Çocuklarda ilaç zehirlenmesi
Güncelleme Tarihi:
Latif SANSÜR/KUŞADASI (Aydın) (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ekim 14, 2008 12:31
Türkiye'de, çocuk zehirlenmelerinin yüzde 70'inin ortalıkta bırakılan ilaçlardan kaynaklandığı ortaya çıktı.
Kuşadası'nda düzenlenen Çocuk Acil Tıp Sonbahar Sempozyumu'na katılan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Zehir Danışma Merkezi sorumlusu Prof. Dr. Yeşim Turçok, Türkiye'de çocuk zehirlenmelerinde ilaçlardan sonra en büyük oranı tarım ilacı zehirlenmelerinin oluşturduğunu belirtti. Turçok, mevsimsel zehirlenmelere de mantar örneğinin verilebileceğini, kış aylarının gelmesiyle de karbonmonoksit zehirlenmelerinin ön plana çıktığını söyledi.
Çocukluk çağı zehirlenmelerinin 0-6 yaş grubunda sıkça görüldüğünü ve kazayla meydana geldiğini söyleyen Turçok, “Avrupa'da ilaçlar evlerde kilitli dolaplarda tutuluyor. Ülkemizde ise ortalıkta duruyor. 0-6 yaş grubunda meraklı çocuklarca yutuluyor. Çocukların ilaç zehirlenmelerinde en sık rastlananlardan biri de antidepresanlar. Bu tür ilaçların tek bir dozu bile çocukları öldürebilir. İkinci grup ilaçlar ise ağrı kesici, ateş düşürücü ve soğuk algınlığı ilaçları. Üçüncü sırada ise diyabet ilaçları geliyor. Zehirlenmelerin önüne geçmenin en önemli yolu önlem almak, ilaçları ortada bırakmamak” dedi.
Son yıllarda tarım ilacı zehirlenmelerinin de arttığını söyleyen Prof. Dr. Turçok, anne-babalara büyük sorumluluk düştüğünü, zehirlenme vakalarında çocukların yetişkinlerden daha fazla etkilendiğini kaydetti. Son yıllarda tarım ilacı zehirlenmelerinin yüzde 20 ile ikinci sıraya yükseldiğini ifade eden Turçok, “Aileler hiçbir şekilde kola ve su şişelerine tarım ilacı, tiner gibi maddeler koymamalı” dedi. Böcek sokmaları, karbonmonoksit zehirlenmelerinin yanı sıra çocukların ilgisini çeken merdiven altı üretim maddelerinin de ciddi tehdit oluşturduğunu söyleyen Turçok, geçen bayramda iki çocuğun çatapat denilen maddeleri yuttukları için hayatlarını kaybettiğini hatırlattı.
ZEHİRLENEN ÇOCUK İÇİN NE YAPMALI?
Çocukta zehirlenmenin fark edildiği anda bir zehir danışma merkezinin aranmasını isteyen Prof. Dr. Yeşim Turçok, “Tedavi yöntemi zehirlenmenin türüne göre yapılır. Artık mide yıkamalar çok azaldı. Her hastanın midesi yıkanmaz. Her hasta kusturulmaz. Zehirlenme ortaya çıktığında zaten midece emilmiştir. Kusturma veya mide yıkamanın anlamı olmayabilir” dedi. Ailelerin çocuklarda zehirlenmeyi fark ettiği anda aranan zehir danışma merkezinin aileyi doğru bir şekilde yönlendireceğini kaydeden Turçok, “Doğru zamanda, doğru tanı ve tedavi hayat kurtarır. Zehir Danışma Merkezi evde yapılması gereken ilk müdahaleden sonra vakanın durumuna göre en yakın sağlık merkezine yönlendirecektir” dedi.
Halk arasında yaygın olan bazı uygulamaların hayati tehlike oluşturacağını da kaydeden Prof. Dr. Turçok, “Dokuz Eylül Üniversitesi Zehir Danışma Merkezi telefonu: 0 232 4123939'dur” dedi.
Çocukluk çağı zehirlenmelerinin 0-6 yaş grubunda sıkça görüldüğünü ve kazayla meydana geldiğini söyleyen Turçok, “Avrupa'da ilaçlar evlerde kilitli dolaplarda tutuluyor. Ülkemizde ise ortalıkta duruyor. 0-6 yaş grubunda meraklı çocuklarca yutuluyor. Çocukların ilaç zehirlenmelerinde en sık rastlananlardan biri de antidepresanlar. Bu tür ilaçların tek bir dozu bile çocukları öldürebilir. İkinci grup ilaçlar ise ağrı kesici, ateş düşürücü ve soğuk algınlığı ilaçları. Üçüncü sırada ise diyabet ilaçları geliyor. Zehirlenmelerin önüne geçmenin en önemli yolu önlem almak, ilaçları ortada bırakmamak” dedi.
Son yıllarda tarım ilacı zehirlenmelerinin de arttığını söyleyen Prof. Dr. Turçok, anne-babalara büyük sorumluluk düştüğünü, zehirlenme vakalarında çocukların yetişkinlerden daha fazla etkilendiğini kaydetti. Son yıllarda tarım ilacı zehirlenmelerinin yüzde 20 ile ikinci sıraya yükseldiğini ifade eden Turçok, “Aileler hiçbir şekilde kola ve su şişelerine tarım ilacı, tiner gibi maddeler koymamalı” dedi. Böcek sokmaları, karbonmonoksit zehirlenmelerinin yanı sıra çocukların ilgisini çeken merdiven altı üretim maddelerinin de ciddi tehdit oluşturduğunu söyleyen Turçok, geçen bayramda iki çocuğun çatapat denilen maddeleri yuttukları için hayatlarını kaybettiğini hatırlattı.
ZEHİRLENEN ÇOCUK İÇİN NE YAPMALI?
Çocukta zehirlenmenin fark edildiği anda bir zehir danışma merkezinin aranmasını isteyen Prof. Dr. Yeşim Turçok, “Tedavi yöntemi zehirlenmenin türüne göre yapılır. Artık mide yıkamalar çok azaldı. Her hastanın midesi yıkanmaz. Her hasta kusturulmaz. Zehirlenme ortaya çıktığında zaten midece emilmiştir. Kusturma veya mide yıkamanın anlamı olmayabilir” dedi. Ailelerin çocuklarda zehirlenmeyi fark ettiği anda aranan zehir danışma merkezinin aileyi doğru bir şekilde yönlendireceğini kaydeden Turçok, “Doğru zamanda, doğru tanı ve tedavi hayat kurtarır. Zehir Danışma Merkezi evde yapılması gereken ilk müdahaleden sonra vakanın durumuna göre en yakın sağlık merkezine yönlendirecektir” dedi.
Halk arasında yaygın olan bazı uygulamaların hayati tehlike oluşturacağını da kaydeden Prof. Dr. Turçok, “Dokuz Eylül Üniversitesi Zehir Danışma Merkezi telefonu: 0 232 4123939'dur” dedi.