Bütçe rakamlarına güvensizlik

MALİYE Bakanı Kemal Unakıtan, Çarşamba günü 2005 yılı bütçe gerçekleşmelerini açıklayacak.

Piyasadaki beklenti o ki; 2005 yılı belirlenen hedeflere ulaşılan, hatta daha iyi performans sağlanan bir yıl olacak. Yani Maliye Bakanı Unakıtan, yarın düzenleyeceği basın toplantısında başarılı bütçe rakamlarıyla, hakkındaki diğer haberleri unutturmaya çalışacak.

İyi de açıklanacak bütçe rakamlarına ne kadar güveneceğiz?

Maalesef mali disiplindeki başarıya rağmen, bütçe rakamları hakkında ciddi endişeler belirmeye başladı. Artık piyasalar da rakamlara biraz kuşkuyla bakmaya başladılar.

Dünkü Referans Gazetesi’ndeki köşesinde Baturalp Candemir, bütçedeki rakamları genel olarak değerlendirirken, haklı olarak, "bütçe rakamlarında şeffaflığın sorgulanması ve kredibilite, bütçede hedefin biraz altında kalmak ya da üstüne çıkmaktan daha önemli" diyor. Finans kesiminin hem kamu hem özel yanını çok iyi bilen ve yabancıların tavrı konusundaki uzmanlardan biri olan Candemir, bütçe dışına çıkarılan kalemlerin şeffaflığa verdiği zarara değiniyor. Bunun ardından da eski-yeni format karışıklığına değinerek, "verilerin birbirleriyle karşılaştırılabilir şekilde yayınlanmaması, şeffaflık prensibine zarar verecek, rakamlara değil spekülasyonlara dayalı yorum yapılmasına yol açacaktır" diyor.

Biz Maliye yönetiminin şeffaflık konusundaki tavrını çok özensiz buluyoruz. Maalesef bu konuda uyarılar üzerine bir-kaç adım atıldı ama ilke ve anlayış olarak şeffaflığın öneminin kavrandığını söyleyemiyoruz. Bu aynı zamanda geçmişte alınan karanlar doğrultusunda detaylı açıklanması gereken mali tabloların aslında içe sindirilemediğinin de bir kanıtı.

Şimdi işler iyi gidiyor diye, mali piyasalarda şeffaflık konusunda gerekli özen gösterilmiyor, ekonomi yönetimi üzerinde gerekli baskı hissettirilmiyor. Ancak işlerin hep böyle yolunda gitmeyeceği, gelinecek kritik noktalarda şeffaflığın ve rakamlara güvenin ne kadar önemli olacağı, şimdiden oluşan ama fazla takılmayan güvensizliğin öyle bir dönemde ne kadar büyük sıkıntılara neden olacağı görülemiyor.

BİRİKEN YÜKLER

Şimdi gelelim Maliye’nin açıklayacağı bütçe rakamlarına...

Herşeyden önce şunu söyleyelim ki; bütçe rakamları gerçek durumu yansıtmayacak. En azından 3,5 katrilyonluk sağlık harcaması için yapılan tartışmalar ortada. Bu harcamalar aslında gerçekleşmiş harcamalar ve bu rakam 2005 bütçesi içinde gözükmüyor. Bunun yanısıra eczacılara olan borçlar da cabası. Yani en azından 4 katrilyon liralık sağlık harcaması yarın açıklanacak 2005 bütçe dengesi içinde yer almayacak. Bu rakamın bir sonraki yıl, yani 2006 bütçesine yazılması gerekiyordu Maliye onu da yapmadı, bakalım şimdi ne olacak.

Sadece sağlık harcamalarıyla da sınırlı değil. AKP Hükümetinin biraz da, müteahhitleri ödenek olmamasına rağmen sıkıştırarak yaptırdığı Karadeniz otoyolu ve diğer duble yol yapımlarından ötürü müteahhitlere birikmiş borcunun 2 katrilyonun liranın üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Yani bir bu kadar harcama da aslında fiili olarak gerçekleşti ama bu harcamalar açıklanacak rakamlar içinde bulunmuyor.

Yanısıra 2006 yılı bütçesinde yeralmayan, belki sağlık kalemleri kadar yeralması şartı da bulunmayan, Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO)’ne verilmiş Hazine kredisi var. Devlet Bakanı Ali Babacan bile bu kredinin sonunda görev zararı olarak Hazine’ye geleceğini açıkca söyledi. Yani AKP Hükümeti Hazine’den 2005 yılında bu kadar destekleme alım harcaması yaptı ama bu rakamlar Hazine’nin bu harcaması, 2005 yılı rakamları içinde yeralmadı.

Bütün bunlar bütçeyi olduğundan daha güzel, faiz dışı fazlayı daha yüksek gösteriyor, tabi ki.

Bunun yanısıra biriken görev zararlarını, KİT ve belediyelerin birikmiş borçlarını eklerseniz, kamunun borcu neredeyse, temizlendiği 2001 yılındaki rakamlara yaklaşıyor.

Yani bütçe dışında gösterilmeyen yükler yeniden büyümeye başladı.

Görülmeyince de sanki her şey güllük gülistanlık gibi gözüküyor.

Bu yüklerin başımıza yakın geçmişte ne iş açtığını, çabuk unuttuk...
Yazarın Tüm Yazıları