Bozkırda bir kurultay

CHP Olağanüstü Kurultayı, yarın Ankara’ya 27 km uzaklıkta ‘Büyük Anadolu Oteli’nde yapılacak.

Haberin Devamı

Metal-İş Sendikası’na ait koca bina, Çankırı Yolu’ndaki, Bağdüz Köyü yolu üzerinde buğday tarlaları arasında. Ancak stabilize bir yoldan ulaşılabiliyor. CHP’nin geçmiş kurultayları, başkentin merkezinde genellikle Atatürk Spor Salonu’nda görkemli bir şekilde yapılır; davul-zurnalar çalar, tüm partililer birbirlerini görür; kurultay çalışmalarını izler ve partililik coşkusunu yaşardı.

Bu kez böyle değil... Köşemize gelen tepkilere göre, halktan kaçırılan bir ‘güvenoyu’ kurultayı, CHP’ye oy vermiş olanları yaralıyor.

Soruyorlar; bu güvenoyu mu yoksa genel merkeze muhalefet edenlerin cezalandırılacağı bir kurultay mı?

CHP’nin nereye gittiğini daha açık öğrenebilmek için muhalefet kanadından bazı üyelerle konuşuyoruz. Bize ilginç değerlendirmeler yapıyorlar.

Böyle bir kurultayda önce Baykal’ın ekibini tanıyalım.

Baykal, arkadaşlarına karşı her zaman vefalı olmuştur. 1992’de CHP yeniden açıldığında yanında Önder Sav, Eşref Erdem, Fuat Çay, Algan Hacaloğlu, M.Ali Özpolat, Mehmet Sevigen, Mesut Değer ve Sinan Yerlikaya vardı; bugün hálá birliktelikleri sürüyor. Ancak bu isimlere son yıllarda Bülent Tanla ve Mahmut Yıldız dahil olmuştur.

KİMLER MUHALEFET

CHP’de muhalefet kanadının kimlerden oluştuğunu özetler misiniz?

Partide muhalefetin başını çeken ve değişim isteğiyle yola çıkan 34 milletvekili var. Altan Öymen, Erol Tuncer, Ertuğrul Günay, Celal Doğan, Adnan Keskin, Cezmi Kartay, Bekir Kumbul, Erdal Kalkan ve çok sayıda eski milletvekili de aynı görüşte... Bunların dışında Hasan Fehmi Güneş, Abdülkadir Ateş, Fikret Ünlü, Zeynep Damla Gürel, Sıdıka Aydoğan, Memduh Hacıoğlu gibi isimleri de sayabiliriz.

Zülfü Livaneli yurtdışında... Genel Başkan adayı olarak Prof. Hurşit Güneş yok; Bedri Baykam belki işinin yoğunluğundan önceki günkü muhalefet toplantısına katılamadı. ‘Başbakan olacağım’ diyen Mustafa Sarıgül bu işlerden uzak görünmek istiyor. Kemal Derviş ise kurultaya katılmadığını söylüyor. Sonuç olarak 450 tepki imzası bulunuyor. 100 kadar da imzası alınamayan delege var. Kurultayda 60 milletvekilinin güvensizlik oyu vermesi bekleniyor.

DELEGE LİSTESİ

Kurultaya ret oyu verilmesinin bir anlamı var mı?

Ne yazık ki, bu baskıcı kurultayda pek anlamı yoktur. Çünkü elde bir delege listesi bulunmamaktadır. Bu koşullarda muhalefet grubunda kimin delege olup olmadığını açık bir liste halinde öğrenme şansı yoktur. Atatürk’ün makamına ve CHP terbiyesine yakışmayan bir durum tüm CHP’lileri kahrediyor.

Bu korku neden?

Bir kere Ankara’ya 27 km. uzaklıkta yapılacak böyle kurultay CHP’ye leke düşürmektedir. Buna rağmen insanlar orada neler olduğunu görmek, partisinin gerçek sahiplerinin kendileri olduğunu göstermek için yurdun dört bir tarafından gelecekler. Fakat Sayın Genel Başkan’ın tespit ettiği kurultay gündemine konulan ‘korku’ maddesiyle maalesef içeriye alınmayacak, gazeteciler salona sokulmayacak. Sıkıyönetim dönemi ayrı tutulursa CHP tarihinde ilk kez gerçekleşmiş olacaktır.

