Çarşamba'yı okurlar aldı

Güncelleme Tarihi:

Çarşambayı okurlar aldı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 12, 2001 00:00

AĞZINI KAPATLütfen köşenizdeki resimde ağzınızı kapatın. Bana hep başka şeyleri düşündürüyorsunuz. (Kudret A.)- Ne sizinle ne de bedeninizle ilgileniyorum. Ama kocam bana yollanan e-mail'lerle ilgileniyor, haberiniz olsun!GRUP KURALIMHadi size yahoogroups'da sizin okurlarınızın ve hayranlarınızın üye olduğu bir mail list kuralım. Gayet basit. Okurlarla olan diyaloğunuz daha da gelişir. Ne dersiniz? (Altay S.)- Teşekkür eder, ben almayayım derim. Altından kalkamam. Gecenin bir saati oldu, yollanan bütün mail'leri tek tek okudum, hatta bazılarına kişisel cevaplar yazdım. Suçluluk duygumu hafifletmek için. Ama başka iletişim ağları beni aşar!ÇÖZÜM ÖNERİSİTürkçeyi iyi kullanan biriyim. Size gelen e-postaları, faksları ve mektupları, sizin deyiminizle tarar, keser, biçer, aktarır, düzeltir, imlasına bakar, redaksiyonunu yaparım. Ben ciddiyim. (Ayfer D.)- İyi ama ben size para veremem ki. Siz bir daha düşünün.SÜTÇÜ MEVZUUTempo'nun Türkiye 2020 ekindeki yazını keyifle okudum. Aynı ekin 24. sayfasında da benim yazım var. Tam 52 yaşındayım ve sütçü dışında herkesin iltifatlarını alıyorum! Bu nedenle sakın moralini bozma. (Prof. Dr. Sevil Atasoy)- Heeeey. Hep sizinle tanışmak istemiştim. Bir şey itiraf edeyim mi? Gazetelerde çıkan haberlerinize bakıp şöyle düşünürdüm: Bu kadar sıkı şeyler anlatıp, bu kadar güzel bacaklara sahip olmak şahane olsa gerek! Adli Tıp Enstitüsü'nde sizi ziyaret etmek isterim. Bu arada moral verdiniz, teşekkürler.ASİSTAN TUTHayata asılanlar projenizi okuyunca çok heyecanlanmış ve umutlanmıştım. Ben de hayata asılıyorum ya, başka insanlar ne yapıyor diye merak etmiştim. Hala ediyorum, ama siz başka hikayelere daldınız. Üstelik gelen mail'lerle başa çıkamadığınızı söylüyorsunuz. Size akıl veriyormuş gibi olmak istemem ama bir asistan filan tutamaz mısınız? (Duygu)- Bilmiyorum. Ben hep tek tabanca çalıştım, bir başkasının hayatını karartırım diye korkuyorum.DEPREM OLACAKNasılsın? Sana daha önce söylemiş miydim bilmiyorum ama çok yakında Rusya, Yunanistan ve Suriye ile savaşa gireceğiz. İstanbul'da da büyük bir deprem var. Beni gaipten haber veren bir medyum sanma. Sadece bunlar olacak, tedbirini al. (Fultemas)- İyi de ne yapmamı öneriyorsun Fultemas! Yoksa insanları tedirgin etmekten zevk mi alıyorsun? İsmin, depremden daha tedirgin edici, bilesin!PAPAZINIZ OLURUMYanıt beklemiyorum, merak etmeyin, sadece yazılarınızı ve röportajlarınızı zevkle okuduğumu söylemek istiyorum. Bu bir teşekkür mail'i yani. Bu arada unutmadan, günah çıkarmak isterseniz, sizin için seve seve papaz olurum! (M.)