Bulgaristan'ı karıştıran Türk: Naci Şensoy!

Güncelleme Tarihi:

Bulgaristanı karıştıran Türk: Naci Şensoy
Oluşturulma Tarihi: Aralık 30, 2015 12:44

Yurt dışındaki başarılarıyla Türkiye'nin gurur kaynağı olan teknik direktör Naci Şensoy, 13 maçta kazanamayan Bulgaristan'ın Pirin takımıyla 7 maçta 3 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 yenilgi aldı. Bulgaristan Futbol Federasyonu, doping testi için Sofya'dan özel ekip gönderdi.

Haberin Devamı

Avrupa ve Asya’daki başarılarıyla Türk futbolunun gurur kaynağı olan sayılı teknik adamlardan Naci Şensoy, şimdilerde Bulgaristan’da Pirin ekibinin hocası... Prizren doğumlu Şensoy ile yaptıkları, planları ve Türk futbolu üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Yakın dönemde yolu Türkiye’ye de düştü Şensoy’un...

Gençlerbirliği’nde başarılı teknik direktör İrfan Buz’un yardımcılığında bulunduktan sonra, Buz görevden ayrılmış yerine sırasıyla Mesut Bakkal, Mustafa Kaplan ve Stuart Baxter gelmişti. Son olarak Baxter’e de yardımcılık yapan Şensoy, İskoç hoca gönderilince Gençler’in başında Kasımpaşa maçına çıkmış ve takıma galibiyet sevinci yaşatmıştı. Naci Şensoy’la yaptığımız telefon görüşmesinden, öne çıkanlar şu şekilde oldu...

Bulgaristanı karıştıran Türk: Naci Şensoy

KARİYERİNİZDE ŞİMDİYE DEK HANGİ ÜLKELERDE ÇALIŞTINIZ? 
- Şimdiye kadar Azerbaycan, Sırbistan, Arnavutluk, Suudi Arabistan ve Bulgaristan’daki takımlarda görev yaptım. Daha önce 2009’da çalıştırdığım ve Bulgaristan’da kupa finali oynattığım Pirin’in başındayım yeniden. Ben Azerbaycan’da görev yaparken, Pirin küme düştü. 5 sene sonra Süper Lig’e çıktılar yeniden. Ancak Bulgaristan’da, takım sayısı 16’dan 10’a düşürüldü. Buna kulüpte kimse hazır değildi...

Haberin Devamı

FEDERASYON ÖZEL DOPİNG TESTİ YAPTIRDI!
Sizden önce Pirin’deki durum neydi? Sizinle birlikte neler değişti?
- Göreve gelmeden, Pirin 13 maçta 4 puana sahipti. Takımın 4 beraberliği vardı ve sadece 2 gol atmıştı. Taraftar, takıma gelmemi çok istedi. Ben de elimi taşın altına koydum. 7 haftada, 12 puan topladık.

3 galibiyet ve 3 beraberlik elde ettik. Toplam 10 gol atıp, 5 gol yedik bu sürede... Pirin son sırada ve düşmeye en büyük adayken, şimdi toparlandık. Yoğun kış şartları nedeniyle devre arasına girdik. Ligi 9. tamamlayan takım, ikinci ligin ikincisi ile play-out oynuyor. Biz şu an 9. sıradayız ama hedefimiz play-out’a kalmadan ligdeki yerimizi korumak...

Bulgaristanı karıştıran Türk: Naci Şensoy

Yakaladığınız form sonrası camia ve ülke medyasının tepkisi ne oldu?
- Kimse bizden bu kadar kısa sürede böyle bir çıkış beklemiyordu. Camia tabii ki çok mutlu oldu. Bulgaristan’da ses getirdik. Pirin, Bulgaristan’da Blagoevgrad şehrinin takımı. Sofya’ya 1 saat uzaklıktayız. En beklemediğimiz tepki de Sofya’dan geldi. Burada normalde rakip isteyince doping heyeti yollanır ve testler çok maliyetlidir.

Ama biz 7 maçta 3 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 yenilgi alınca, Bulgaristan Futbol Federasyonu Sofya’dan özel bir ekip gönderdi. Takıma doping testi yapılması için! İnsanlar ve Bulgar medyası, “Türk takıma ‘moral ve taktik dopingi’ yaptı, ama yanlış anlaşıldı!” diye espriler yaptı.

“HEDEFİM BİR GÜN A MİLLİ TAKIMI ÇALIŞTIRMAK”
Peki size göre bu başarınızı neye borçlusunuz?
- Senelerdir kendimizi futbola verdik. 2006’da ilk UEFA Pro Lisansı almıştım. Bulgarlar beni iyi tanıyor. Futbol ve teknik adamlıkla ilgili, doğal olarak senelerdir hep geliştirdiğim izlenimlerim ve tecrübelerim var.

Bunları takıma yansıttım. Önce psikolojik olarak toparlandık. Sonra taktiksel eksikliklerimizi giderdik. Fiziksel yüklemeyi sezon ortası olduğu için yapamıyorsunuz ama belli idmanlarla fizik olarak da kendimize geldik. Her şeyden önemlisi, futbolcularım inandı. Şimdi başarılılar, çünkü inanıyorlar.

Tekrar Türkiye’ye dönmek ister misiniz?
- 2006-2007’de İstanbulspor’da hocaydım. Genç takımlar güzel işler yaptık o zaman... Türkiye’de 15 bin hoca var ama iç pazarda sıkışıp kaldık. Antrenörlüğü uluslararası seviyeye çekemedik. Fatih Terim Hoca ilk adımı attı ama gerisi gelmedi. Ben, hep yurt dışında bir şeyler yapmaya çabaladım ve imkanlar dahilinde de güzel işler yaptığıma inanıyorum. Artık, Türkiye’den teklif gelirse değerlendiririm tabii ki...

