Bülent Uygun: İdolüm Fatih Terim

Kısıtlı imkanları ve dar kadrosuyla 2007-2008 sezonun ilk yarısı sonucu Süper Lig'in zirvesinde yer alan kırmızı beyazlı takımın teknik direktörü Bülent Uygun yakaladıkları başarıyı ekip ruhu ve sistemli çalışma sonucu elde ettiklerini söyledi.

"Biz dört buçuk yıl önce başkanımız Mecnun Odyakmaz ile bazı hayaller kurduk” diyen Uygun, “Önce Süper Lig'e çıkıp ardından kalıcı olmak amacındaydık. Ardından UEFA kupasında mücadele etmek hayalimiz vardı. Tüm bu hedeflerimize bazı prensipler doğrultusunda ulaşmak niyetindeydik. Türkiye'deki sistemsizliğin sistem olduğu düzenin dışına çıkmak istiyorduk. Kadromuzu oyun felsefemizi bu şartlar doğrultusunda oluşturduk. Tüm yaraları tespit edip ona göre çareler aradık. İsmail Kartal, Werner Lorant ve Karol Pecze ile çalıştık. Daha sonra işler iyi giderken bazı sorunlar oldu. Buna kan uyuşmazlığı da diyebiliriz. Bu sürecin ardından takımımız Süper Lig'in 14. haftası oynanırken 17 sırada bulunduğu bir dönemde takımın başına geçtim. Ben takımda yer alan futbolcuların neler yapabileceğini biliyordum ve sezon sonunda averajla ligi yedinci sırada tamamladık” dedi.

Yakaladıkları başarının tamamen bir ekip ruhu oluşturmaları sonucunda ortaya çıktığını vurgulayarak, “Bu ekibin başında da ben elimden geldiği kadar sistemini taktiklerini uygulamaya çalıştım ve sonuçta geldiğimiz noktadan çok memnununuz. İkinci yarı öncesi Petkovic, Sedat, Yasir ve Balili gibi çok önemli dört oyuncumuzu sakatlıklar sonucu kaybettik. Maddi anlamda da çok iyi durumda olmadığımız için bunların yerine oyuncu alma şansımız yok. Altyapıdan 4 futbolcuyla bu açıklarımızı kapatmaya çalışıyoruz. Böyle bir ortamda bir hedef belirlememiz gerekiyor. Ya Sivas şehri maddi anlamda seferberlik ilan edip bize yardım edecek, ya da elimizdeki kadroyu gençleştirip önümüzdeki sezon daha emin adımlarla yolumuza devam edeceğiz. Başkanımız ile bunun kararını vermeye çalışıyoruz. Eğer elimizdeki bu kadar sakata rağmen şampiyonluk hayalleri kurursak hayalperest oluruz. Çok iyi transferler yapamayacağımıza göre şampiyonluk yolunda sıkıntılı günler geçireceğimiz anlamına geliyor” şeklinde konuştu.�

Genç teknik adam bu bütçelerle ve bu sistemde Anadolu’dan şampiyon çıkmasının zor olduğunu söylerken, hakemlerin profesyonel duruma gelmediği sürece sorunların devam edeceğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

" Dünyanın her yerinde hakem hataları, baskılar, söylentiler ve futbol dışı olaylar yaşanıyor. Bizde de dört büyükler ve gerisi teferruattır dediğim Anadolu takımları var. Biz Anadolu takımları olarak teferruatız. Her şeyden en az payı alırız. Biz de oynayan her futbolcu büyük takımlarda oynamak ister. Anadolu takımları her zaman insanların ikinci takımıdır. Böyle bir ortamda bir Anadolu takımının şampiyon olmasını bekliyoruz. Bir tarafta 10 trilyonluk bütçeler, diğer tarafta da 100 trilyonluk bütçeler var. Sonucunda Anadolu'dan şampiyon çıkmaz ve çıkması da çok zor. Ayrıca Türkiye’de başarısızlıklarda iki suçlu var. Biri hakemler, diğeri antrenörler. Hiç kimse suçu kendinde aramaz. Hiç kimse çözüm aramaz. Bana göre Türkiye'de hakemliğin profesyonel hale gelmesi lazım. Hakemlerimizin kıymetini bilmemiz lazım. Onlara güvenir ve onlara gerekli imkanları sağlarsak başarıya ulaşmamamız için hiç bir sebep yok. Takımların milyon dolarlar harcadığı bir ortamda hakemlere 1000 YTL para vererek adalet dağıtmalarını istiyoruz. En büyük yanlış burada."

