Bu tartışma tedavülden kalksın

Oyunculuk eğitimi alıp da ekranlarda iş bulamayan, piyasayı mankenlere kaptıran oyuncuların yıllarca köpürttüğü bir tartışmaydı bu.

Vatan’ın TV eki "Olmaz diyenlere inat başardılar" başlığını atmış ve bir liste yayınlamış.

Hepsi de modellikten, mankenlikten, güzellik yarışmalarından gelip oyunculukta başarılı olan isimler.

"Mankenden oyuncu olur mu" tartışmasının tamamen tedavülden kalkması için listeyi aynen yayınlıyorum.

Kenan İmirzalıoğlu (Deli Yürek, Yazı Tura, Acı Hayat)

Cansu Dere (Metro Palas, Alacakaranlık, Güz Yangını, Sıla) Tuğçe Kazaz (Kampüsistan, Radyo Tantana, Can)

Aysun Kayacı (Çat Kapı, Doktorlar)

Pınar Altuğ (Kurt Kapanı, Çocuklar Duymasın, İlk Aşkım, Deli Dolu)

Mehmet Akif Alakurt (Kırık Ayna, Metro Palas, Zeytin Dalı, Hacı, Sıla)

Asuman Krause (Aynı Çatı Altında)

Burak Hakkı (Gurbet Kadını, Kaybolan Yıllar, Dünyayı Kurtaran Adam’ın Oğlu)

Selin Demiratar (90-60-90, Koçum Benim, Lise Defteri, Acı Hayat)

Hande Subaşı (Kuş Dili, Adak)

Atilla Saral (Manken, Düşler, El Kızı, Böyle mi Olacaktı, Gelin)

Çağla Şikel (Zehirli Çiçek, Cennet Mahallesi)

Kıvanç Tatlıtuğ (Gümüş)

Ebru Cündübeyoğlu (Koçum Benim, Omuz Omuza, Gizli Patron)

Taksi

İstanbul’da Londra taksileri kullanılması yerine Plymouth, Chevrolet gibi unutulmaz damalı taksilerin canlandırılması önerime destek de geldi tepki de...

Londra’ya sık giden, orada yaşayan okurlar ’cab’lerin gelmesinden yana.

Bu taksilere bebek arabasıyla, bavullarla çok rahat binip iniyoruz, yüksek manevra kabiliyetleriyle trafikte çok kullanışlılar diyorlar...

Damalı taksi savunucuları ise Plymouth’ların İstanbul’un klasiklerinden olduğunu, günümüze uyarlanabileceğini söylüyor.

Günaydın yazarı XL Rahşan gibi, ikisine de itiraz edenler de var.

Ama herkesin ortak görüşü taksilerin modernleşmesi gerektiği.

Bir okurum diyor ki; Türkiye’de taksilerde arka koltuklar kılıfla kaplı olduğu için çoğunda emniyet kemeri takamazsınız.

’London Cab’ ya da Plymouth... Tüm taksilere acil bir standart şart artık.

10 milyon yıl sonra Avrupalıyız

Türkiye toprakları her yıl 2 santim batıya kayıyormuş...

Bu da 10 yılda 20 santim demek.

100 yılda 200 santim yani 2 metre...

1000 yılda 20 metre...

100 bin yılda ise 2 kilometre demek...

Bu mesafe Geyikli’den Bozcaada kadar bile değil.

Yetmez!

1 milyon yılda 20 kilometre...

Bu hesapla 10 milyon yıl sonra 200 kilometre batıya kaymış olacağız...

Biz gittikçe Avrupa uzaklaşmazsa ha gayret olacak bu iş!

Para ve sağlık

Ne demişti rahmetli Vehbi Koç:Hayata sağlıklı geldiyseniz bir kenara 1 yazın.

Her kazandığınız başarıdan, mutluluktan sonra yanına bir sıfır ekleyin...

İlkokulu bitirdiniz 10, liseyi bitirdiniz 100, evlendiniz 1000 gibi...

Bu sizin servetinizdir.

Sağlığınızı, yani 1’i kaybettiğinizde ise geriye kalan sıfırların hiçbir değeri yoktur.

Şimdi uzmanlar sağlıklı yaşamanın 20 yolunu açıklamış... Hangisini yapıyorum acaba diye listeye bakarken, 8’inci sırada "para" maddesini gördüm.

Yanında da, "Para kazanmak depresyonu azaltıyor" yazıyordu.

Yani sağlıklı yaşamak için para kazanmamız gerekiyormuş.

Parayla sağlık oluyorsa buradan hareketle "her şeyin başı para" diyebilir miyiz.