CIA raporunda yer almak şereftir
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 10, 2006 00:00
Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, "Ben ve arkadaşlarım o dönemde Irak’ta yaptığımız her işin bugün de arkasındayız. Bugün de olsa yine aynı işleri yaparız. Bizim gelecek nesillere şeref duyarak bıraktığımız bir projedir. Keşke daha önce yapabilseydik. Ben sadece Türk istihbaratının raporlarına güvenirim, başka ülkelerin raporlarında yer almak benim için sadece şereftir" dedi.
DIŞ Ticaret Müsteşarı iken Irak’tan petrol ithalatında bazı firmalara haksız menfaat sağladığı gerekçesiyle hakkında soruşturma açılan Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen "O dönemde yaptığımız her işin arkasındayız. Bizim gelecek nesillere şerefle bıraktığımız projedir. Bugün olsa yine aynı işleri yaparız. Bedel ödemeye hazırım" dedi. Yapılanların devletin bilgisi dahilinde olduğunu savunan Tüzmen, "Bu ticaret 1991’de başlatılsaydı bölgede kişi başı gelir en az 10 bin dolar olurdu" iddiasında bulundu. Tüzmen, "CIA raporunda yer almanızı nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna "Ben sadece Türk istihbaratının raporlarına güvenirim; başka ülkelerin raporlarında yer almak benim için sadece şereftir" karşılığını verdi. Başbakanlık Teftiş Kurulu’nun soruşturma açtığına ilişkin tarafına herhangi bir bilgi gelmediğini belirten Tüzmen, dün düzenlediği basın toplantısında o dönemde yaptıklarını şöyle savundu:
BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ: Irak’ta yaptıklarımız, devlette çalıştığım süre içerisinde yapmaktan onur duyduğum en şerefli projelerden biridir. Çocuklarımıza, gelecek nesillere bırakacağımız bir başarı öyküsüdür.
DAHA ÖNCE YAPSAYDIK: Bu projeyi 1991’de ilk Körfez krizi sonunda başlatabilseydik, bugün bölgede kişi başı gelir en az 10 bin dolar olurdu. Terörün en önemli nedenleri arasında sayılan yoksulluk sorunu tamamen ortadan kalkmış olacaktı.
AMBARGO UYGULANDI: Körfez savaşı öncesinde Irak, yıllık 5,5 milyar dolarlık ticaretle ekonomik ilişkilerin en yoğun olduğu ilk üç ülke arasındaydı. 6 Ağustos 1990 tarihinde bir gecede durdu. Ambargo kararları Irak’la birlikte Türkiye’ye de uygulandı. Bu gerçek uzun yıllar fark dahi edilemedi ve doğru yönde hareket etmekte geç kalındı. Türkiye’nin boşluğunu başka ülkeler doldurdu.
SIFIRDAN 5.6 MİLYAR DOLARA: Uluslararası finans kuruluşlarından birkaç milyar dolar için büyük çaba gösterildiği ve 2000-2002 kriz döneminde sıfır düzeyine gerilemiş olan Irak’la ticaretimiz, bu çalışmalarla 5,6 milyar dolara çıkarıldı. Geçen yıl Irak ile ticarette elde edilen yaklaşık 6,5 milyar dolarlık gelirin altyapısı o dönem bu çalışmalarla hazırlandı.
DAYANAKTAN YOKSUN: Irak ile gerçekleştirilen ham petrol ticaretinde DTM bürokratlarınca bazı özel firmalara izin verilerek devletin zarara uğratıldığı iddiası, dayanaktan yoksundur. Petrol ithalatı için başvuruda bulunan ve sınır ticaretinin düzenlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı’ndaki şartları yerine getiren firmalara izin verilmiştir.
36 BÜROKRAT KATILDI: Petrol karşılığı Türk malları ihracatına ilişkin görüşmelere 36 bürokrat katıldı. Petrol ticaretinin devlet kuruluşları yerine özel sektöre yaptırıldığı ve bu nedenle devletin zarara uğratıldığı yönündeki iddiaları tartışmayı bile lüzumsuz görüyorum. Devlet çok büyük yarar sağlamıştır, aksini hiçbir uzman iddia edemez.
BEDEL ÖDEMEYE HAZIRIZ: Sonuç olarak, Irak ile yaptığımız bütün işler hukuk kurallarına titizlikle uyularak gerçekleştirilmiştir. Alınan tüm karar ve uygulamaların belgeleri devletin arşivlerinde mevcuttur. İşlemlerin her aşamasında doğrudan Başbakanlık ve ilgili birimler bilgilendirilmiştir. Eğer bölge ekonomisini yeniden canlandırarak ülkemize milyarlarca dolar kazandırmanın bir bedeli olacaksa, bu bedeli severek ödemeye hazırız. ANKARA
İstifaya zorlamak böyle olmaz
DEVLET Bakanı Kürşad Tüzmen sorular üzerine Başbakan Tayyip Erdoğan ile bu konuda özel bir görüşmesinin olmadığını belirtirken ’İstifaya mı zorlanıyorsunuz" sorusuna "Hayır hiç zannetmiyorum. O, bu şekilde olacak bir şey değil. Onu açık açık herkes konuşur. Ama bu şekilde hareketlerle olmaz o" karşılığını verdi. Siyaseti öğrenmeye başladığını ama katedeceği daha çok yol olduğunu anladığını söyleyen Tüzmen, "Bunlar olağan karşılanması gereken, daha sonrasına da hazırlıklı olunması gereken şeyler" dedi.
