Çocuklarının yaşamı için seferber olan iki babaya herkes kulak versin

Güncelleme Tarihi:

Çocuklarının yaşamı için seferber olan iki babaya herkes kulak versin
Oluşturulma Tarihi: Mart 16, 2012 00:00

İzmir’de lösemiyle savaşan ve oğluna yazdığı mektupla yüreklerde yer eden genç kadın için uygun ilik gerekiyor. Denizli’de aynı savaşı veren 9 yaşındaki Mehmet için de seferberlik zamanı.

Haberin Devamı

Mehmetim için sesimizi duyun

DENİZLİ Hacı Şakir Meliha Nilüfer Öz İlköğretim Okulu’ndagörevli din kültürü öğretmeni Şaban Zihni Gönen’in (38) üç çocuğundan biri olan Mehmet Zahit’e (9) yaklaşık iki yıl önce halsizlik ve ağrı şikayetiyle gittiği Pamukkale Üniversitesi’nde lösemi tanısı konuldu. Pamukkale ve Dokuz Eylül üniversitelerinde 1.5 yıl tedavi gören Mehmet iyileşmeye başladı. Mehmet’in durumu, 1.5 ay önce yeniden kötüleşti. Şaban Zihni Gönen, oğlunu bir kez daha tedavi için Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’ne götürdü. Doktorlar, ilik nakli gerektiğini söyledi. Baba, anne ve iki kardeşten alınan kan örnekleri incelendi, uygun olmadığı belirlendi.


Cep mesajlı kampanya

Öğretmen baba, oğluna uygun ilik bulmak için harekete geçti, Milli Eğitim Müdürlüğü ve Kızılay Kan Merkezi ile bağlantı kurdu, cep telefonu mesajlarıyla öğretmenlere ulaştı. Kızılay’ın desteğiyle il merkezi, Sarayköy ve Buldan’da 5 gezici ekiple gönüllü bağışçılardan kan toplandı. Gönen, bağışçılardan alınan 100 üniteden fazla kanı incelenmesi için Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne götürdü.

Haberin Devamı

Bağışçılara teşekkür

Oğlunun iyileşmesine çabaladığını belirten Gönen, bağışçılara teşekkür etti, şunları söyledi:
“Dışarıdan kemik iliğine ihtiyacımız var. Binde bir ihtimalle uygun dokuyu bulabiliriz. Doku uyumunun tespiti için kan bağışında bulunulması gerekiyor. Oğlumun kemik iliği nakli olması gerekiyor. Bunun için de uygun donörün bulunması şart. Ancak ülkemizde kemik iliği nakli için kan bağışı sayısı çok az. Ama Denizli sesimizi duydu. Başta eğitim camiası olmak üzere birçok kişi bize inanılmaz destek verdi. Oğlumun yaşama şansını artırdılar. Umarım test sonuçlarında uygun donörü buluruz ve oğlum iyileşir. Hayatta tek isteğim Denizli’ye oğlumla iyileşmiş bir halde dönmek. Onu hayatta tutmak için her şeyi yaparım.”

Gamze’ye yaşam belki sendedir

/images/100/0x0/55ea557ef018fbb8f8792237

Haberin Devamı

LÖSEMİ ile savaşını oğlu Atakan’ın sevgisi ve tüm Türkiye’nin desteğiyle yenmeye çalışan Gamze Akbaş’tan iyi haberler var. Uygun verici bulunmasını beklerken bir yandan da kemik iliği (kök hücre) nakli için kemoterapi tedavisi süren Akbaş’ın ailesi, kan değerlerinde bekledikleri iyileşmenin gerçekleşmeye başladığını, umuktların sürdüğünü söyledi.
Baba İbrahim Canseven, kıznın iyileşeceğine inandıklarını belirterek şunları söyledi:
“Binlerce duyarlı insan sayesinde bu inancımız her geçen gün kuvvetleniyor. Kan değerlerindeki yükselme bizleri sevindiriyor. Şimdi ilaç tedavisinin ilk aşaması bitti. İkincisi bitmeden uygun donörü bulmamız gerekiyor. Şimdiye kadar ‘Gamze için bir tüp kan’ diyerek bağış yapanlara teşekkür ediyoruz. Umudumuz bitmez. Yeni bağışların süreceğine de inancımız sonsuz.”
Herkes için bağış çağrısı
Türkiye’de kemik iliği bağışında duyarlılık yaratan Gamze ile gurur duyduğunu kaydeden Canseven, “Benim kızım bu konuda duyarlılığın simgesi oldu. Ne mutlu ki birçok lösemi hastası belki yeni bağışlarla hayat bulacak. O yüzden ben herkesi sadece Gamze için değil, herkes için kemik iliği bağışlamaya davet ediyorum. Belki Gamze’ler için uygun donör sensin” dedi.

/images/100/0x0/55ea557ef018fbb8f8792239

Haberin Devamı

Bu iş olacak annem

Öte yandan bloğunda takipçileriyle dertleşen Gamze “Oğluma söylediğim hep yalan” başlıklı yazısında duygularını şöyle dile getirdi:
“Vallahi çok özledim artık biran önce evladımı öpmek, koklamak, o minik ellere dokunmak, bıcır bıcır konuşmalarıyla muhabbet etmek, oğluma kendi ellerimle yemek yedirmek, banyosunu yaptırmak, dişlerini fırçalamak sonra ‘bak anne mis gibi olmuş mu’ diye bana ‘hohh’ yapıp o mis ağız kokusunu taaa içime derinden çekmek, gülüşünü, sevgisini bağrımda hissetmek istiyorum, çok mu şey istiyorum? İçimin dolup taştığı anlardan birini yaşıyorum yine. Sevgiye aç kaldım ben burada, evlat sevgisine çok aç kaldım. Elimden bir şey gelmez dua etmekten başka. Seni çok özledim canım yavrum. Sana kavuşmanın hayaliyle nefes alıyorum bu dört duvarlı odada. Yaşama tutunmamı sağlayan dalımsın sen benim. Bu iş olacak annem. İnşallah sağlığıma kavuşup döneceğim yanına. Er ya da geç döneceğim Allah’ımın izniyle.”

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!