Daum: İstanbul trafiğinde kural olmadığını bilirsen kolay otomobil kullanırsın

Güncelleme Tarihi:

Daum: İstanbul trafiğinde kural olmadığını bilirsen kolay otomobil kullanırsın
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 02, 2005 00:00

Fenerbahçe Futbol Kulübü’nün teknik direktörü Christoph Daum, Ä°stanbul trafiÄŸinin çok kolay olduÄŸunu ancak Avrupa’dan tamamen farklı olduÄŸunu söylüyor. Yaklaşık 6 yıldır Türkiye’de bulunduÄŸunu ve trafiÄŸe alıştığını anlatan Daum, bir yabancı gözüyle Ä°stanbul trafiÄŸiyle ilgili önemli bir mesaj veriyor: Kuralsızlık...Daum, Ä°stanbul’daki trafiÄŸe alışmanın yöntemini şöyle açıklıyor. ‘EÄŸer tek bir kural olduÄŸunu ve bu kuralın da ‘hiç kural yok’ olduÄŸunu öğrenirseniz, o zaman Ä°stanbul’da nasıl araç kullanmanız gerektiÄŸini de bilirsiniz’ diyor. Audi Magazin dergisi Daum ile, trafik, otomobiller ve Ä°stanbul üzerine ilginç bir sohbet gerçekleÅŸtirmiÅŸ. Sizlerle paylaÅŸmak istedik.Türkiye’yi sevdiÄŸinizi biliyoruz. Ä°lk geldiÄŸinizdeki izlenimlerinizi hatırlıyor musunuz? Türkiye ve Ä°stanbul’la olan iliÅŸkinizden biraz bahsedermisiniz?Türkiye, özellikle Ä°stanbul benim ikinci evim. Buraya ilk kez 1992’de geldim. Åžehrin modern yapısından çok etkilenmiÅŸtim. Çünkü Almanya’da genelde insanların zihninde Ä°stanbul’la ilgili eski tip bir resim vardır. Sadece peri masallarından, Topkapı Sarayı gibi binalardan, hamamlardan ibaret bir doÄŸu ÅŸehri olarak algılanır Ä°stanbul. Modern Türkiye’yi pek kimse tanımaz. Benim en çok ÅŸaşırdığım ÅŸey, Ä°stanbul’un diÄŸer büyük Avrupa kentlerinden pek de farklı olmamasıydı. Ä°lk adımımı attığımda Ä°stanbul’a aşık olmuÅŸtum. Burada yaÅŸayan insanlar çok sıcakkanlıydı ve beni çok iyi karşıladılar. O zamandan sonra ÅŸehrin tarihi, yaÅŸam tarzı ile ilgili çok ÅŸey öğrendim ve Ä°stanbul’u kendime çok yakın hissettim. Bizans ve Osmanlı dönemine ait kültürlerin izlerini sürmek, eski yerleÅŸim yerlerini gezmek bana keyif verdi. Bugün bile hálá tarihi yarımadayı ziyaret etmek benim için hoÅŸ bir macera. Hálá yeni yerler keÅŸfedebiliyorum. Ä°stanbul, DoÄŸu ile Batı’nın biraraya geldiÄŸi bir kent. UyuduÄŸu bir zaman dilimi yok gibi. Belki gece 2 ile sabah 6 arası ama bunun dışındaki 20 saat boyunca Ä°stanbul hep capcanlı.Otomobillerle aranız nasıl? Otomobilde aradığınız özellikler nelerdir?Otomobilimi kendim kullanıyorum. Daha önce 20 yıl boyunca otomobil piyasasında isim yapmış otomobilleri kullandım. Benim için otomobillerde önemli olan herÅŸeyin bir arada olduÄŸu bir araca sahip olmak. Ayrıca aracın çeÅŸitli hız seçenekleri sunması da çok önemli. Bu avantaj, özellikle Ä°stanbul’da araç kullanırken öne çıkıyor. Çünkü burada bazen yol sorunları yaşıyoruz ve aracın size güvenlik sunması çok önemli. Özellikle Ä°stanbul’da, zamanımızın büyük bölümünü otomobilde geçiriyoruz ve bu yüzden konfor da benim için olmazsa olmazlardan. Ä°yi bir sürücü müsünüz? Hız yapmayı seviyor musunuz?Hayır, hızlı otomobil kullanmam. Hiçbir zaman kontrolünüzü yitirmemelisiniz. DiÄŸer sürücülerin nasıl davranacağını, yolda nelerle