Daha insaflı vicdanlı olun

Güncelleme Tarihi:

Daha insaflı vicdanlı olun
Oluşturulma Tarihi: Ekim 23, 2016 20:17

Başbakan Yıldırım, ‘tefeciliği bırakın’ diye uyardığı bankalara yönelik eleştirilerine AK Parti’nin Afyonkarahisar kampı sırasında da devam etti. Yıldırım, bankaların daha insaflı ve vicdanlı olmasını beklediklerini söyleyerek şu an bankaların yüksek faizle spekülatif bir kazanç elde etmekten başka bir şey olmadığını söyledi.

Haberin Devamı

BAŞBAKAN Binali Yıldırım, faiz konusunda sert eleştirilerde bulunduğu bankalara, “Bankacılardan beklediğimiz daha insaflı, daha gerçekçi, daha adil olmaları. İşin kolaycılığına kaçıyorlar. Paranın turşusunu mu kuracaksınız? Ama unutmasınlar, sürekli Hazine bunlardan para alacak değil” uyarısı yaptı. Partisinin Afyonkarahisar kampı sırasında TRT, NTV, CNN Türk, Haber Türk, Kanal 24, A Haber kanallarında ortak yayına katılan Yıldırım, Merkez Bankası’nın faizi yüzde 7.5 iken bankaların yüzde 25 faiz verdiğini söyledi. Yıldırım “Afyon’da birileri bankadan çıkıyordu, baktım yıllık yüzde 25 faiz. Bu insafsızlık, bu vicdansızlık. Böyle bir şey olur mu? Hadi 7.5 değil de 9 olsun. Bu ne demek oluyor. Bu tamamen tefecilik değil de nedir? Efendim biz öyle yapmıyoruz. Sahadan aldığım bilgilerle konuşuyorum. Kafadan atmıyorum. Bu yönde şikayetler arttı” dedi.

İNSANLIĞA SIĞMAZ

Haberin Devamı

Bankaların taksitlerin, tüketici kredilerinin yenilenmesinde ciddi faiz artırımı yaptıklarını kaydeden Yıldırım, şöyle konuştu: “Yeni kredi açma konusunda bin dereden su getiriyorlar. Bütün bunları ne yapacaklar? Eğer ekonomi üzerinde turşusunu mu kuracaklar bu paraların? Onlar güveniyor ki işte Türkiye Hazinesi bizden borçlanma suretiyle alır. Onunla geçinir gideriz. Ama unutmasınlar, sürekli Hazine bunlardan para alacak değil. Yani şimdi önemli olan düşeni tutup kaldırmaktır ‘düşene bir tekmede ben vurayım yüzü koyun uzansın demek’, insanlığa da sığmaz, profesyonelliğe de sığmaz. Bankaların görevi yaşatmak olmalı. Ekonomiyi yaşatacaksınız, gerçek ekonomiye can vereceksiniz, kaynak aktaracaksınız, paranın turşusunu mu kuracaksınız. İşi kolaycılığına kaçıyorlar. Nasıl olsa ihtiyacı var muhtaç, önüme gelmiş fırsat bu fırsat ben de gereğini yapayım.”

ÖRNEKLERLE İZAH

Yıldırım, kendisi için önemli olanın konuşmak, uzlaşmak ve anlaşmak olduğunu belirterek örnekleri önlerine koyup, izahını alacaklarını dile getirdi. “Niye bu kadar makası açıyorsun kardeşim. Yani şu anda Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlar, öyle bir farkı kabul edecek şartlar değil. Öyle bir ihtiyaç yok. Darbeye rağmen ekonomik göstergeleri bozulmamış, büyümesini sürdüren dünyadaki daralmaya rağmen bir Türkiye var” diyen Yıldırım, şartlar böyleyken bunu yapmanın spekülatif bir kazanç elde etmekten başka bir şey olmadığını söyledi.

Haberin Devamı

TAŞERON SORUNUNUN FARKINDAYIZ

TAŞERONLARIN durumu ve istihdam politikasına ilişkin soru üzerine de Yıldırım, “İstihdam denilince ne anlıyorsunuz? Devlette işe girmekse, devlet zaten yeterince yükümlülüğünü yerine getiriyor. Ben eminim ki devlette çalışmayanların yüzde 80’i işsiz olduğunu düşünüyor. ‘Aman devlete bir kapağı atayım da dışarıda 5 bin lira alacağıma devlette bin lira alayım, yeter ki devlette olsun.’ Bu anlayışı terk etmemiz lazım. Taşeronlarla ilgili konuyu biliyoruz. Onları memnun edecek kamunun taşıyabileceği bir çözümü bulacağız” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!