DoÄŸa renkleri boÅŸuna vermedi

Güncelleme Tarihi:

DoÄŸa renkleri boÅŸuna vermedi
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 21, 2004 00:00

YemyeÅŸil bir üzüm ya da kıpkırmızı bir çilek. YediÄŸiniz besinlere renk veren doÄŸal boyalarda bizi koruyan kimyasal bileÅŸenler olduÄŸu hiç aklınıza gelmiÅŸ miydi? Renklere göre beslenmek hem keyifli, hem de yararlı.Ä°nsanoÄŸlunun saÄŸlığını korumak için önlemler almayı akıl etmesi, teknolojinin geliÅŸmesiyle, yeni buluÅŸlar ve bilimsel çalışmalarla baÅŸlamadı. Ä°nsanlık tarihinin ilk dönemlerinde de insanlar bir ÅŸekilde saÄŸlıklarını korumaya çalışıyorlardı. O dönemlerde de çok ilkel olsa da bazı tedavi yöntemleri vardı. Milattan önce beÅŸinci yüzyılda, tıbbın babası Hipokrat ‘Yiyecek sizin ilacınız ve de ilacınız yiyecekleriniz olsun’ diyerek aldığımız besinlerle saÄŸlığımız arasındaki güçlü baÄŸlantıyı anlatmak istemiÅŸti. Ä°nsanlık tarihinin o en eski devirlerinde insanlar doÄŸayı inceleyerek sorunlarına çözüm arıyorlardı. ÖrneÄŸin Romalı ünlü tarihçi Pliny the Elder, lahananın tam 87 saÄŸlık sorunu için eÅŸsiz bir ilaç olduÄŸunu saptamıştı. Ayrıca sarmısağı da 28 hastalığın tedavisinde kullanıyordu. Eski dönemlerin bilge kiÅŸileri fikirlerini bilimsel çalışmalarla doÄŸrulamayı akıllarına bile getirmemiÅŸlerdi. Günümüzde ise doktorlar, her yeni buluÅŸu uzun uzun testlerden geçirip bir sonuca ulaÅŸmaya çalışıyorlar. Beslenme yöntemleriyle saÄŸlıklı yaÅŸamak arasındaki güçlü baÄŸ da, bu çalışmalar ve araÅŸtırmalar sayesinde kanıtlanabildi. Japonyada geleneksel beslenme, pirinç, soya, çay, balık ve bir renk cümbüşü oluÅŸturan sebze ve meyvelerden ibarettir ve bu ülkede ortalama insa ömrü, ÅŸaşılacak derecede uzundur. Benzer bir beslenme düzenine sahip Çin’de de kalp hastalıklarına ve bir çok kanser türüne çok ender rastlanır. Ancak Asya ülkelerinde yaÅŸayan insanlar Batı ülkelerine göçedip de o ülke insanlarınn beslenme yöntemlerini benimsedikleri zaman kansere ve kalp hastalıklarına yakalanma oranları yükseliyor. Bu geliÅŸmelerin pek çok örneÄŸi var. Bu tıbbi bilmecenin çözümünü doÄŸal besinlerin renklerinde aramalıyız. SAÄžLIÄžINIZ DÖRT GRUP RENGE BAÄžLI DoÄŸal besinlere renk veren doÄŸal boyalarda pek çok hastalığa karşı bizi koruyan kimyasal bileÅŸimler var. Yemek tabağınızı renk renk ve de hayat veren yiyeceklerle donatmanız, Renk kodu’nun ana felsefesini oluÅŸturuyor. Meyve ve sebzeleri baÅŸlıca dört gruba ayırdık. Kırmızı, turuncu- sarı, yeÅŸil ve mavi- koyu pembe. Meselenin püf noktası her gün bu dört gruptan birer örneÄŸin tabağınızda yer alması. KuÅŸkusuz sadece meyve ve sebze yemekle kendinizi saÄŸlıklı beslenmiÅŸ sayamazsınız. Tahıl ürünleri, kuru yemiÅŸler, balım ve beyaz et de sofranızda yer almalı. Renk kodunu uygulayarak beslenmek hem çok eÄŸlenceli, hem de çok yararlı. Meyve ve sebzelerin renklerinin sadece dekoratif bakımdan önem taşıdığını düşünmek yanlıştır. Meyve ve sebzelerin renklerinin de iÅŸlevleri var. Bitkiler, güneÅŸ ışınlarının zararlarından bitkiler sayesinde korunurlar. Bir bitki için güneÅŸ ışınları hem hayat kaynağıdır hem de ölüm nedeni olabilir. Meyve ve sebze satın alırken öncelikle seçtiÄŸiniz ürünlerin renklerini dikkate almalısınız. ÖrneÄŸin domateslerin kırmızısı tam kırmızı, viÅŸnelerin rengi tam koyu bordo, fasulyelerin yeÅŸili tam yeÅŸil olmalı. Renk kodu kurallarına uymak istiyorsanız, meyve ve sebzelerin en parlak renkli olanlarını seçmelisiniz. Bu arada çikolatanın da rengi ne kadar koyu olursa, size o kadar yarar saÄŸlayacağını aklınızın bir köşesine yazın. ‘EÄŸer vücudunuza iyi bakmazsanız, nerede yaÅŸayacaksınız?’Çin Atasözü1. BÖLÃœMSaÄŸlığın Åžifresi: RenklerÄ°kisi doktor, üç uzmanın birlikte hazırladıkları ‘The Color Code’ ismini taşıyan bu eser, doÄŸru beslenmeyi çok farklı bir açıdan ele alıyor. Sofralarımızı süsleyen besinlerin renklerinin saÄŸlıklı yaÅŸama çabasında ne büyük rol oynadığı anlatılıyor. Besinleri renk gruplarına ayıran bilimadamlarının açıklamaları, doÄŸru beslenme konusunda zihinlerde oluÅŸan kuÅŸkuları ortadan kaldıracak. DoÄŸanın, besinlere uygun gördüğü renklerin rastgele bir seçim olmadığı bu kitaptaki açıklamalardan anlaşılıyor. Uzun bir süreden beri, dünya listelerinde yer alan bu kitabın önemli bölümlerini sizlere aktarıyoruz.Yazan: Dr. James A. Joseph, Daniel A. Nadeau ve Anne UnderwoodDerleyen: Azize Bergin Yazarları tanıyalımDr. James A. JOSEPHTufts Ãœniversitesinde, yaÅŸlılıkta beslenmeyle ilgili araÅŸtırma merkezinde çalışmalarını sürdüren bilimadamı, aynı zamanda araÅŸtırma merkezinin laboratuvarından da sorumlu. Dr. James A. Joseph, daha önceleri de Ulusal SaÄŸlık Enstitüsünde çalıştı. YaÅŸlılığı önleme alanında da pek çok ödülün sahibi.Daniel A. NADEAUTıp Doktoru, Bangor’daki DoÄŸu Maine Diyabet Merkezinin klinik sorumlusu. Ayrıca Tuffts Tıp Fakültesinde de yardımcı profesör.Anne UNDERWOODNewsweek Dergisinde çalışan Anne Underwood, 17 yıldan beri saÄŸlık ve tıp konularındaki araÅŸtırma yazılarıyla tanınıyor.Renk koduna uyumYemek tabağınızdaki besinlerin karbonhidrat-protein oranına deÄŸil, renklerini saydığımız dört renk grubunda olup olmadıklarına dikkat etmelisiniz. Unutmayın, saÄŸlığınız renklere baÄŸlı.YARIN: ONLARIN RENGÄ° KIRMIZIÂ
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!