Cim Bom aradı, buldu

Güncelleme Tarihi:

Cim Bom aradı, buldu
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2002 14:14

300 milyon dolar ciro, Avrupa Kupaları'nda üç şampiyonluk, dünyanın en iyi takımlarından biri olmak... Bunlar Galatasaray'ın gelecek 10 yıldaki hedeflerinden yalnızca birkaçı... Bu hedefler dünyada ilk defa bir spor kulübü için düzenlenen Arama Konferansı'nda ortaya çıktı. Konferansa Galatasaray Derneği üyeleri, Galatasaray Lisesi mezunları, Galatasaray Yönetimi ve camiasından birçok isim katıldı. Katılımcılar arasında Mehmet Cansun, Özhan Canaydın, Asaf Savaş Akat, Işın Çelebi, Mustafa Sarıgül gibi ünlü isimler yer aldı.


O bir dünya markası. Dünyanın her yerinde Türkiye'yle özdeşleştirilen bir isim. 100 yıllık Türk futbol tarihinde Avrupa'da kupa alan tek Türk takımı. Türkiye'de futbol alanındaki birçok 'ilk'in yaratıcısı. Ekonomik kriz dönemlerinde 'toplumsal moral' kaynağı. Zengin ülkelerin takımlarını dize getirmesi nedeniyle azgelişmiş ülkelerde 'kahraman' ünvanı taşıyan bir 'idol'.

Galatasaray Kulübü Osmanlı döneminden beri yönünü batıya çevirdi. Türkiye Ligi'nin ötesinde Avrupa'ya ve dünyaya açılmanın yollarını aradı. Uzun süredir 'geleceğin futbol kulübü' olmak için çalışıyor. Bu konuda atılan en önemli adımlardan biri geçtiğimiz günlerde yapılan 'Arama Konferansı' oldu. Başkanlık yarışı arifesinde düzenlenen konferansta Galatasaray için bir yol haritası çizildi. Kulübün temel amacı, başlıca ilkeleri ve hedefleri belirlendi.

Arama Konferansı genellikle şirketler, siyasi partiler veya dernekler için düzenleniyor. Ancak bu sefer durum farklı oldu.

Galatasaray Türkiye'de ve dünyada bir Arama Konferansı düzenleyen ilk spor kulübü oldu. 11-13 Ocak arasında düzenlenen konferansta kulüp için bir 'yol haritası' çizildi. Konferansı yöneten Arama Katılımlı Yönetim Danışmanlığı şirketinin kurucusu Doç. Dr. Oğuz Babüroğlu, teklifi önce Galatasaray'a daha sonra Fenerbahçe ve Beşiktaş'a götürdüğünü söylüyor. Bu tip bir yönetim anlayışını benimseyerek ilk harekete geçen Galatasaray olmuş: ‘‘UEFA Kupası'nı kazandığından beri bu konferansı Galatasaray'a uygulamayı konuşuyoruz.‘‘

Galatasaray'ın geleceğini tasarlamanın çok büyük bir ayrıcalık olduğunu belirtiyor: ‘‘Galatasaray Türkiye'nin elindeki en önemli varlıklardan bir tanesi. Çünkü ondan başka dünya markamız yok. Fransa'da, Malezya'da ya da Brezilya'da bile futbolcuların ismini biliyorlar.‘‘

20 MİLYON TARAFTAR

Dünya çapında isim yapmış olan bu kuruma gereken önemin verilmesi gerektiğini vurguluyor: ‘‘Türkiye'de yaklaşık 20 milyon taraftarı olduğu söyleniyor. Ama özellikle azgelişmiş ülkelerde büyük miktarda sempatizanı var.‘‘

Babüroğlu'na göre Galatasaray'ın elde ettiği başarılar 'benzersiz': ‘‘Galatasaray 1905'te liseden doğan bir dernek. Oynadığı futbolla önce UEFA Kupası'nı sonra da Süper Kupa'yı aldı. Dünya'da liseden doğup da Avrupa'da uluslararası yarışmalarda birinci olan başka bir kurum yok.‘‘

Bu konferansın amacının Galatasaray'ın bugünkü durumunu ele aldıktan sonra bundan sonraki 10 yılını tasarlamak olduğunu söylüyor: ‘‘Çok fazla kurumumuz dünya sahasına çıkamıyor ama çıkanların da orada kalmasını sağlamak lazım.‘‘

Arama Konferansı'nın arkasındaki isim Galatasaray Kongre Üyesi Özhan Canaydın. Halen Mehmet Cansun'un başkanlığını yaptığı kulüp Mart ayında seçime gidecek. Canaydın başkanlık yarışında Mehmet Cansun'un en büyük rakibi. Buna rağmen konferansa yönetimi de davet etmiş. Bu davetin nedenini şöyle açıklıyor:

‘‘Kişisel fikirler tek başına takımı bir yere götürmeyecek. İddia sahiplerinin bir araya gelip ortak akıl bulması gerek. Böylece bundan sonraki yönetimler Galatasaraylılar'ın ne istediğini bilerek hareket edebilecek‘‘.

