Çağlar, imza atmayı ustalığına yediremedi

Bir gün şans yaver gitmiş, zarlar uygun gelmiş, Zafer Kurşun, Çağlar’ı da 6-0 yenmeyi başarmış. Kuralı hatırlatmış:

Abi 100 doların üzerine "Zafer ustama saygılar, Cavit Çağlar" yazıp, imzalayıp bana vereceksin.

Cavit Çağlar, itiraz etmiş:

- Tamam 100 doları vereyim, üzerine de "Zafer Kurşun’a sevgiler" yazayım.

Kurşun, doğal olarak kabul etmemiş, iş sürüncemede kalmış... Şimdi her karşılaşmada Çağlar’a kuralı hatırlatıyormuş...

Tavlada 6-0 yenildi 100 dolara ’Ustama saygıyla’ diye yazdı

ATASAY Kuyumculuk’un patronu Cihan Kamer, bir süre önce Orjin Group ve İstinye Park’ın ortaklarından Zafer Kurşun’la tavla oynadı. İlk oyunda yenilen taraf Kurşun oldu.

Daha sonraki bir oyunda Cihan Kamer yine Kurşun’a karşı üstün geldi. İki farklı partide Kurşun’u yenen Kamer, durumu ortak dostlarına anlatmaya başladı. Kurşun’un telefonları susmak bilmedi.

Bu durum Zafer Kurşun’a dokundu, bir gün Kamer’i yine tavla oynamaya davet etti. İyice hırslanan Kurşun, Kamer’i yenmeye kararlıydı.

Kurşun’un İstinye Park’taki ofisinde iki rakip yeniden kapıştı. İlk oyunda galibiyeti Kurşun göğüsledi. "Haydi bir parti daha" deyip, yeniden zar sallamaya başladılar.

Kurşun, son partide amacına ulaştı. Cihan Kamer’i 6-0 yenmeyi başardı, hemen kuralı anımsattı:

100 doları imzalayıp, masaya koy.

- Ne 100 doları abi?

Seni 6-0 yendim, 100 dolarını alırım.

- Ama biz parasına oynamamıştık...

Haklısın, biz kumar oynamıyoruz zaten...

- Eeeee... 100 dolar da neyin nesi?

Çıkar 100 doları, anlatayım.

Kamer, cebinden 100 dolar çıkardı, Kurşun tarif etti:

Şimdi bu doların üzerine "Zafer Ustama saygılarımla, Cihan Kamer" diye yaz, bugünün tarihini koy ve imzanı at.

- Olmaz abi...

6-0 yenilen bunu yapar. Hiç su koyverme...

Kamer, daha fazla direnemedi, isteneni yaptı, Kurşun 100 doları alıp cüzdanına özenle yerleştirdi.

Önceki hafta Orjin Group’un Ciner Grubu’ndan kiraladığı uçakla İstinye Park’ın da ödül aldığı ICSC Kongresi’ni izlemeye Barcelona’ya giderken Vatan Gazetesi Ekonomi Müdürü Ercan İnan, "Uçakta tavla var mı?" diye sorunca Zafer Kurşun’dan iş dünyasındaki "tavla kapışmaları"nı dinledik.

Hostes çuhayı masaya yayıp, tavlayı getirdi, Ercan İnan’la Kurşun, karşılıklı zar salladı. Kurşun, bu arada Cihan Kamer’in imzaladığı 100 dolardan söz edince, fırsatı kaçırmadık.

Biz ısrar edince Kurşun, "Zafer ustama saygılarımla, Cihan Kamer" yazılı 100 doları cüzdanından çıkarıp, tavlanın üzerine koydu. Hemen fotoğrafını çektik.

Barcelona yolundaki sohbetten, "Ustama saygılarımla" yazan 100 dolarlar için, imzalayan işadamına göre, 1000-3 bin dolar arasında değişen "koleksiyon alımları" yapıldığını da öğrendik.

Sokaktaki vatandaşın maçında genelde yenen, tavlayı yenilenin koltuğunun altına sıkıştırıp, "Öğren de gel" diyor...

İş dünyasında "hezimet"in belgesi, "ustama saygılar" yazılı 100 dolar oluyor...

Ben çocuğumu tezgáhtar olsun diye mi okutacağım

ICSC’in Barcelona’daki kongresinde, Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Derneği (AMPD) Genel Sekreteri Sabahnur Erdemli ve YKM Yönetim Kurulu Üyesi Nuşin Oral’la (AMPD’nin eski Başkanı) sohbet ettik.

Sabahnur Erdemli, Milli Eğitim Bakanlığı’nın kapıyı açmasıyla devreye giren "perakendeci eğitimi"ni anlattı:

Türkiye’de 152 ticaret lisesinde müfredata ’perakende dersleri’ de eklendi.

- Bu derslere ilgi nasıl?

3 yıl önce, ilk pilot uygulamalar sırasında aileler perakende derslerine karşı çıktı. Kimi ailelerden, ’Ne yani, çocuğumuzu tezgáhtar olsun diye mi okutacağız’ tepkisi de geldi.

- Sonra nasıl ikna ettiniz?

Perakende sektörünün büyüklüğünü, önemini, satış elemanlarının rolünü anlattık.

Perakende sektörünün temsilcileriyle sıkça karşılaşıyor, konuşuyorum. Hemen hepsinden, "Yetişmiş eleman eksik, yetişen de sıkça transfer oluyor" yakınması duyuyorum...

Demek ki, çoğumuzun "tezgáhtar" diye basit gördüğümüz, ciddiye almadığımız iş kolunun önemli istihdam kapısı olduğunu gözardı etmemek gerekiyor...

Hele de yüz binler, milyonlar işsizlikten kıvranırken...