bile bilmez.

Oysa Versailles Antlaşması, dünyanın başına bela olmuş, savaşı kazananları bile memnun etmeyen bir garip siyasi belgedir. Birinci Dünya Savaşı'na son veren bu antlaşma, 28 Haziran 1919'da imzalandı. Antlaşma metni, yüz kadar toplantı yapan elli iki uzman komite tarafından hazırlandı. Ama sonuçta kimseyi memnun etmeyen bir metin ortaya çıktı. Nazi Almanyası'da bu anlaşmayla doğdu.

Zincirleme e-posta gönderenlere gelince... Bunu bir taciz olarak algılıyorum. İşsiz aylak insanlar bir zamanlar mektuplarla yaptıklarını şimdi bilgisayarlarla yapıyorlar. Zamana ve emeğe yazık...

Beyaz Saray'a stajyer olmanın berbat fikir olduğuna katılmıyorum. Bu tamamen şahsi bir seçim meselesidir ve stajyerlerin sorunudur. Bazıları da şikayetçi olmayabilir. Üzerine mesaj yazılı t-shirtler, giyenin düşüncesini açıkladığından benim hoşuma gidiyor. Düz duvar gibi bir bez parçasıyla karşılaşacağıma, bir iki satır okumak benim hoşuma gidiyor.

Benim de bir iki üzerinde ünlü yazarların kitap okumaya teşvik eden sözlerin yazıldığı bir t-shirt'üm var. Ancak annem işimin teşhirciliği bölümüne girdiği iddiasıyla bana pek giydirme taraftarı değil. Çok samimi bir arkadaşım her yıl, ölüm yıldönümünde Che'nin fotoğrafının bulunduğu t-shirt'ü sırtından çıkarmaz. Bence yirminci yüzyılın en berbat fikri, fast food. Yemeği atıştırmaya dönüştüren, insana, yemeğe hakaret unsuru taşıyan bu durumla mücadele edilmelidir.

Ayaküst tıkınanların bir de yirminci yüzyıl hızı diye inandırıcı olmayan bir gerekçe ileri sürmelerine daha çok kızıyorum.

Titanic'e gelince. Batmaz olaydı. Batan geminin malları... Titanic'i ben beğenmemiştim...

***

Kafama takılıp kaldı. Yirminci yüzyıl taraması yapacağım.

İyiyi bulmak, hatırlamak kolay, berbat olanlar daha çok sanırım.



Yazarın Tüm Yazıları