YOL HARİTASI

Canaydın Galatasaray'ın 'yol haritası'nı rakipleriyle de paylaşmak istemiş: ‘‘Bu bilgi birikimini kendim için kullanmak istemedim. Seçimlerde yarışılır, karşı karşıya gelinir ama önemli olan Galatasaray için doğruyu yapmak.‘‘

Babüroğlu konferans öncesinde Galatasaray'ın geleceğini şekillendirmekte önem taşıyan alanları belirlemiş. İletişim, altyapı, hukuk, yöneticilik, finans ve pazarlama takımın kaderini belirleyen alanlar olarak tespit edilmiş. Bu profile uyan ilgili, bilgili ve tecrübeli kişiler konferansa çağırılmış.

Canaydın davet edilenlerin hepsinin Galatasaray'a gönül veren kişiler olduğuna değiniyor: ‘‘Galatasaray Liseliler ve liseli olmayanlar diye bir ayırım yaptık. Bir diğer ayırım üye olan ve olmayan şeklindeydi. Konferansta üyeler ağırlıktaydı.‘‘

Babüroğlu ve ekibi tarafından yürütülen konferans toplam 65 katılımcıyla gerçekleşmiş. Eski başkanlardan Selahattin Beyazıt, Alp Yalman, Faruk Süren'in yanı sıra mevcut yönetimden başkan Mehmet Cansun, Bikem Ardakoç gibi isimler katılmış. Asaf Savaş Akat, Mete Başol gibi önemli iktisatçılar, siyasi arenadan Işın Çelebi, Mustafa Sarıgül gibi politikacılar, iş dünyasından birçok yönetici, danışman, finansçı bir araya gelmiş.

Devamı 17. sayfada


10 YILLIK HEDEFLER


Taraftar sayısını ikiye katlamak,

Dünyanın en başarılı beş futbol takımından biri olmak,

UEFA normlarına uygun yapılanan ilk Türk takımı olmak,

Uluslararası standartlarda bir stada sahip olmak,

Avrupa kupalarında üç şampiyonluk kazanmak,

Yönetimlerin dört yıl için seçilmesini sağlamak,

300 milyon dolar ciro,

Özel TV kanalı, seyahat acentası, sigorta şirketi kurarak holdingleşmek,

Sağlıklı bir mali yapı,

Türkiye'de her evde Galatasaray markalı bir ürünün bulunmasını sağlamak,

Futbol dışındaki diğer branşların devam etmesi.


KONFERANSIN KÜNYESİ


Amacı: Galatasaray'ın geleceğini şekillendirmek ve bundan sonraki 10 yılını tasarlamak.

Kimler katıldı: Eski kulüp başkanları, bugünkü yönetimden üyeler, dernek üyeleri, Galatasaray Lisesi mezunları ve iş dünyasından toplam 65 kişi.

Neler konuşuldu: Galatasaray'ın başlıca ilkeleri ve 10 yıl sonrası için hedefleri.

Konferansın önemi: Türkiye'de ve dünyada ilk defa bir spor kulübü için düzenlenmesi.

Bundan sonra ne olacak: 8 Şubat'ta yapılacak Karar Konferansı'nda alternatifler sonuca bağlanacak.


O bir dünya markası

Galatasaray'ın hedefi: ‘‘Dünya çapında başarılı, lider, saygın, istikrarlı, idari ve mali yapısı kuvvetli, altyapısı güçlü, futboldaki başarısıyla öne çıkan bir marka, kurum ve spor kulübü olmak.‘‘

TBMM İzmir Milletvekili Işın Çelebi 1987'den beri kulübün üyesi olduğunu söylüyor. Galatasaray'ın başarısının Türkiye'nin başarısı haline geleceğine inandığı için konferansa katılmış: ‘‘Daha önce de gerek ANAP gerek çeşitli vakıf ve bankalarla ilgili yedi Arama Konferansı'na katılmıştım. Bu kadar başarılı bir gruba az rastladım.‘‘

Katılımcıları çok özverili bulduğunu belirtiyor: ‘‘Kimse kendini düşünmüyor. Galatasaray'ı tartışırken Türkiye'yi ve dünyayı da tartıştık. Müthiş bir dayanışma oldu.‘‘

Arama Konferansı'nda ortaya atılan yöntemlerin tartışılacağı Karar Konferansı'na da katılacağını söylüyor.

