Çözülme başlarken

Güncelleme Tarihi:

Çözülme başlarken
Oluşturulma Tarihi: Şubat 17, 2005 00:00

KARŞIMIZDAKİ tablo ilginç! Aynen 1980’li yılların tek parti iktidarı ANAP gibi. Derleme toplama bir parti tek başına iktidarda.ANAP’ın iddiası ‘dört eğilimi birleştirmek’ idi. Tek başına iktidar oldular. İktidar bitti, defterleri dürüldü. O parti bugün yok. İsmini sadece tabelada görüyoruz. Bugünküler de öyle. Derleme toplama kadrolarla tek başlarına iktidar olmayı başardılar. Tek nedeni kendilerinden önceki hükümetin tel tel dökülüyor olması. Sağlıksız, iş yapamayan, ancak görevi bırakmamakta direnen bir başbakan ve sevimsiz, itici, her konuya maydanoz olup af bile çıkartan eşi. ‘Kurtarıcımız’ Kemal Derviş ve ötekiler! Üç partili koalisyonun sonucunda başımıza bunlar, AKP geldi. Tek parti iktidarı oluşunca bazı medya kuruluşları bunlara bütün gücüyle destek vermek zorunda kaldı... Çünkü her şey onların iki dudağının arasındaydı. Biz bazı gazeteciler buna karşı çıktık.AKP dediğiniz, her kesimden insanlardan oluşan bir karmaşık yumak. Ama temelinde en büyük unsur dincilik. Gerçi başındakiler ‘Biz artık değiştik’ diyor! 40’lı ve 50’li yaşlarında değişenlere, vakvakları ürkütmemek için değiştiğini iddia edenlere ve bu masalı yutanlara ben çok şaşarım. Hem de gülerim! * * *Erkan Mumcu kafaca onlara yatkın mıymış? AKP’nin nesini benimsemiş? Seçimden önce bir baktı ki rüzgárlar AKP iktidarı yönüne esiyor, o da niceleri gibi partinin içine balıklama daldı. Türk siyasetinde ilkeli (!) ve omurgalı (!) olmanın somut örneği. İki gün öncesine kadar genel başkanından ve üstlerinden hangi direktifi aldıysa yerine getirdi. Bakanlığındaki düzgün, dürüst, namuslu, deneyimli kadroları darmadağın etmeyi başardı. Yerlerine müsteşarından başlayıp en alt kademeye kadar partinin adamlarını koydu. Muslukçular, hemşireler, dışarıdan gelenler en üst düzeye atanırken, deneyimli bürokratların çoğu tasfiye edildi. Bakanlıkta yolsuzluk iddiaları birbirini izledi. Bunları yapan, başbakanına ve kendisine verilen direktiflere bir gün olsun itiraz edemeyen kişi Erkan Mumcu idi! Şimdi partisi ve hükümetle ters düşmüş, istifa etti. Niçin? Belli ki armut olgunlaşmış! Bir siyasi harekete soyunup bir yerden liderlik kapacak. ‘Baş ol da, istersen soğan başı ol’ hikáyesi!Bunca olay olurken, binlerce insan mağdur edilirken, sürgüne gönderilirken, haksızlıklar yapılırken, yolsuzluklar patlarken beyefendi acaba nerede imiş! Bir gün olsun karşı çıkacak, eleştirecek bir konu görmemiş mi? * * *Yine de istifasını önemsiyorum. Bir sürü eğilimden ve derleme kadrolardan oluşan AKP çatlayacak. Erkan Mumcu belki de bunun başlangıcı olacak. Bunları bir arada tutan sadece bir tek unsur var: Tek başına iktidar olmak.İktidarın nimetleri büyük. CHP’den seçilen, sonra bir gün arayla istifa edip AKP’ye transfer olan Ağrı milletvekili Cemal Kaya ile Batman milletvekili Nezir Nasıroğlu’nu anımsayın. İkisi de müteahhit. Cemal Kaya’nın ismi şimdi AK Enerji rezaletinde geçiyor. CHP Adana milletvekili Atilla Başoğlu’nu da unutmayın. Büyük işadamı! AKP iktidarı vergi borçları konusunda üzerine gelip sıkıştırınca AKP’ye geçmek zorunda kalmadı mı? Bu transferler boşuna mı olmuştu? Neyin karşılığı idi? AKP’nin siyasi ahlak anlayışı işte bu!Şimdi katrilyonluk yolsuzluk iddialarının en önünde, göreve kendilerinin getirdiği kişiler, dokunulmazlık dosyalarını raflarda beklettikleri kendi milletvekilleri. Her yerden yolsuzluk fışkırıyor. Bir yanda yolsuzluk, öbür yanda din sömürüsü. İstanbul’da Milli Eğitim Vakfı, öğretmenlere imza karşılığı yazı okutuyor. Bu cumartesi günü Sultanahmet Camii’nde okunacak mevlide katılmak zorundalar. 35 bin yeni polis alınacakmış. Üniversite mezunlarını 6 ay kurstan geçirip polis yapacaklarmış. Polislik bu kadar kolay iş mi? O halde niçin polis okulları var? Amaç belli. İmam hatip ve ilahiyat mezunları mülakatla polis olacak. İşsizlere polislik müjdesi! Türkiye böyle, bu kafalarla yönetilir mi? Çatlamalar patlamalar başladı. Halkın tepkisi giderek artıyor. Bu iş böyle gitmeyecek.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!