NELER KONUŞULABİLİR

Neler konuşulacak peki?..

Biz de merak ediyoruz. Akla garip şeyler geliyor. Soruyorum, kurultay kamuoyundan, halktan ve gazetecilerden kaçırıldığına göre, borsa meseleleri mi, bir bedel karşılığında pazarlanan adaylıklar mı tartışılacak, konuşulacak?

Yasal açıdan kurultay...

Yasalar açık. Kurultay tarihinden en az 15 gün önce delege (hazirun) listesi, Seçim Kurulu’na verilip onaylanması ve beş gün askıda kalması (3 gün itiraz süresi var) gerekir. Bundan sonra delege listesi kesinleşir. Bu prosedür yerine getirilmedi. Delege listesi neden hákimliğe bildirilmiyor; kurultaya neden hákim çağrılmıyor? Neden, çünkü korkuluyor. ‘Sizden güvenoyu istiyorum’ diyorsunuz, bir yandan da delege listesini kaçırıyorsunuz.

KİM BU GÖREVLİLER?

İçeri alınacak 1250 dolayındaki delegeden başka 500 ‘görevli’ ne demek?

İnsan şaşırıyor; akla gelmeyen delegelerin yerine bunlara mı oy kullandırılacak demek geliyor. Kapalı kurultay yapıyorsunuz, ‘görevli ordusu’ getiriyorsunuz. Kim kimden korkuyor? CHP’de kurultaylar her zaman kendi güvenliğini örgüt üyelerince sağlar. Yoksa muhalefeti dövdürmek için mi?

Oy ibresi

Haberin Devamı

CHP, 3 Kasım seçimlerine göre, 28 Mart’ta 200 bin daha az oy aldı.

MHP ve DYP ise oylarını yaklaşık 400 bin artırdılar. Geçen mayıs ayında yapılan ‘mini’ yerel seçimde kullanılan 48 bin oydan 4064 oy alarak beşinci parti oldu. AKP ise 2 milyon daha fazla oy aldı. CHP’nin son beş seçime göre oy oranları şöyle:

Yıl %

1994 4.5

1995 10.7

1999 8.7 (Baraj altı)

2002 19.3

2003 18.3

CHP’nin parası

CHP’nin parasal kaynağı nedir?

Her yıl başında siyasi partilere bütçeden pay aktarılıyor. 2004 bütçesinden 22 trilyon; 28 Mart yerel seçiminde (2002 seçimlerindeki oy oranına göre) 32 trilyon ve 22 trilyon da aday başvurularından bağış toplanmıştır... Son bir yıl içinde CHP’nin kasasına 76 trilyon girmiştir. Bu büyük bir paradır; orta boy bir holding bütçesi kadardır.

Sen hep haklı çıktın

Yerel seçimler bir başarı mı?

Katiyen değil... 3225 belediye başkanlığı var. CHP ne yazık ki, 1153 yerde aday gösteremedi; çünkü aday bulamadı, bulunamadı. Genel Başkan’ın memleketi Antalya’da bile 28 beldede aday çıkmadı. 28 ilde hiçbir ilçe başkanlığı; 23 ilde de hiçbir il genel meclisi üyeliği çıkarılamadı. Sadece üç ilde birincilik var; İzmir, Tekirdağ ve Tunceli’de, o da il genel meclisi oyları... Genel merkez ne yazık ki aday aramadı, paralı adam aradı. Vahim bir sonuç değil mi?

Evet... Muhalif kanattan eski bir milletvekilinin yazısı ile bitirelim:

‘CHP, Baykal’a dönük olarak ‘Sen hep haklı çıktın’ sloganını kullanıyor.

Bu halkın suçlandığı siyasi bir slogan... Peki Genel Başkan, halkı anlıyor mu?’

Yazarın Tüm Yazıları