Bu rol için sigarayla konuşmayı öğrendim

Güncelleme Tarihi:

Bu rol için sigarayla konuşmayı öğrendim
Oluşturulma Tarihi: Şubat 27, 2006 22:18

David Strathairn, George Clooney’nin yazıp yönettiği "Good Night and Good Luck"taki rolüyle Oscar’a aday. Strathairn, sigarayla konuşabilmek için aylarca çalışmış.

Gazeteci Edward R. Murrow, Amerikalılar için hálá bir medya efsanesi. Murrow’u canlandırmak için ne gibi hazırlıklar yaptınız?

İlk aşamada dikkat ettiğim, Murrow’un sürekli ağzındaki sigara izmariti ile özdeşleştiğiydi. Filtresiz sigarasının külünün yere düşmemesi de onun dudaklarının bir hüneriydi. İnanın ağzımda sigarayla konuşmayı öğrenmek için aylarca çalıştım. Sonra onun bakışlarını ekranlarda inceledim. Arşivi evime getirttim. Konuşmalarını en küçük ayrıntısına kadar inceledim. Kendinden çok emindi ve dikkatleri üzerinde ne zaman toplayacağını çok iyi biliyordu.

- Sizi en çok etkileyen tarafı neydi?

Geleceği görüp, buna göre kendisini ve seyircileri hazırlamasıydı bence. Onun her söylediği veya yaptığı ihbarlar, dakikası dakikasına tam zamanında gerçekleşiyordu. Bu da kendisi kadar çalıştığı televizyon kurumuna ve mesleğine büyük itibar kazandırıyordu. Ekranların para rehinesi olmasıyla, beyazperde bir umut yolu olarak görülüyor. İşte Murrow, bu tabuyu yıkma kahramanlığını gösteren bir televizyon gazetecisiydi.

CADDELERDE PALYAÇOLUK YAPTIM

- Sizce sinemanın hálá toplumsal bir işlevi var mı?


Tek dileğim, bu filmin medyanın gerçekleri ortaya çıkartıp yaygınlaşmasını sağlamasında büyük rol oynaması. Murrow’un öyküsünde 50’li yıllardaki Amerikan paranoyasını anlattık. Senatör Mc Carthy gibilerinin topluma kuşku sarması ve cezalandırma yöntemini benimseyerek geniş kaygı yaratmasına karşı medyanın etkili ve yönlendirici rolünü gösterdik. Ama günümüzde önce kendi ülkemizin özgürlüğünü sağlamayı öğrenmeliyiz. Sonra gerekirse Amerika dışındaki özgürlüklere el atmalıyız.

- Siz de tiyatro tozunu yutanlardansınız...

Hayır, ben önce sokak tozu yuttum. Caddelerde palyaçoluk yaparak ilk ekmek paramı kazandım. Sonra seyyar tiyatrolarda figüranlık yaptım. Otostop yaparak bir kentten ötekine giderdik. Sonra sabit sahneye geçtim. John Sayles benim okul arkadaşımdı ve genelde onun yazdığı eserlerde rol alırdım.

- George Clooney ile çalışmak nasıldı?

George, kendini hem oyuncu hem yönetmen ve hatta yapımcı olarak kanıtlamış bir deha. Üstelik çok iyi konular buluyor. Özellikle siyasi alanda. Yönetmenliği çok seviyor. Laf aramızda tam bir patron gibi davranıyor. Konuya egemen. İnanılmaz titizdi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!