Dışişleri'nde cuma gecesi krizi

Ertuğrul ÖZKÖK
Haberin Devamı

TÜRK Dışişleri Bakanlığı ve ABD yönetimi, geçen cuma akşamı, Kuzey Irak'ta, yeni bir Körfez krizine yol açabilecek bir gelişmeyi son anda durduruyor.

Olay, 17 Ekim Cuma gecesi yaşanıyor ve gerçek boyutu bugüne kadar basına yansımıyor.

17 EKİM CUMA

Kuzey Irak'ta Barzani ile Talabani arasındaki çatışmalar son haftalarda yeniden alevlendi.

Bu yıla kadar, Türkiye'nin destek verdiği Barzani, bu çatışmalarda üstünlük sağlıyordu.

Hatta sondan bir önceki çatışmada, Talabani'yi İran'a kaçmaya bile mecbur etmişti.

Ancak bu yıl durum biraz farklı.

Çünkü İran, bölgede Türkiye'nin nüfuzunu dengelemek için Talabani'ye silah yardımı yapmaya başladı.

Bunun sonuçları da geçen hafta görüldü.

Talabani'ye bağlı güçler yerleşim yerlerine karşı Grad füzeleri kullanmaya başlayınca, bölgedeki güç dengesi aniden Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği lehine gelişmeye başladı.

Böylece bölgedeki Kürt taraflar arasındaki denge, aniden Talabani lehine döndü.

İşte o andan itibaren bölgede yeni bir Körfez krizine yol açabilecek olaylar gelişti.

Tehlike çanları, Barzani'nin Ankara'ya ilettiği bir mesajla başlıyor.

Kürt lider, ''Talabani'nin füze saldırıları durdurulmadığı takdirde, Bağdat'tan yardım isteyeceklerini'' bildiriyor.

BARZANİ'NİN MESAJI

Barzani'nin bu mesajı, Ankara ve Washington'da kriz masalarının kurulmasına yol açıyor.

Çünkü herkes biliyor ki, Saddam'ın 600 tankı, 36'ncı paralelin hemen altında bekliyor. Bu tanklar geçen yılki çatışmalarda 36'ncı paraleli geçmişti.

Saddam'ın, yanına Barzani'yi alıp Kuzey Irak'a girmesi, ister istemez, ABD'nin de müdahalesini davet edecekti.

Bu da Türkiye'nin dibinde, yeni bir Körfez krizi demekti.

Şimdi bu durumun çok daha dramatik bir şekilde tekrarlanması ihtimali ortaya çıkıyordu.

Bu yüzden bir yandan Ankara, bir yandan Washington devreye girerek, Barzani ile Talabani arasında ateşkes sağlamak için çalışmalara başladılar.

Krizin en kritik anı 17 Ekim Cuma gecesi yaşandı.

Barzani, bu işin cuma gece yarısına kadar halledilmesini istiyordu. Aksi takdirde, Saddam'dan yardım istenecekti.

O andan itibaren Ankara'da saate karşı bir yarış başladı.

Talabani'den ateşkes için cevap alamayan Türkiye, sonunda Kürt lidere muhtırayı dayadı:

TALABANİ'YE MUHTIRA

''Ya bu gece yarısına kadar ateşkesi kabul edersin ve geçen yıl belirlenen sınırın gerisine çeklirsin, ya da biz gelir sana karşı güç kullanırız.''

Aynı saatlerde Washington da Talabani'ye şu mesajı iletiyor:

''Türkiye sana karşı güç kullanırsa, bunu biz de destekleriz.''

Talabani'den beklenen cevap, saat 22.00'ye doğru geliyor. Kürt lider, ateşkes için sözlü mutabakatını veriyor.

Ancak şu ana kadar kriz tam olarak atlatılmış değil. Nitekim Dışişleri Bakanı İsmail Cem, dün gazetecilere, ''Kuzey Irak'ta durumun çok kırılgan'' olduğunu söylüyor.

Dışişleri Bakanlığı şu sıralar, Barzani ile Talabani'yi Ankara'da bir araya getirmeye uğraşıyor.

HENÜZ BİTMEDİ

Ancak Bağdat da olayı yakından takip ediyor. Saddam Hüseyin'in büyük oğlu Uday'ın Babil Gazetesi'nde çıkan haberde, Talabani'nin Grad füzeleri kullanması,''Irak'ın güvenliğini ve ulusal zenginliklerini tehdit eden tehlikeli bir gelişme'' olarak niteleniyor.

Yani, Talabani geri çekilmediği takdirde, müdahale edebileceği sinyali veriyor.

İşte o yüzden iki liderin Ankara'da bir araya gelmesi son derece önem kazanıyor.

Ancak yazıyı tamamladığım sırada Ankara'dan aldığım bir haber, krizin tırmanmaya devam ettiğini gösteriyordu.

Türk jetleri dün öğleden sonra Kuzey Irak'ta Talabani mevzilerini vurmaya başlamıştı.

Yani cuma krizi devam ediyordu.

Yazarın Tüm Yazıları