Deli olmak çok güzel

Güncelleme Tarihi:

Deli olmak çok güzel
Oluşturulma Tarihi: Kasım 09, 2013 01:33

Can Bonomo müziğiyle sürüden ayrı bir isim. Dansları ve giyimiyle sivriliyor. Enerjik Bonomo, bu sefer Küçük İskender editörlüğünde hazırladığı ‘Delirmek Belirmektir’ isimli şiir kitabıyla kariyerine farklı bir kapı açtı. “Bu şiir kitabı benim deli tarafımın ürünü” diyor.

Haberin Devamı

Hayatta belirmek için delirmek mi gerekir?
- Evet. Çünkü hayata dair en güzel şeyler; ya en çarpıcı şeylerdir ya da hiç yokturlar. Delirmek konsepti çok hoşuma gidiyor. Çünkü deli olmayı çarpıcı ve güzel buluyorum.
Sizde ne kadar delilik var?
- Herkes kadar. Zaten deli yanım olmasa aranızda olmazdım. Bu şiir kitabı da benim deli tarafımın bir ürünü.

Deli olmak çok güzel
Deli tarafınızı ne zaman keşfettiniz?
- Annem ve dedem şiirle ilgilenirdi. Çok küçük yaşlarımda bana şiir kitapları hediye etmeye başladılar. Okudukça heveslendim. Sonra kendim yazmayı denedim. Kelimeleri yan yana dizerek bir şey yaratabiliyor olmak beni büyüledi. Zaten Türk şiiri bir okyanus gibi. Ece Ayhan, Turgut Uyar, Cemal Süreya, Peyami Safa gibi birçok isim var sevdiğim… Hepsi ve daha bir çok isim beni besledi. Şiirlerimi aylık dergilerde paylaştım. Ve zaman içinde yazdıklarımı besteledim. Bu sayede müzik kariyerim başladı. 26 yaşımda insanların şiirlerime ilgisini gördükten sonra da daha beklemeye gerek kalmadan kitap haline getirmek istedim.
Her şarkı sözü yazan şiir yazar mı?
- Bu konuda ahkâm kesemem. Yalnız her şarkı sözünün şiirsel bir yönü var. İkisi de bir hikâyeyi anlatıyor. Yalnızca birine müzik eşlik ediyor.
Şiirleriniz de müziğiniz gibi farklı mı?
- Serbest ve samimi şiirler yazıyorum. Şiirlerimin içinde bütün insanlığımı kullandığım, hayata dair her şey var. Otopsi gibi düşün.
Otopsi?
- Beyin ölümü gerçekleşmiş biri olduğunu hayal et. Otopsiyle beynin içine bakıyorsun. Farklı birçok şeyin bir araya gelmesi onun ölümüne sebep olmuş olabilir. Bütün bunlar da yaşanmışlıklardır. İşte benim şiirlerim de yaşlanmış, genç bir beynin anatomisi gibi.
Yaşlanmış ama genç beyninize ve şiirlere Gezi Parkı süreci yansıdı mı?
- Nasıl yansımaz? O dönemde komada değildim. Sonuçta sabah kalkıp yazmaya başlıyorum ve hayatımdaki bütün olaylar, görüşüm, duruşum, şiirlerime yansıyor. Okuyanlar da hangi şiirin, neyi anlattığını görecek.
Müziğiniz farklı. Kıyafetleriniz ilginç. Oyunculuk teklifleri alırken şiir kitabı yazdınız. Düz yoldan gitmeme sebebiniz ilginç olma isteğiniz mi?
- İnsan ilginç olmak için kendini cezalandırmaz ki. Bugüne kadar yaptığım her iş samimiyet üzerine kurulu. Sevdiğim müziği yaptım. “Tanındık, samimiyeti üzerimizden çıkaralım” deseydik ‘çirkin’ insanlar olurduk. Çirkin insanlar şiir yazamaz. Onlar belki başka işler yapıp çok para kazanabilir ama onun mahcubiyetiyle yaşar. Ben ne mahcup ne de çok zengin olmak istiyorum.

Haberin Devamı

Biz sahne hayvanlarıyız

Haberin Devamı

Bu imajınızın ardında şair romantizmi mi var?
- Romantizm bir edebiyat akımı. Romantik adam da bu edebiyat akımının karikatürize edilmiş hali. Sanırım sahnede beni saçma sapan danslar yapıp zıplarken gördüğünüz için böyle düşünüyorsunuz. Ama biz sahne hayvanlarıyız. Oysa normalde sakin sakin konuşuyorum.
“Magazinden çok çektim” diyor musunuz?
- Ben çekmedim ama onlar bol bol fotoğraf çekiyorlar. Sanırım dövmelerimi ve kıyafetlerimi garip buluyorlar.

Klibin yıldızı
Gonca Vuslateri

Craft tiyatro oluşumunda yakın arkadaşım Gonca Vuslateri’nin başrolü oynadığı ‘Kabin’ oyunu için yaptığım ‘Kara’ isimli şarkı bu hafta ilk kez dijital ortamda yayınlanacak. Klibinde de Gonca Vuslateri oynuyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!