“FATİH TERİM, NEDEN LAFININ ALTINDA KALDI”
 “Türk antrenörlüğü iç pazarda sıkıştı” dediniz. Bunun sebebi nedir sizce?
- Dediğim gibi Fatih Hoca ilk adımı attı. Hatta zamanında, “Türkiye’de takım çalıştırmayacağım” bile dedi. Peki neden lafının altında kaldı? İşin hep ucuzluğuna kaçıyoruz. Mesela Mustafa Denizli’nin İran’da takım çalıştırması benim göğsümü kabarttı. Orada beyefendi duruşuyla, klas, takım elbiseli haliyle Mustafa Kemal Atatürk sevgisi de aşıladı insanlara...

Onun turizme, Türkiye’nin İran’daki imajına yaptığı katkıyı kimse yapamaz. Sırbistan’da çalışan ilk Türk teknik adam bendim. Sırplar, deyim yerindeyse saç baş yoldular.

“HER TAŞIN ALTINDAN YILMAZ VURAL ÇIKIYOR”
Sizce neden antrenörlük konusunda Avrupa’ya açılamıyoruz?
- Türkiye’ye bakıyorsunuz. Her taşın altından Yılmaz Vural çıkıyor! Yılmaz Hoca hep neyle övünüyor? Köln Spor Akademisi mezunu olmakla... Almanca, İngilizce biliyorsanız, gidin Avrupa’da bir 2. Lig takımını alıp şampiyon yapın. Ses getirin. Türkiye’nin de göğsü kabarsın, genç hocalara da yeni yollar açılsın...

“TÜRK FUTBOLUNDA KAYIP YILLAR VAR”
Türk futbolunu değerlendirecek olursak, neler söylemek istersiniz?
- Türk futbolunda, Galatasaray’ın 2000’de kaldırdığı UEFA Kupası sonrası kayıp yıllar var. 2002’de Dünya Kupası sonrası planlama ve vizyon eksiklikleri var. Bütçe, para ve altyapı konularında iyi organize olamadık. Herkes suçlu...

Galatasaray’ın UEFA Kupası sonrası hedef Şampiyonlar Ligi şampiyonluğuydu. Burada aslolan, kendi evlatlarımıza yapmamız gereken yatırım olmalıdır. Yabancı serbestliği, futbolumuzun önünü tıkıyor. Ama uzun vadede iyi gelip gelmeyeceğini birlikte göreceğiz. Galatasaray’ın başarısının üzerine katmalıyız.

“FENERBAHÇE, PEREIRA’SIZ ÇIKSA LİGİ İKİNCİ BİTİRİR”
Hocam, biraz da Süper Lig’e dönelim... Şampiyonluk yarışı hakkında neler söylersiniz?
- En alternatifli kadro Fenerbahçe’de... Beşiktaş ve Galatasaray’da o derin kadro yok. Şampiyonluk, foto finişle belli olur. Beşiktaş takım oyunu oynuyor. Ama bakıyorsunuz 12. veya 13. adamları yok.

Fenerbahçe çok alternatifli, ancak Pereira’nın takıma katkısı yok. Fenerbahçe bu kadroyla maçlara Pereira’sız çıksa ligi 2. sırada bitirir. Avrupa’da da üzerine koyamıyorsa, o zaman neden Pereira? Bana göre Vitor Pereira, olgun biri değil.

“HAMZAOĞLU’NA DESTEK VERİLMELİYDİ”
- Galatasaray cephesine bakıyoruz. Bana göre Hamza Hamzaoğlu’na yönetim destek vermeliydi. “Mustafa Denizli ve Fatih Terim dışında büyük hocamız yok” fikrinden uzaklaşmalıyız artık...

“ŞENOL GÜNEŞ, TAM İSABET”
- Beşiktaş’ta Şenol Güneş ismi tam isabettir... Fikret Orman’ı bu konudaki tercihlerinden ötürü kutlarım. Şenol Hoca, uluslararası tecrübeye sahip... O olmasa, Beşiktaş büyük risklere girer ve süreci bu kadar iyi kontrol edemezdi. Takıma en iyisi oynatıyor son ana kadar.

“EURO 2016’DA YİNE ‘DUYGULARLA’ OYNAYACAĞIZ”
EURO 2016’da Türkiye’nin şansını nasıl görüyorsunuz?
- Zorlu bir gruptayız. Tablonun büyük haline bakacak olursak, yabancı insanlar hep “Türk lokumu, Türk kebabı” diyor ama “Türk futbolu” diyemiyorlar. Bunun nedeni de Türk futbolunun bir sisteminin olmaması. Bir ekol yaratmayı başaramadık.

O olmayınca, yurt dışına hoca da veremiyoruz. Avrupa’da Türk hoca teklik edilince, “O nasıl futbol oynatır” diye sorarlar. Ertuğrul Sağlam, büyük bir iş başarıp Bursaspor’la şampiyon oldu ama ona teklif gelmedi. Neden? Çünkü Türk futbolunun bir sistemi yok. Böyle olunca da, tercih önceliğimiz olmuyor.

Örneğin, Almanların disiplini hep ön plandadır. İtalyanlar savunma merkezli, İspanyollar pasa dayalı futbol oynatır. Ama Türkiye için böyle bir şey söz konusu değil. Sözün özü, EURO 2016 odağına gelirsek... Zorlu grupta, yine sahada ‘duygularımızla’ ve günlük motivasyonumuzla oynayacağız... Artık, Mustafa Denizli, Fatih Terim ve Ersun Yanal gibi hocalarımızın bir ekol yaratıp altyapılara bunu empoze etmeleri gerektiğine inanıyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!