Bülent Uygun, maddi sıkıntılarının iyi oyuncu alamadıkları için kaynaklandığını belirtirken, futbolcularına verdikleri sözleri tuttuklarını kaydetti.

Uygun, "Bizim maddi imkânsızlığımız daha iyi kadro kuramamamızla alakalı. Verdiğimiz sözleri tutuyoruz. Oyuncularımıza paralarını veriyoruz. Ama bizi daha iyi yerlere taşıyacak yabancı futbolcuları kadromuza katamıyoruz. Altyapıya iyi yatırım yapamıyoruz. Maddi sıkıntımız burada başlıyor. Son 4,5 yılda bu kısıtlı imkânlarla güzel şeyler başarıyoruz. Biz kısıtlı bütçeyle de başarı yakalanacağını gösterdik. Verdiğimiz sözleri tutamasaydık bu duruma gelemezdik. Örnek vermek gerekirse iş hayatında kimse kimseyi kandırmaz ama futbolda bu işler daha kolay yapılır gibi bir durum var. Bu sistemsizlikte başarıyı engelleyen şartlardan biri” ifadelerini kullandı.

Bülent Uygun kendini geliştirmek için her gün çalıştığın belirtirken, idolünün Fatih Terim olduğunu vurguladı. Genç teknik adam ayrıca basketbol antrenörü olan Aydın Örs'den bile taktik açıdan bilgiler edindiğini vurgulayarak, “Fatih Terim benim idolüm. Bilgilerinden her zaman yararlanmaya çalıştığım bir isim. Ben diğer hocalarımın da en iyi yönlerini almaya çalışıyorum. Ben antrenörlüğe başlarken antrenman metotlarını, taktikleri istedim. Milan, Fiorentina ve Galatasaray'da kullandığı bütün bilgileri benimle paylaştı. O ve onun gibilerin yolundan gitmek istiyorum. Bana da zamanı geldiğinde başarımı sürdürürsem teklifler gelecektir. 4 büyükler veya milli takım antrenörlüğü gibi teklifler olabilir. Ama ben henüz hazır değilim. Kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ben antrenman metotlarının analizlerini saatlerce çalışıyorum. Rakiplerimi devamlı çözmeye çalışıyorum. Basketbol hocası Aydın Örs gibi isimleri taktik anlamda çok iyi takip ederek kendimi geliştirmeye çalışıyorum" dedi.

2002 yılında Sivasspor ikinci ligde mücadele ederken o dönem takım arkadaşı olan ve aynı odayı paylaştıkları Mehmet Yıldız'ın değerli bir futbolcu olduğunu söyleyen Bülent Uygun, cuma günü başlayacak kampa kadar transferi gerçekleşmezse, takımdan göndermek istemediğini ifade ederek, “Mehmet Yıldız bizim başarımızda çok önemli bir etki yapıyor. Maddi değerini bulmadığı sürece bu futbolcumuzu satmayacağız. Ben başkanımıza cuma gününe kadar Mehmet'i satmazsak o günden sonra da elimizden çıkarmamalıyız dedim. Sezon sonunda olursa olur. Devre arasında kamp döneminde konsantrasyonunu bozmak istemiyorum. Şimdiye kadar Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor'un teklifleri oldu. Bu konuda bizi rahat bırakmayanı ben daha sonra rahat bırakmayacağım. Ben futbolcumu satarım ama adam satmam" diye konuştu.