Çağdaş Bolgheri klasikleri

Günümüzde dahi pek tanınmayan Bolgheri, yarım asırlık tarihiyle İtalya’nın en önemli şarap bölgelerinden, meşhur Super-Toskana şaraplarının merkezi. Bolgheri’nin en ilginç şarapları ise tek bir üzümü yüzde yüz saf haliyle yorumlayanlar.

İtalya’nın en meşhur şarap bölgeleri hep köklü bir tarihe sahiptir. Bilhassa Toskana’da yüz yılı aşkın tarihi olmayan şaraplara pek rastlanmaz. Chianti, Brunello, Montepulciano gibi isimler Ortaçağ’dan bu yana nice şişeleri süslemiş, soylu sofraların vazgeçilmez markaları haline gelmişlerdir. Yarım asırlık tarihiyle günümüzde dahi pek tanınmayan Bolgheri ise meşhur Super-Toskana şaraplarının merkezi.
Tiren Denizi kıyısındaki Bolgheri sahili daha 40 sene öncesine kadar sıtma yuvası bir bataklıktan ibaretmiş. Tek tük bağlardan denize yakınlığın getirdiği hafif tuzlumsu tatta alelade sofra şarapları yapılırmış. Denize ve kasabaya 400 metreden bakan görkemli San Guido malikanesi 1930 yılında evlilikle Marki Mario İncisa della Rochetta’ya geçince bölgenin kaderi değişmiş.

Varlıklı ailenin genç veliahtının başlıca tutkusu safkan yarış atlarıymış. Savaş bulutları dağılır dağılmaz Incisa della Rochetta çifti 3 bin hektarlık bu çiftlikte muazzam bir hara kurmuşlar ve dünya çapında nam salan atlar yetiştirmeye başlamışlar. Marki’nin büyük tutkusu tatmin olunca küçük tutkusu şarap ön plana çıkmış. Nesillerdir en iyi Bordeaux kırmızıları dışında şarap tanımayan ailesinin izinden ilk bağları kurmuş.

ILIMAN KIYININ CEVHERİ

Sassicaia adını verdiği şarap ilk yıllarda eş dost çevresi düşünülerek yapılıyormuş. Şarabın başarısı 1965’te bağların genişletilmesiyle sonuçlanmış. Piyasaya 1968 rekoltesi kuzenleri Antinori ailesinin pazarlama desteğiyle sürülen bu yüzde 85 Cabernet Sauvignon ve yüzde 15 Cabernet Franc harmanı kısa sürede Lafite, Haut-Brion gibi birinci sınıf Bordeaux şaraplarıyla birlikte anılmaya başlanmış.
Sassicaia’nın 1985 rekoltesi, Robert Parker tarafından 100 mükemmel puana layık görülen 20. yüzyıldan tek İtalyan şarabı. Bu efsane ismin İtalyan şarapçılığına en büyük katkısı ise erken olgunlaşan Bordeaux üzümlerinin son derece mutlu yetiştiği bu ılıman kıyıdaki cevheri ortaya çıkarması. Sassicaia’nın izinden gidenler Bolgheri’yi kısa dönemde Fransa dışındaki en önemli Bordeaux üzümleri cenneti haline getirdi.

İtalyan DOC apelasyon kanunlarının yaptırım gücü oldukça etkin. Bolgheri gibi çiçeği burnunda bir şarap bölgesinin Fransız üzümleri kullanarak isim hakkı alması imkansıza yakın olduğundan ilk yıllarda Sassicaia “sofra şarabı” gibi vasıfsız bir kategoriyle etiketlendi. Kural tanımayan benzeri Super-Toskana şarapları zamanla kendilerini kanıtladı ve 1992 yılında lanse edilen özel bir IGT sınıflandırmasına alındılar.

HER “AİA” GERÇEK DEĞİL

Açılımı “coğrafi kimlik taşıyan” anlamına gelen Indicazione Geografica Tipica kategorisi klasik bölgelerde kuralları yıkarak olağanüstü şaraplar yapanların imdadına yetişti. Sadece iki yıl sonra da Bolgheri kırmızıları DOC statüsüne kavuştu, üstelik Sassicaia İtalyan tarihinde ilk ve son kez kendi DOC hakkı verilen tek şaraphane olarak tarihe geçti. Böylece Bolgheri tutucu Piemonte’de Angelo Gaja’nın ömrü boyu başaramadığını elde etmiş oldu.

Belki de bölgeye 1996 yılında satın aldığı Ca’Marcanda ile giren Gaja gibi ünlüleri çeken bu özgür ruhun ta kendisi. Ludovico Antinori de ilk rekoltesi 1985 olan Ornellaia’sı ile kuzeninin şarabı Sassicaia’nın tahtına göz dikenlerden. Defalarca el değiştirdikten sonra Frescobaldi ailesinin sahiplendiği Ornellaia yumuşak tarzıyla sert Sassicaia’nın bir hayli zıttı. Sassicaia bir Médoc ciddiyetinde, Ornellaia ise adeta modern bir Saint-Émilion.

Bolgheri’nin en ilginç şarapları ise tek bir üzümü yüzde yüz saf haliyle yorumlayanlar. Ornellaia’nın İtalyan Petrus’u olarak tanınan Masseto’su dünyanın en meşhur Merlot şaraplarından. En yakın rakibi Le Macchiole’nin Messorio’su da yine olağanüstü bir Merlot. Le Macchiole’den Paleo ise Cheval Blanc ayarında eşi bulunmaz bir Cabernet Franc, saf Syrah olan Scrio da tek üzümle sivrilen Bolgheri yıldızları arasında.

Super-Toskana ekolü özellikle Chianti ve Brunello gibi gelenekçi ve sıkı kanunlarla baskı altında tutulan bölgelerde ardı arkası kesilmeden çıkarılan harmanlarla sıkça suiistimal edilen bir kategori. Sonu “aia” ile biten yüzlerce kof IGT şarabı var. Sassicaia ve Ornellaia gibi anıtsal yücelikte Bolgheri kırmızıları ise bambaşka bir ligde oynayan, İtalya’yı dünya şarapçılığı nezdinde zirveye taşıyan çağdaş klasikler.
Yazarın Tüm Yazıları