GeriSeyahat Cide’de festivale davetlisiniz
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Cide’de festivale davetlisiniz

Cide’de festivale davetlisiniz

Akdeniz sahillerinin sıcaktan kavrulduğu şu günlerde, Karadeniz kıyısında, Küre Dağları’nın eteğindeki Kastamonu’nun Cide ilçesi püfür püfür bir yaz geçiriyor. 11 kilometrelik kesintisiz kumsalında, deniz suyu sıcaklığı 22 derece civarında. İlçede cuma günü Rıfat Ilgaz Sarıyazma Kültür ve Sanat Festivali başlıyor. Edebiyat söyleşileri, sergiler, konserlerle dolu bir hafta sonu sizi bekliyor.

"Ne iyi etmiş de anam beni bu cana yakın memlekette doğurmuş" diyor Hababam Sınıfı’nın ölümsüz yazarı Rıfat Ilgaz bir eserinde. Haksız sayılmaz. Amasra sahilinden Cide yönünde sahil yoluna girdiğinizde, yemyeşil maki örtüsüyle kaplı dağların eteklerinde oluşan minyatür koyları, içlerindeki küçük tekneleri gördüğünüzde, masal diyarına yaklaştığınızı hissediyorsunuz. Kıvrılarak uzayan yol, her virajda sürpriz bir manzara çıkarıyor karşınıza.

Sırtını Küre Dağları ile sahildeki Kestane Dağı’na veren Cide’nin merkezi, altı bin nüfuslu bir kasaba. İlçenin çevredeki 85 köyüyle birlikte, káğıt üstündeki toplam nüfusu 55 bin civarında. Çoğunluk büyük kentlerde yaşadığı için gerçek rakam, 23 bin. İlçenin önünde 11 kilometrelik kesintisiz kumsal uzanıyor. Merkezden 10 kilometre uzakta ise Küre Dağları Milli Parkı başlıyor.

ESKİ EVLER KASABA MAHALLESİ’NDE

Cide’nin merkezinde yürüyüşe çıktığınızda, geçmişin mimari dokusunu görmek isterseniz Kasaba Mahallesi’ne uğrayın. Koruma kapsamına alınan, ÇEKÜL Vakfı’nca restorasyonu planlanan 38 ahşap, cumbalı evin önemli bölümü burada. Atatürk Caddesi’nden geçerken, dikkatinizi iki katlı, ahşap, yeni bir yapı çekecek. Bu bina, 1993’te aramızdan ayrılan yazar Rıfat Ilgaz’ın doğduğu ev. Tam altı yıllık mücadelenin sonucunda, Kültür Bakanlığı’nca satın alınan ev Cide Belediyesi’nce aslına uygun olarak yeniden yaptırıldı. Rıfat Ilgaz Evi, yazarın özel eşyaları, fotoğrafları, kitaplarının sergilendiği müzeye dönüştürüldü. Geçen yıl açılışı yapılan kültür evinde, bir de kitaplık yapıldı. Rıfat Ilgaz Kitaplığı, 12 Temmuz’da festival kapsamında düzenlenen törenle açılacak.

TAHTA KAŞIKLAR, SARI YAZMALAR

Cide’nin ünlü sarı yazmalarını, köylerinde elde yapılan tahta kaşık ve kepçelerini çarşıdaki mağazalarda bulabilirsiniz. Sarı yazmanın desenlerinde bölgenin çiçekleri, bitkileri sembolize ediliyor. Yazmalar geçmişte sadece başörtüsü olarak kullanılırmış. Günümüzde, çarşıdaki mağazalarda sarı yazmadan pantolon, bluz, çanta, masa örtüsü dahil sayısız ürün sunuluyor. Eğer esnafla sohbet ederseniz, sarı yazmaların nerede üretildiğini sorarsanız size şaşırtıcı bir cevap verebilirler. Desenleri tahta kalıplara kazınan, kumaşa elle basılan Cide’nin ünlü yazmaları bir süredir Tokat’ın Yazmacılar Çarşısı’nda üretiliyor. Cide’de bu işi yapan kalmamış...

Yok olması yakın bir başka Cide zenginliği, acıbal. Dağlardan çok küçük miktarda elde edilen ve şifalı kabul edilen bu balın neredeyse tamamı toptan şehir dışına satılıyor. Altın değerindeki acıbalı Cide çarşısındaki bakkallarda,
/images/100/0x0/55ea0e6bf018fbb8f86820a5
marketlerde aramayın boşuna. Sadece av malzemeleri satan bir dükkanda ve bir terzide bulunuyor.

GÜZELLİKLER İLÇE DIŞINDA

Uzun yıllardır Cide Rıfat Ilgaz Festivali’nde ücret talep etmeden çevre turları düzenleyen, ilkokul öğretmeni, gönüllü rehber, fotoğrafçı Recai Yılmaz, "İlçe merkezi dışına çıkmadıysanız Cide’yi görmüş sayılmazsınız, çünkü gerçek güzelliği doğasındadır" diyor. "20 civarında el değmemiş mağara, biri dünyaca ünlü olmak üzere çok güzel kanyonlar, şelaler var Cide çevresinde. Valla Kanyonu’nun altı kilometresi ilçe sınırlarında." Yılmaz, bu yıl da festivalin son gününde, festival konuklarını kanyon, şelale ve mağaralara götürecek.

Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF), Avrupa’daki en güzel doğal ormanlardan biri ilan ettiği Küre Dağları Milli Parkı, doğaseverler için başlı başına bir cennet. Yüzlerce yıllık ağaçların, uçsuz bucaksız kanyonların, vadilerin arasında geyik, karaca, vaşak, su samuru gibi soyu tehlike altındaki hayvanlar yaşıyor. Parktaki 675 bitki türünden 109’u endemik. 129 kuş türünden 46’sının soyu tehdit altında.

