Çok borç iyidir

AKBANK Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer, geçen Pazar günü gazetemizde yer alan beyanatında şöyle diyordu.

Haberin Devamı

“Hane halkları, kamu kesimi, reel sektör ve finans sektörünün toplam borçlarının, GSMH’ye (milli gelire) oranı Türkiye’de % 120 düzeyinde. Avrupa’da bu oran 3-4 katına çıkıyor. Örneğin İngiltere’de yüzde 500. ABD’de toplam borçluluk GSMH’nin 2,5 katını buluyor. Yani bizde tüm kesimlerde düşük borçluluk var. Büyüme trendinin arkasında yatan dinamik budur.” Suzan Hanım, bunları dedikten sonra sözlerini şöyle tamamlıyordu: “Bizde hane halkının borcu, harcanabilir gelirlerinin yüzde % 50’sinden az. ABD ve Avrupa ülkelerinde bu oran yüzde 80-120 arasında değişiyor. Hane halklarının borçluluk düzeyinin yüksek olması Avrupa ülkelerini duraksatıyor”.

TAM TERSİ DOĞRUDUR

Suzan Sabancı Dinçer, yurt dışında seçkin üniversitelerde finans ve işletmecilik konularında mastır düzeyinde eğitim almıştır. Ülkemizin büyük bir bankasının her kademesinde çalışmış ve Yönetim Kurulu Başkanı olmuş tecrübeli bir bankacıdır. Daha önemlisi emrinde veya çevresinde iktisatta doktor-profesör unvanlı çalışma arkadaşları vardır. Yani, herhangi bir bilgi noksanı yoktur. Bu sebeple kendisinin, “finans sektörü büyüklüğü” anlamına da gelen “borçlar toplamı” yüzünden gelişmiş ülkelerin büyüyemediğini söylemesi bana ters geldi. Çünkü bu, Akbank’ın kredilerinin ve mevduatının (yani bilançosunun) büyümesi, Türk ekonomisi için kötüdür demekle eş anlamlıdır ki; doğru değildir. Gerçi buna benzer şeyleri, profesyonel iktisatçılar da (kriz şaşkınlığından olsa gerek)söyler oldular. Eğer, bir ülke zenginleştikçe, oransal olarak büyüme hızı düşer denmek isteniyorsa buna itirazım olmaz. Ama “borçları” büyük olduğu için bazı ülkeler hızlı büyüyemiyor denirse bu hata olur. Çünkü bir ülkede ne kadar pasif (borç) varsa, o kadar aktif (varlık) vardır. Başka türlü ulusal ekonominin bilançosu tutmaz. Bu bir muhasebe eşitliğidir.    

Haberin Devamı

TÜRKİYE YABANCI KAYNAKLA BİLANÇO BÜYÜTEBİLDİĞİ İÇİN BÜYÜDÜ

Türkiye ve benzeri ülkelerin oransal olarak gelişmiş ülkelerden hızlı büyümesi, nüfus artışı, sermaye ithali ve teknoloji transferi sayesindedir. Türkiye’nin de “Toplam Borçluluğu”nun milli gelire oranı son 10 içinde hızla artmıştır. Yani Türkiye büyüdükçe, hane halklarının, kamu kesiminin, reel ve finansal sektörün borçları artmıştır.
Çünkü varlıkları çoğalmıştır. Yani bilançosu büyümüştür. Eğer bilançosu büyümeseydi, Türkiye bu kadar hızlı zenginleşemezdi.
Son Söz: Kriz çıkmadığı sürece, borç büyümeye engel değildir.     

Düzeltme: Tunus’un şimdiki Başkanı Dr.Moncef Marzouki’dir. Kurucu Meclis tarafından seçilmiştir. Geçen yazıdaki isim hatası benden kaynaklanmıştır.

Yazarın Tüm Yazıları