Devlette Murat Demirel sistemi bitiyor mu?

BAŞBAKAN Bülent Ecevit'in talimatı üzerine, Köy-Tür Tavukçuluk'un ihtiyacı olan 10 milyon dolarlık teminat mektubu için çözüm aranıyordu.

Köy-Tür yöneticileri soluğu Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu Başkanı Vural Akışık'ın yanında aldı. Mektup Ziraat Bankası'nda tıkanıp kalmıştı. Ecevit'in talimatına rağmen Akışık'ın yanıtı, ‘‘Ben bu teminat mektubunu size verirsem, suç işlemiş olurum. Yasa buna izin vermiyor’’ oldu.

Ama, Akışık olayın çözümü için Hazine Müsteşarlığı'yla görüşeceğini söyledi. Akışık, Hazine'ye şu öneriyi götürdü: ‘‘Siz Ziraat Bankası'nın patronusunuz. Eğer 10 milyon dolar nakit blokaj yaparsanız, biz de dönüp Köy-Tür'e aynı miktardaki teminat mektubunu veririz, sorun çözülür.’’

Hazine yönetimi zor da olsa formülü kabul etti. Ziraat Bankası'nda Akışık'ın istediği 10 milyon dolarlık nakit blokajı gerçekleşti.

Ziraat Bankası da Köy-Tür'e 10 milyon dolarlık mektubu verdi. Şirket dış finansman sorununu çözdü. Köy-Tür bağlantılı 70 bin aile rahatladı.

HALKIN PARASI

Şimdi bu olayla Vural Akışık'ın geçen hafta CNN Türk'te Mehmet Ali Birand'ın Manşet programında söylediklerini birleştirelim:

‘‘Kamu bankaları, kamu mülkiyetinde, ancak özel bankalar gibi bankacılık yapıyor. Eskiden kuruluş kanunlarında ‘kamu görevi' vardı. Kasım ve Şubat krizleri sonrası bu kanun değişti. Kamu bankalarının kamu görevi yapmadığı esası benimsendi. Kamu bankalarının sahibi kamu, ama işi özel. Özel bankalarla aynı statüde. Bu bankalardaki para da kamunun değil, halkın.’’

Yani Akışık, ‘‘Biz kamunun değil, halkın parasını yönetiyoruz. kamu bankalarındaki mevduata devletin parası gözüyle bakılamaz’’ demek istiyor.

Akışık’ın sergilediği bu tavırdan siyasilere şu mesaj çıkıyor:

8Yahya Murat Demirel, Egebank'ın mevduatını kendi parası sandı, sonunu gördük. Kamu bankalarındaki para da devletin değil, halkın. Kimse bu parayı, başka kaynak yaratmadan kalkıp, ‘Ben 5 bin lira fazla veriyorum’, ‘Ben olmazsam, çay paralarınızı alamazsınız’ mantığıyla bol keseden dağıtıp, ‘görev zararı yazarsın’ diyemez. Elinizi kamu bankalarından çekin.

Akışık
ve ekibi bir yandan, Ziraat ve Halkbank'ı hallaç pamuğu gibi atıyor. Çalışanlar alıştıkları düzen bozulduğu için haklı olarak kızıyor.

Diğer yandan kamu bankalarında ‘‘Yahya Murat Demirel modeli boşaltma’’yı ortadan kaldırmayı deniyor.

Hepimizin sırtından kamu bankalarına da 20-25 milyar dolar gitti.

Patron devlet de olsa, kendi bankasını soymasın artık.


Üstüne vazife değil


TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi'nin (TİM), TurkishTime dergisinin tanıtım töreninde İstanbul Ticaret Odası (İTO) Meclis Başkanı Atalay Şahinoğlu, sohbet ettiği Devlet Bakanı Tunca Toskay'a şöyle dedi: ‘‘Sayın Bakanım. Sayın Kemal Derviş'i Türkiye'ye getirip, bir misyon yüklediniz. Bizim de eleştiriyoruz. Ancak, ona misyon yükleyen sizsiniz. Öyleyse MHP olarak kendisiyle kavgadan vazgeçseniz iyi olmaz mı?’’

Toskay
'ın yanıtı, ‘‘Üstüne vazife olmayan işlere karışma’’ oldu.

İTO'nun 300 bin üyesi var. Belli ki, İTO üyeleri hükümette kavga istemiyor. Şahinoğlu İTO üyelerinin düşüncesini yansıtmış olamaz mı?


‘Teksas Modeli’ ticaret


ABD Hazine Müsteşarı John Taylor, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) yemeğinde ‘‘Türkiye ile ticaret anlaşmasını düşünebiliriz’’ deyince, işadamları umutlandı.

Oysa Başbakan Bülent Ecevit'in ABD gezisinde bile ‘‘ticaret anlaşması’’ üzerinde fazla durulmamıştı. Taylor, ‘‘ticaret anlaşması’’ ile ilgili sözlerini şu örnekle güçlendirdi: ‘‘Başkanımız George W. Bush, geçmişte Teksas Valisi'ydi. Teksas, önemli bir iş ve ticaret merkezidir.’’

Başta Enron olmak üzere, bazı düna devi şirketlerin merkezi Teksas'ta.

Taylor, Teksas örneğiyle ne mesaj vermek istedi acaba?
Yazarın Tüm Yazıları