‘Din dersine hayır’ diyenlerin dikkatine

ÖNCE Zorunlu din dersine hayır’ diyenlerin ne dediklerine bakalım.

Diyorlar ki:

Okullarda okutulan ‘Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi’ dersi, gerçek anlamda bir ‘zorunlu din dersi’dir. ‘Bu derslerde sadece İslam değil bütün dinler anlatılmaktadır, müfredat buna göre belirlenmiştir’ yaklaşımının geçerliliği yoktur. Çünkü bu konuda belirleyici olan ‘müfredat’ değil, uygulamadır. Uygulamada ise ‘Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi’ adı altında öğrencilere İslam dininin Sünni yorumu öğretilmektedir. Üstelik bu yorum, isteyene de öğretilmektedir, istemeyene de. Alevi çocuğuna da öğretilmektedir, Sünni çocuğuna da. Ateist ailenin çocukları da bu eğitimden geçirilmektedir, dindar ailelerin çocukları da. Gayrimüslim çocukları da bu derslerde namaz dualarını ezberlemektedir, Müslüman çocukları da. Kısacası ortada bir garabet vardır. Bu ikiyüzlülüğe son verilmeli, zorunlu din dersleri kaldırılmalıdır.

Baştan sona doğru bir değerlendirme bu. Hiç çekinmeden altına imzamızı atıyoruz.

***

Ama gelin görün ki sorun burada bitmiyor.

Çünkü bu tür değerlendirmeleri büyük bir heyecanla yapanlar, olaya ‘sıfır empati’ ile yaklaşıyorlar.

Kendi hayatlarında ‘din eğitimi’ gibi bir sorun olmadığı için zannediyorlar ki, kimsenin böyle bir sorunu yok.

Bu nedenle ‘Zorunlu din dersine hayır’ diyorlar ve ötesiyle ilgilenmiyorlar.

Oysa asıl mesele işte o ‘öte’de.

Çünkü ‘Zorunlu din dersi kaldırılsın’ diyenlerin, şu sorunun yanıtını da vermeleri gerekir: ‘Çocuklarına din dersi verdirmek isteyen anne babalar ne yapacak?’

Zorunlu din dersleri kaldırılmalıdır’ diye haykıranlar, aynı heyecanla bu sorunun yanıtını vermeye çalışmadıkları müddetçe, talepleri hep kuşkuyla karşılanacaktır.

***

Çünkü ‘din eğitimi’ alanında ülkemizdeki tablo şudur:

15 yaşından küçüğe din eğitimi verilemez.

15 yaşından büyüklere yaz tatillerinde bir aydan daha uzun süre din eğitimi olmaz. Özel alanda olmaz, kamu alanında hiç olmaz.

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı olmayan kurslarda olmaz.

Laik Cumhuriyet’in Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı din kursu olmaz.

Evde özel hocayla olmaz.

Kaçak Kuran kursunda olmaz, legal Kuran kursunda olmaz, camide Diyanet’e bağlı hocanın gözetiminde olmaz.

Ve şimdi okullarda okutulan haftada bir-iki saatlik derslerde de olmayacak.

Pekiyi nerede olacak?

Yanıt: Kocaman bir sessizlik.

***

Oysa din eğitimi, anayasal güvence altına alınmış bir haktır.

Ve tabii ki evrensel bir insan hakkıdır.

O halde ‘Zorunlu din dersleri kaldırılmalıdır’ diyenler, bu evrensel hakkın yerine getirilmesi için ortaya konacak çözüm önerilerine açık olmalıdır.

Aksi takdirde zorunlu din dersi uygulamasının sona ermesi imkansızlaşır, bir uzlaşma sağlanamaz ve mevcut garabet devam eder.
Yazarın Tüm Yazıları