Ormanlar sizi çekmiyorsa, sadece denizle ilgileniyorsanız, Cide merkezindeki 11 kilometrelik kumsaldan faydalanabilirsiniz. Eğer el değmemiş koy arıyorsanız, otomobilinize atlayıp, Bartın’a doğru yola çıkın. 13 kilometre sonra karşınıza, yemyeşil dağların ortasında, hilal şeklindeki Gideros Koyu çıkacak. Homeros, İlyada’da bahsettiği Heneti adlı kavmin bu koy çevresinde yaşadığını söylüyor. Çevredeki erken Bizans döneminden kilise ve yapı kalıntılarını bugün de görmek mümkün. Karadeniz’in fırtınalarına kapalı hilal şeklindeki koyun denizi kum. Cide’den İnebolu yönünde 10 kilometre uzaklıkta gerçek anlamda el değmemiş bir koy bulunuyor: Çoşnaraltı. Otomobilinizi karayolu yakınında bırakıp, patikadan yürüyerek ulaşmanız gerekiyor. Sahili kum. Çevredeki kaya yapısı büyüleyici. Bu nedenle Çoşnaraltı, fotoğrafçıların gözdesi. Aydos, Denizkonak, Uğurlu, Çayyaka, Akbayır, İlyasbey sahilleri de Cide’de denize girmeye uygun diğer bölgeler.

EDEBİYATTAN YEMEK KÜLTÜRÜNE, MÜZİKTEN FOTOĞRAFA ÜÇ GÜNLÜK FESTİVAL

13. Cide Rıfaz Ilgaz Sarı Yazma Kültür ve Sanat Festivali, 11 Temmuz’da başlıyor. Açılış töreni ve festival yürüyüşünün ardından saat 16.00’da Rıfat Ilgaz Kültür Evi gezilecek, 16.30’da yazarın tiyatro eserleri ve şiiri üzerine bir panel düzenlenecek. Saat 20.30’da şehir stadındaki konserde Rıfat Ilgaz Korosu, Sarıyazma Folklor Ekibi, Muazzez Ersoy sahneye çıkacak. Gecede ayrıca havai fişek gösterisi yapılacak. Cumartesi günü 12.30’da A. Suade Doğramacı Kültür Evi’nde Cide yemekleri ikramı yapılacak, yerel mutfak üzerine bilgi verilecek. 13.15’te Rıfat Ilgaz Kitaplığı açılacak. 14.00’te CİTOM Toplantı Salonu’nda Prof. Dr. Bahri Gökçebay, "Cide’nin Kültürel ve Eğitim Yönünden Geleceği" üzerine konuşacak. Ardından yazar Feyza Hepçilingirler, Rıfat Ilgaz’ın eserlerinin Türkçe açısından inceleyecek. Öner Yağcı, yazarın aydın tavrı üzerine; Kadir Budak, Türk şiirindeki yeri üzerine konuşacak. 17.30’da Liman içinde deniz şenlikleri düzenlenecek. Saat 20.00’de Cide Plajı’nda başlayacak Gençlik Şöleni’nde Grup Aralık ve Görkem Erkan sahneye çıkacak. Pazar günü de festival konukları, Recai Yılmaz’ın rehberliğinde Cide’nin kanyon, şelale ve mağaralarını gezecek.

BALIK SAHİLDE YENİR

Cide mutfağı denince akla gelenler, mantar, lahana ve balık. İlkbahar ve sonbaharda mantarın envai çeşit yemeği yapılıyor. Karalahana (mancar) ise Cideli ev hanımlarının maharetli ellerinde kavurmasından, turşusuna, dolmasından, türlüsüne sayısız yemeğe dönüşüyor.

Cide çarşısındaki esnaf lokantalarında her yerde rastlayabileceğiniz yemekler pişiyor. Yerel lezzetlerin çok azını restoranlarda tadabilirsiniz. Karalahana yaprağından yapılan kuyruklu dolmayı, et yerine yumurtayla hazırlanan ve kulaklı makarna adı verilen mantıyı sahildeki çay bahçelerinde bulacaksınız. Kulaklı makarnanın etlisine de rastlamak mümkün. Cide’nin sahil restoranlarında balık, porsiyonla değil, tava usulü satılıyor. Temmuzda en bol bulunan balık mezgit ve istavrit. Dört kişiyi doyuracak bir tava balığın fiyatı 25 - 30 YTL. Sahil restoranlarında içki servisi de yapılıyor. Cide’nin yerel tatlıları da meşhur. Mısır unundan yapılan pekmezli ve sütlü "malak"ın yanı sıra, kıvrım, kocakarı gerdanı, kestane kompostosu, armut tatlısı gibi birçok tatlıyı tadabilirsiniz.

NASIL GİDİLİR NEREDE KALINIR?

Cide, karayoluyla Ankara’ya 330, İstanbul’a 513 kilometre uzaklıkta. Beş şehirlerarası otobüs firması, her iki kentten sabah ve akşam servis yapıyor. İstanbul’dan Cide yaklaşık 8 saat sürüyor. Cide merkezindeki oteller, Kasaba Mahallesi’ndeki liman yakınında. Bayram Aslan Turizm Meslek Lisesi Uygulama Oteli (0366 8663525), Cide Belediyesi’ne ait Beltaş (0366 8663513) hesaplı konaklama imkánı sunuyor. Alkan Otel (0366 8663143), Cide Resort (0366 8662052), Yalı Oteli (0366 8662087) diğer seçenekler.
False