karşılaÅŸacağınızı bilemezsiniz. Ä°stanbul trafiÄŸi ile aranız nasıl?Aslına bakarsanız Ä°stanbul trafiÄŸi çok kolay. Sadece Avrupa’dakiyle tamamen farklı, o kadar. Yaklaşık 6 yıldır Türiye’deyim ve bu trafiÄŸe alıştım. EÄŸer tek bir kural olduÄŸunu ve bu kuralın da ‘Hiç kural yok’ olduÄŸunu öğrenirseniz, o zaman nasıl araç kullanmanız gerektiÄŸini de biliyorsunuz demektir! Futbolda bir ‘Daum stili’nden söz etmek mümkün mü? Kendi stilinizi oturttuÄŸunuza inanıyor musunuz?Bunu baÅŸarmaya çalışıyorum. Daha önce takımın oyununu hiç seyretmemiÅŸ biri maça geldiÄŸinde, 30 dakikanın ardından; ‘Bu Christoph Daum’un takımı’ diyebilmeli. Bu gerçekleÅŸiyorsa çok yol katettim demektir. Ama bir takımı bu hale getirebilmek çok çaba istiyor. Bunu baÅŸarırsanz gerçekten bir marka olmuÅŸsunuz demektir. Åžu ana kadar çalıştırdığım bütün takılmlar çok baÅŸarılı oludu. Ama tam olarak bir Daum stili yaratabilmiÅŸ deÄŸilim. Bunun üzerinde hala çalışıyorum. Bayern Leverkusen’deyken çok iyi bir yoldaydım. Dört yıl sonra takım zirve noktasına ulaÅŸtı ve ben gittikten sonra Åžampiyonlar Ligi finalinde oynadı. Fenerbahçe’de de 2007 için benzer bir durum planlıyorum. Bu baÅŸarı zaman alacak. Bu seneki Åžampiyonlar Ligi’nden elendik ama takımın ileri doÄŸru üç adım atabilmesi için bazen geriye doÄŸru bir adım atmaya ihtiyacı vardır. Biliyorum ki insanlar sadece sonuçlarla ilgileniyorlar. Skora bakarak deÄŸerlendirme yapıyorlar. Ama bu herzaman doÄŸru bir yargılama olmuyor. Bazen doÄŸru yolda oluyorsun ve çalışmanın karşılığını ancak belli bir süre sabrettikten sonra alabiliyorsun. Ãœzerimde 25 milyonun sorumluluÄŸu bulunuyor‘Daum stili’ni anlatabilir misiniz?En önemli nokta ÅŸu: Ne olursa olsun asla vazgeçme. En zor koÅŸullarda bile, kendini iyi hissetmesen bile, elinden gelenin en iyisini yapmalısın. EleÅŸtirilsen de, kiÅŸisel problemlerin de olsa, senin görevin kulübün için en iyisini yapmaktır. Bu ilkelere uymazsan bir süre sonra oyunun dışında kalırsın ve kulübün de sorunlar yaÅŸamaya baÅŸlar. Bir galibiyet sonrasında çok mutlu olabilirsin. Ama bu mutluluÄŸu 24 saat yaÅŸa ve bitir. Sonra tekrar çok çalışmaya baÅŸlamalısın. Ya da bir yenilgi yaÅŸadığında 24 saat ortadan yok ol ama sonra yeniden baÅŸlamalısın. Çünkü biz 25 milyon insanı temsil ediyoruz. 25 milyon insanın isteklerini, hayallerini, umutlarını temsil ediyoruz. Oyuncularımı, hem kulüpleri,hem de kendileri için sorumlu bireyler olarak eÄŸitmeye özen gösteririm. Ancak bu sayede baÅŸarılı olabilirler. Ben sahadaki sorumluluÄŸun gerçek anlamda bilincinde olan oyuncular istiyorum. John F. Kennedy’nin çok sevdiÄŸim bir sözü vardır: ‘Bu ülkenin senin için ne yapabileceÄŸini sormamalısın. Lütfen kendine ÅŸunu sor: Ben bu ülke için ne yapabilirim?’ Ben aynı soruyu biraz deÄŸiÅŸtirerek oyuncularıma soruyorum: ‘Lütfen kendine ÅŸunu sor: Ben bu takımın baÅŸarılı olabilmesi için ne yapabilirim?’ Sanırım herkes kendine bu soruyu sormalı. Ä°ÅŸte de, arkadaÅŸlıkta da, aÅŸkta da aynı ÅŸey geçerli.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!