Doğan Hızlan: Ahmed Arif heykelini esnaf onardı

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

ŞÜKRÜ DOLAŞ'ın (DHA) bir haberi, sanatsever herkese örnek olacak duyarlığı yansıtıyor.

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesindeki Ahmed Arif heykelini bir akıl hastası parçalamış. Belediye'nin katkıları, esnafın aralarında topladıkları parayla da heykel onarılmış.

O Ahmed Arif ki, 'Hasretinden Pragalar Eskittim' kitabıyla nice insana şiiri sevdirmiş, nice genç şairi etkilemiştir.

Heykeli parçalayanın akıl hastası olduğunu haberde okuyunca şaşırmadım, bence heykelleri kıranlar zaten akıl hastasıdır.

O insanı sevmeyebilir, nefret edebilir, politik anlayışına karşıdır, ancak öcünü heykelden almayı düşünebilmek ilkelliktir.

Siverek esnafının bu davranışı, gösterdikleri saygı, insanın sanatçısına sahip çıkması bakımından çok hoş.

Esnafın ortak açıklamasını buraya alırsam, belki heykel kıranlar, ya da vurdumduymazlık gösterenler etkilenebilirler:

‘‘Kendisini ve heykelini çok seviyoruz. Heykel daha önce de saldırıya uğramış ve tahrip olmuştu. O zaman da onarmıştık.

Toplumları var eden sanat ve sanatçılarıdır.’’

Heykele uzak duruşumuzu anlamak mümkün değil. Belki de cumhuriyet, heykel sanatıyla Atatürk heykellerini özdeşleştirdiği için, heyekele hep resmi gözle baktık.

Hele modern heykel için itirazımız hazırdır, ben anlamıyorum.

Fındıkla Parkı'ndaki öğrenci heykellerinin de sık sık kırıldığının haberlerini okuruz.

Başkentin Belediye Başkanı Melih Gökçek'in heykele sanatsal(!) yaklaşımı zaten malumunuz.

İstanbul'a ve başka kentlere, insan heykelleri dışında modern heykellerin konulmasını istiyoruz.

Maçka Parkı'ndaki sanatçı heykellerinin parka ve şehre verdiği hoşluğu görenleriniz hatırlayacaklardır.

x x x

ÖLDÜKTEN sonra sanatçıya gösterilen sevgiye, saygıya evet de yaşarken onlara nasıl davranıyoruz?

Onlarla ne derece ilgileniyoruz?

Ece Ayhan'a herkes koşuyor ama örgütsüzlük işin çözümünü imkansız kılıyor.

Ayrıca bir sanatçıya, şaire, birilerinin koşması yerine yazar örgütleri sahip çıkmalı.

Ece Ayhan Olayı, yazar örgütlerinin işlevlerini, yerlerini yeniden düşünüp belirlemeleri gerektiğini gösteriyor.

O örgütlerin işlevi, sebebi mevcudiyetleri budur. Sanatçıyı zorda bırakmamak.

Türk şiirinin büyük ve aykırı ustalarından Ece Ayhan, ben bu yazıyı yazarken Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde makineye bağlıydı.

Kültür Bakanı İstemihan Talay, müsteşar Fikret Üçcan'ı görevlendirmiş.

Ece Ayhan, hastaneden çıkar çıkmaz, Acıbadem veya Yeşilköy Huzur Evi'nde konuk edilecek.

* * *

SİVEREKLİ esnafa teşekkür ediyorum, sanata, sanatçıya saygıyı unutmadıkları için.

Dilerim yaşayanlara karşı da bu kadar duyarlı oluruz.

Yazarın Tüm Yazıları