Cezaevinde haftada 300 liralık harcama sınırı doğru yöntem

Kapıdaki görevliler bir yandan Köyceğiz mandalinası ikram ederken, diğer taraftan Ergenekon Davası’ndan 10 yıl 6 ay ceza verilen, Yargıtay süreci için karar yazımını bekleyen Yurt Gazetesi Kurucu Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ı ziyaret izinlerimizi doğruladı.
5-10 dakika içinde cezaevinin açık görüş bölümüne geçtik. Merdan Yanardağ, uzun koridorun ucunda göründü. İdris Akyüz, Yanardağ’ı görür görmez kilo verdiğini farketti:
- Zayıflamışsın. Sağlığın nasıl?
- Mümkün olduğunca spor yapmaya çalışıyorum. 6-7 kilo verdim.
Soruları sıraladık, o yanıtladı:
- Cezaevi koşulları nasıl? Sıkıntın var mı?
- En büyük sıkıntım cezaevinde olmam. Burası E Tipi Cezaevi. F Tipi’ne göre koşulları nispeten daha iyi. Yöneticiler ve ceza infaz memurları çok iyi davranıyorlar. Onlardan yana bir sıkıntım yok.
- Kaldığın koğuş nasıl?
- 4 kişilik koğuşta tek kalıyorum. Tek kalmaktan yana şikayetim yok. “Terör örgütü mensubu” saydıkları için benim güvenliğim gerekçesiyle de tek kalmamı uygun görüyorlar.
- Havalandırmaya çıkış konusunda bir sorun var mı?
- Gün boyu rahatlıkla havalandırmaya çıkabiliyorum.
- Maddi sıkıntın var mı?
- Cezaevinde para kullanılmıyor. Kantinde haftalık en fazla 300 liralık harcama sınırı var. Gönderilen para o hesaba geçiyor. Hırsızlık, kumar gibi işlere karşı bu yöntem uygulanıyor. Doğru buluyorum.
İçtiğimiz çayları işaret etti:
- Üzerimde para yok. O nedenle çay parasını maalesef siz ödeyeceksiniz.
- Televizyon izleyebiliyor musun?
- Cezaevi sanıyorum Digiturk ve D-Smart’a abone. Şifreli maç yayınları dahil televizyon izlemek mümkün. Ancak, Halk TV, Ulusal Kanal, Sokak TV izlenemiyor.
Yurt Gazetesi’ne haftada bir yazmaya başladığını vurgulayıp ekledi:
- Yazıları elle yazıyorum. Keşke laptop’u daktilo gibi kullanmaya izin verseler.
Recep Yaşar ve Gülseren Güver Ergezer, diğer cezaevlerindeki meslektaşlarımıza ziyaretlerinden bilgi aktardı:
- Bildiğimiz kadarıyla Silivri’de bilgisayar kullanımına izin var.
Yanardağ, 5 yıl tutuksuz yargılandı. Bu dönemin büyük bölümünde yurtdışına çıkış yasağı yoktu. Almanya’da verdiği iki konferans sonrası yurtdışına çıkış yasağı kondu. Tutuklanma süreci de arkadan geldi.
Ergenekon Davası’na dahil edilip 10 yıl 6 ay ceza almayı kabullenemediğini belirtip örnek verdi:
- Delil diye dosyaya konulan belgelerin tutarlılığı yok. Vatansever Kuvvetler Güçbirliği toplantısına katıldığımı gösterdiği iddia edilen bir CD var. Görüntüdeki kişi ben değilim. Mahkeme bu CD’nin duruşmada izlenmesi talebimi dikkate almadı.
Merdan Yanardağ’ı ziyaret ettiğimiz gün akşam saatlerinde Mustafa Balbay, Anayasa Mahkemesi kararı çerçevesinde tahliye edildi... Bu tahliye, Yanardağ ve benzeri durumdaki tutuklular için umut olabilir mi?

Çupra bile çıktı

MERDAN Yanardağ’a Muğla E Tipi Ceaevi’ndeki yemekleri sorduk:
- Yemekleri yiyemeyeceğimi düşünüyordum ama öyle olmadı. Genelde çıkan yemekleri yiyorum.
Kendisini şaşırtan mönüyü aktardı:
- Geçen gün balık vardı. Birer çupra yedik.

PTT’nin mektup işi iyice çökmüş

MERDAN Yanardağ, PTT’nin mektup konusundaki yetersizliğinden yakındı:
- Aileme bir mektup yazdım. Ulaşması 3 hafta sürdü. Mektup ulaşmadan onlar görüşmeye geldi.
Gecikmede Muğla Cezaevi yönetiminin kusuru olmadığının altını çizdi:
- Durumu cezaevi yönetimine aktardım. Onlar mektubu zamanında vermişlerdi. Gecikme PTT’den kaynaklanmıştı.
- Çözümü nasıl buldun?
- Artık APS (acele posta servisi) gönderiyorum. O seçenekle mektup daha hızlı ulaşıyor.

Muğla kucak açtı

MERDAN Yanardağ’a İstanbul’a nakil isteyip istemediğini sorduk:
- Böyle bir talebim olmadı. Başta Baro olmak üzere Muğlalı bana sahip çıktı. Ceza İnfaz Memuru arkadaşları sokakta çevirip bana selam gönderenler oluyor.