Bu kostüm ödül getirdi

Güncelleme Tarihi:

Bu kostüm ödül getirdi
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 16, 2006 00:00

İlk kez bir tiyatro oyunu için kostüm hazırlayan ve "Salome"nin kostüm tasarımcılığını üstlenen ünlü modacı Arzu Kaprol, bu projesiyle ödül kazandı. Kaprol, Sanat Kurumu’nun 42. Geleneksel Tiyatro Ödülleri’nde "En İyi Giysi Tasarımı" ödülüne layık bulundu.

Moda tasarımına ne zaman merak saldınız?

- Çok uzun zaman önce başladı. 11-12 yıldır kendi ofisim var ve yaklaşık 10 yıldır da dünyanın farklı noktalarında Arzu Kaprol markasının satış ve pazarlama çalışmalarını devam ettiriyorum. Aynı zamanda da Network’ün tasarımlarını yapıyorum.

n Arzu Kaprol artık bir marka... Peki, ne zamandan beri bu benim tarzım dediğiniz projelere imza atıyorsunuz?

- Son 6 yıldır, severek, ne yaptığımı bilerek, net bir çizgiyle devam ediyorum. Bundan 5-6 yıl önce önemli bir tasarım kararı aldım. Arzu Kaprol tasarımlarında her zaman içerideki detayları dışarı çıkarmak hedeflenir. İlk koleksiyonun ismi de "Gösteriş karşıtı tavır"... Bu modanın tanımına aykırı bir durum. Moda bir şeyleri birbirlerine gösterme, iddia etme ve yayma üzerine kurulu bir döngü. Dolayısıyla istedim ki kıyafetlerim daha çarpıcı, daha çok fark edildiği için değil, giyeni mutlu ettiği için alınsın.

n Uzun yıllar önce de Pierre Cardin ile çalışma fırsatı buldunuz. Bu birlikteliğin size getirileri oldu mu?

- Üniversiteden mezun olduğum dönemde Pierre Cardin iç çamaşırlarını tasarlamıştım. Bu Fransa ile güzel bağlantılar kurmamı sağladı. Şimdi ise Japonya, Çin, İngiltere, İtalya, Fransa, Kuveyt, Suudi Arabistan gibi ülkelerle çalışıyorum.

n Bu çalışmaların yanında geçtiğimiz yıl Türk Silahlı Kuvvetleri için de tasarım yaptınız...

- Çok keyif aldığım projelerden biriydi. Türk Silahlı Kuvvetleri tarihinde ikinci kez bir tasarımcıyla çalıştı. İlkini Mustafa Kemal Atatürk, inanılmaz vizyonuyla Coco Chanel’e yaptırmıştı. Yıllar sonra benden böyle bir talepte bulunulması benim için büyük bir gurur kaynağı.

n Bu projeye imza atarken nelere dikkat ettiniz?

- Bir kere bu proje bambaşka bir bakış açısıyla hazırlandı. Endüstri ürünü tasarımı gözüyle yapıldı. Müthiş bir ekiple çalıştık. TÜBİTAK zaten özel çalışmalar yapmıştı. Bunun üzerine kumaş ve tasarım geliştirildi. Çok özel kumaşlar üretildi. Arazilerde denendi, dayanıklılığı test edildi. Özel cepler, düğmeler, fermuarlar yapıldı. Bir senede tamamlanabildi.

n Gelelim "Salome" oyununa... Oyunun kostümlerini hazırladınız ve bu size bir ödül kazandırdı...

- Daha önce hiçbir tiyatro oyununa kostüm yapmamıştım. Yönetmen Müge Gürman’la konuşunca onun bakış açısı beni de heyecanlandırdı ve teklifini kabul ettim. Müge Hanım "Salome"yi tarihsel öğelerden uzaklaştırıp, günümüze göndermeler yapmış. Bende bunun bir parçası olmaktan keyif alacağımı hissettim. Hem dünü, hem bugünü, hem de yarını hissettirebilen bir oyundu. Ben neler katabilirim, bu hayalin nasıl daha iyi durmasını sağlayabilirim diye düşündüm. Çok entresan mazemeler kullanmaya karar verdim. Öncelikte tamamen deriden yapıldı kıyafetler. Sanıyorum ki bir tiyatro oyununun kostümleri ilk defa tamamen deriden oluştu. Çok büyük bir iddia ve aynı zamanda çok büyük masraf. Çünkü deri zaten çok kıymetli bir malzeme.

n Oyunu izledikten sonra sahneye çıkıp "İlk defa direksiyon bende değildi" demiştiniz...

- Defilelerde bütün işi tasarımcı yürütür. Ama tiyatroda zaten bir yönetmen var. Bu yüzden onun hayalinin bir parçası olmak daha büyük bir sorumluluk. O yüzden "İlk defa direksiyon bende değildi" dedim.

n Peki, kostümleri hazırlarken zorlandığınız oldu mu?

- Oyun Ankara’da hazırladığı için gidiş geliş kısmı daha zordu. İstanbul-Ankara arasında bir köprü oluşturduk. Bu zorlukların yanında ödüllü bir iş ortaya çıktı.

DÖRT ÖDÜL BİRDEN

Konusu M.S. 30’lu yıllarda, Roma İmparatorluğu yönetimi altındaki eski Filistin ve İsrail’de geçen tek perdelik "Salome" adlı oyun, ödüle doymadı. Dekor tasarımı Zeki Sarayoğlu, giysi tasarımı Arzu Kaprol, ışık tasarımı Seyhun Ayaş, müzikleri Erkan Oğur tarafından hazırlanan, Müge Gürman’ın yönettiği oyun, Sanat Kurumu’nun 42’nci geleneksel Tiyatro Ödülleri’nde "En İyi Yapım", "En İyi Yönetmen", "En İyi Giysi Tasarımı" ve "En İyi Müzik" dallarında ödül kazandı.

MADONNA’YI GİYDİRMEK İSTİYORUM
/images/100/0x0/55ea5c42f018fbb8f87adf44


- Hangi ünlülerle çalışıyorsunuz?

Onlar açıklamadıkları sürece ben söylemeyi doğru bulmuyorum. Ama şunu söyleyeyim, dünya sosyetesi seviyesinde insanları giydiriyorum.

- Peki kimlerle çalışmak istersiniz?

Madonna’yı giydirmeyi çok istiyorum. Hayatta duruşu çok net olan biri. Her anlamda da cesur. Benim için sadece vücut güzelliği önemli değil. Kimliği ve hayattan keyif alması da çok önemli. Bu yüzden Madonna dışında şu anda bir isim söyleyemiyorum.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!