Ekonomi uzmanı Asaf Savaş Akat kulübün geleceğiyle ilgili bir şey yapılacağını duyunca hiç duraksamadan katıldığını belirtiyor: ‘‘Galatasaray Lisesi mezunuyum ve kulübün divan üyesiyim. 'Müşterek akıl' bulma amaçlı yapılan bu konferans kulüp için daha iyiyi bulmak açısından önem taşıyor.‘‘ Konferansa yönetim ve muhalefetin beraber katılmasının doğal olduğunu düşünüyor: ‘‘Bu politik amaçlı bir kampanya değil. Kulübün sorunlarının yönetim, muhalefet ve camia tarafından anlaşılmasını hedefliyor.‘‘

NELER KONUŞULDU

Konferans iki gün iki gece yoğun olarak devam etmiş. Katılımcılar devamlı değişen 10-12 kişilik gruplara ayrılmış. Galatasaray'ı bekleyen tehditleri, fırsatları, zaaflarını ve yetkinliklerini belirlemiş.

Bu verilerin doğrultusunda Galatasaray için bir 'Bütünsel Gelecek Tasarımı' yapılmış. Yani takımın başlıca ilkeleri ve 10 yıl sonrası için hedefleri belirlenmiş. Güncel futbolla ilgili meselelerin tartışılmadığı konferansta Galatasaray'ın temel amacı da belirlenmiş: Dünya çapında başarılı, lider, saygın, istikrarlı, idari ve mali yapısı kuvvetli, alt yapısı güçlü, futboldaki başarısıyla öne çıkan bir marka, kurum ve spor kulübü olmak.

Ortak geçmişe ve Galatasaray kimliğine sahip çıkmak, topluma, çevreye ve camiasına sorumlu örnek ve lider olmak başlıca ilkeler olarak benimsenmiş.

Galatasaray'ın profesyonel, kurum olma bilincinde, demokratik yönetim anlayışına sahip bir takım olması gerektiği de ilke olarak belirtilmiş.

Grup çalışmaları sonucunda önümüzdeki 10 yıl için belli hedefler konmuş. Babüroğlu Galatasaray'ın Avrupa Ligi'nin sürekli bir parçası olması için en az 300 milyon doları hedeflemesi gerektiğini vurguluyor: ‘‘Cirosunu yukarı çekecek ki, sportif başarı için gerekli olan iyi futbulcular, altyapı, seyahat ve bonservis masraflarını karşılayabilsin.‘‘

Konferansta bir sonraki adımda hedef ve ilkelere nasıl varılacağı tartışılmış. Babüroğlu bu amaçla eylem planları oluşturulduğunu belirtiyor.

Bu eylem planları 8 Şubat 2002'de yapılacak Karar Konferansı'nda tartışılacak. Divan Kurulu üyelerinin de katılacağı konferansta eylem planlarının öncelik sırası belirlenecek. Buradan çıkacak sonuçlar Galatasaray Spor Kulübü Divan Başkanı'na sunulacak.

Merve YENAL


Arama Konferansı nedir?

Arama Konferansı ortak akıl yaratma amacıyla organize edilen katılımlı bir planlama yöntemi. Topluluk, grup ve şirketlerin geleceklerini tasarlamak ve şekillendirmek amacıyla düzenleniyor. Öncelikle şirketin ya da grubun geleceğini etkileyebilen veya geleceğinden etkilenecek kişiler, yani 'iddia sahipleri' belirleniyor. Yaklaşık 50-60 kişiden oluşan bu grup iki-üç gün süren toplantılarda beyin fırtınası yoluyla fikir üretiyor. Bu fikirleri tartışarak ortak bir noktaya varmaya çalışıyor.

Arama Konferansı, Arama Katılımlı Yönetim Danışmanlığı'nın tescil edilmiş markası. Şirket, strateji geliştirme, dönüşüm ve değişim alanlarında katılımlı yönetim danışmanlığı veriyor.

Kurucusu Doç. Dr. Oğuz Babüroğlu ortak akıl üretmenin şirketlerin en önemli ihtiyaçlarından biri olduğunu söylüyor: ‘‘Yönetimde tek akıl yeterli değil. Herkesin katılımını sağlamak çok önemli.‘‘

Arama Konferansı bu katılımın yöntemlerini belirliyor, belli bir plan dahilinde gerçekleşmesini sağlıyor. Babüroğlu, ‘‘Amaç yönetimin felsefesini, stratejilerini, kültürünü, yapısını değiştirmelerine destek olmak‘‘ diyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!