Kemeraltı vuruşlar sürüyor
DEVLET Bakanı Kürşad Tüzmen, devlet yönetiminde denetleme, soruşturma olacağını ve bunların gayet doğal olduğunu belirterek, "Müfettişlerin yapılan işleri soruşturmaları kadar doğal bir şey olamaz. Ben ve arkadaşlarım yapılan soruşturmalarla ilgili hesap vermeye her zaman hazırız. Ben kemeraltına vuruşların olduğunu söyledim. Kemeraltı vuruşlar halen de devam ediyor. Aslında bizim bunları tartışmamıza gerek yok. Herşey Türk milletinin gözü önünde cereyan ediyor, bırakalım değerlendirmeyi zaman içerisinde onlar yapsın" diye konuştu.
BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ: Irak’ta yaptıklarımız, devlette çalıştığım süre içerisinde yapmaktan onur duyduğum en şerefli projelerden biridir. Çocuklarımıza, gelecek nesillere bırakacağımız bir başarı öyküsüdür.
DAHA ÖNCE YAPSAYDIK: Bu projeyi 1991’de ilk Körfez krizi sonunda başlatabilseydik, bugün bölgede kişi başı gelir en az 10 bin dolar olurdu. Terörün en önemli nedenleri arasında sayılan yoksulluk sorunu tamamen ortadan kalkmış olacaktı.
AMBARGO UYGULANDI: Körfez savaşı öncesinde Irak, yıllık 5,5 milyar dolarlık ticaretle ekonomik ilişkilerin en yoğun olduğu ilk üç ülke arasındaydı. 6 Ağustos 1990 tarihinde bir gecede durdu. Ambargo kararları Irak’la birlikte Türkiye’ye de uygulandı. Bu gerçek uzun yıllar fark dahi edilemedi ve doğru yönde hareket etmekte geç kalındı. Türkiye’nin boşluğunu başka ülkeler doldurdu.
SIFIRDAN 5.6 MİLYAR DOLARA: Uluslararası finans kuruluşlarından birkaç milyar dolar için büyük çaba gösterildiği ve 2000-2002 kriz döneminde sıfır düzeyine gerilemiş olan Irak’la ticaretimiz, bu çalışmalarla 5,6 milyar dolara çıkarıldı. Geçen yıl Irak ile ticarette elde edilen yaklaşık 6,5 milyar dolarlık gelirin altyapısı o dönem bu çalışmalarla hazırlandı.
DAYANAKTAN YOKSUN: Irak ile gerçekleştirilen ham petrol ticaretinde DTM bürokratlarınca bazı özel firmalara izin verilerek devletin zarara uğratıldığı iddiası, dayanaktan yoksundur. Petrol ithalatı için başvuruda bulunan ve sınır ticaretinin düzenlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı’ndaki şartları yerine getiren firmalara izin verilmiştir.
36 BÜROKRAT KATILDI: Petrol karşılığı Türk malları ihracatına ilişkin görüşmelere 36 bürokrat katıldı. Petrol ticaretinin devlet kuruluşları yerine özel sektöre yaptırıldığı ve bu nedenle devletin zarara uğratıldığı yönündeki iddiaları tartışmayı bile lüzumsuz görüyorum. Devlet çok büyük yarar sağlamıştır, aksini hiçbir uzman iddia edemez.
BEDEL ÖDEMEYE HAZIRIZ: Sonuç olarak, Irak ile yaptığımız bütün işler hukuk kurallarına titizlikle uyularak gerçekleştirilmiştir. Alınan tüm karar ve uygulamaların belgeleri devletin arşivlerinde mevcuttur. İşlemlerin her aşamasında doğrudan Başbakanlık ve ilgili birimler bilgilendirilmiştir. Eğer bölge ekonomisini yeniden canlandırarak ülkemize milyarlarca dolar kazandırmanın bir bedeli olacaksa, bu bedeli severek ödemeye hazırız. ANKARA
İstifaya zorlamak böyle olmaz
DEVLET Bakanı Kürşad Tüzmen sorular üzerine Başbakan Tayyip Erdoğan ile bu konuda özel bir görüşmesinin olmadığını belirtirken ’İstifaya mı zorlanıyorsunuz" sorusuna "Hayır hiç zannetmiyorum. O, bu şekilde olacak bir şey değil. Onu açık açık herkes konuşur. Ama bu şekilde hareketlerle olmaz o" karşılığını verdi. Siyaseti öğrenmeye başladığını ama katedeceği daha çok yol olduğunu anladığını söyleyen Tüzmen, "Bunlar olağan karşılanması gereken, daha sonrasına da hazırlıklı olunması gereken şeyler" dedi.
Kemeraltı vuruşlar sürüyor
DEVLET Bakanı Kürşad Tüzmen, devlet yönetiminde denetleme, soruşturma olacağını ve bunların gayet doğal olduğunu belirterek, "Müfettişlerin yapılan işleri soruşturmaları kadar doğal bir şey olamaz. Ben ve arkadaşlarım yapılan soruşturmalarla ilgili hesap vermeye her zaman hazırız. Ben kemeraltına vuruşların olduğunu söyledim. Kemeraltı vuruşlar halen de devam ediyor. Aslında bizim bunları tartışmamıza gerek yok. Herşey Türk milletinin gözü önünde cereyan ediyor, bırakalım değerlendirmeyi zaman içerisinde onlar yapsın" diye konuştu.