- Ben size teşekkür ederim. Yani yazıları, röportajları beğendiğinizi söylediğiniz için. Ama bazen şişiyorlar. Hepsi içime sinmiyor, ama uğraşıyorum. Bak gördünüz mü şimdiden papaz oldunuz. Günah çıkarmaya başladım bile...DUYGU TETİKÇİSİİtiraf ettin ama pek de iyi etmedin galiba. Öyle sanıyorum ki, bir çok okurun, yolladıkları mail'leri yayınlama ihtimalini değil, senin o yazıları okuma ihtimalini seviyordu. Ama seni anlıyorum tatlı kadın. Uzaklara bir yere taş atıyorsun, o taşın peşinden binlerce insanı koşturuyorsun ama onlar taşla birlikte geri döndüklerinde, seni bıraktıkları yerde bulamıyorlar. Bundan pişmanlık duyma. Seni okuyan binlerce insanın içinde fırtınalar estiriyor, fikir çatışmaları yaratıyor ve onları kağıda döküyorsun. Mesele de bu zaten. Sen duyguları tetikliyorsun. Bundan iyi gazetecilik olur mu? Yıllarca ve şu anda bir meslektaşın olarak ben de kendi bildiklerimi, kendi doğrularımı millete okutmaktan, ama onlar ne düşünüyorlar, bunu bilmeden, yazıp çizmekten usandım. Gönlünü ferah tut. (Suat P.)- Bir meslektaşımdan böyle bir yorum duymak inanılmaz mutlu etti beni. Gerçi çok fazla övmüşsünüz beni. Bir iki tane hakaret koymam gerekir şimdi. Teşekkür ediyorum.DİKKAT ETBirileri sizin gazeteci olarak yaşadığınız aşkları bütün detayı ile yayınlamak üzere. Yakında. Dikkat edin yani. Sonuçları merakla bekliyoruz. Bu arada değersiz bir kişiliksiniz. (Mithat)- Size de teşekkür ederim. Aşklarımı bir kitapta toplama fikri hoşuma gitti. Ben yapamıyorum, vaktim yok, başkaları yapsın. Değerli kişiliklerle birlikte size sevgili günler.VAZGEÇ GÜZELİMVazgeç güzelim. Bu yazı sevdasından vazgeç. İlle de devam edeceğim diyorsan, köşende kitaplardan bahset. Okuyorsan tabii... (Bülent D.)- Evet, en son Oğlak Yayınları'ndan çıkan Zagor'u okudum. Size de tavsiye ederim. Baskısı çok iyi, küçükken okurken parmaklarımız boyanırdı, şimdi öyle olmuyor. Üstelik Zagor'dan ukala olmamanın yolları da öğreniliyor.AVRUPA BASKISIYazılarını özlüyoruz. Neden Avrupa baskısında az yazıyorsun? (Tarık N.)- Ben bilmiyorum ki Avrupa baskısında yazım çıkıyor mu ya da hangi aralıklarla çıkıyor? O başkalarının işi. Ayrıca TC'ye yeteri kadar zarar verdiğimi düşünüyorum. Sizce gerekli mi?DEPRESYONDASINIZSizin depresyona girmeye başladığınızı yaklaşık iki üç sene önce farketmiştim. O zaman ben de Hürriyet'e çalışıyordum. Sizinle zaman zaman karşılaşıyorduk. Gözlerinizden ve hareketlerinizden depresyonun tüm emareleri görülüyordu. Bunun anlıyordum çünkü ben de o sırada yaklaşık 8 ay süren çok yoğun bir depresyonun tam ortasındaydım. Buna panik atak da eşlik ediyordu. İkisi gerçekten mükemmel bir ilişki oluşturuyor. Neyse, yaşadıklarımı sizinle paylaşmak isterim. (Burak T.)- Tamam. Ama nerede buluşacağız? Belli ki bu bina size de bana da iyi gelmiyor! Depresyonumuzun sebebi bu olmasın. İşi sulandırmaktan vazgeçiyorum, panik atak öyküleri ilgimi çekiyor. Pek çok okur, panik atak tecrübelerini paylaşıyor, belki bir dosya hazırlarız. Ne dersiniz?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!