Bozdağ: Yargıya güven Emniyet’ten daha geri durumda ve aşağılardadır

Güncelleme Tarihi:

Bozdağ: Yargıya güven Emniyet’ten daha geri durumda ve aşağılardadır
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2014 11:38

TBMM Adalet Komisyonu’nda, dün altı saat süren görüşme maratonu sonrasında tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanıp beş maddesi de kabul edilen, aramalarda, “somut delile dayalı kuvvetli şüpheyi” eskiden olduğu gibi “makul şüpheye” çeviren ve 45 günde Yargıtay ve Danıştay’ı yeniden yapılandıracak son yargı paketine bugün devam ediliyor.

Haberin Devamı

AK Parti, teklifte kritik bir değişiklik yapmaya hazırlanıyor. Önerge, bugün saat 14.30’da toplanacak komisyonda ele alınacak. Buna göre, avukatların soruşturma dosyasını inceleme ve belgelerden örnek alma yetkisi, “soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecekse” savcının talebi ve hakimin kararıyla kısıtlanabileceği düzenlemesi, sadece “katalog suçlarda” sınırlandırılabilecek. TCK’daki katalog suçlar olan, “Kasten öldürme, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, suç işlemek için örgüt kurma, devlet güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkındaki Kanun’da tanımlanan silah kaçakçılığı, Bankacılık Kanunu’nda tanımlanan zimmet suçu, Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda tanımlanan suçlardan” yürütülen soruşturmalarda avukatın dosya inceleme ve örnek alma hakkı savcının talebi ve hakim kararıyla kısıtlanabilecek. Önergenin gerekçesinde avukatlara 8 ay önce tanınan dosya inceleme veya belgelerden örnek alma yetkisinin tüm suçlar değil ancak katalog suçlarla sınırlandırıldığı ve böylece savunma hakkının zorunlu ve ölçülü olmayacak şekilde kısıtlanmasının engellendiği belirtildi.

BAKANDAN YARGI İÇİN ACI İTİRAF

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ise dün komisyonda eleştirileri yanıtlarken, “Yargıya güven Emniyet’ten daha geri durumda ve aşağılardadır. Adalet Bakanı olarak ben bu fotoğraftan fevkalade rahatsızım. Bunu değiştirmek tek başımıza bizim yapabileceğimiz bir şey değil. Uygulamadan, yasadan ve Anayasa’dan kaynaklanan sorunlar var, bütün bunların birlikte ele alınmasında fayda var. Uygulamayı, hangi yasayı değiştirirsek değiştirelim düzeltme imkanı yok” dedi.

HDP’LİLERE UYARI

Bozdağ, HDP’lilere “çözüm sürecini suç işleme hürriyeti olarak algılamayın” diye uyarı yaptıklarını da belirterek, “Bir yandan çözüm süreci, öte yandan bunu suç işleme hürriyeti gibi algılarlarsa, kusura bakmasınlar, bu çözüm sürecinin bir parçası değil. Hukukun kamu düzenini ihlal edenlerin karşısında olacağız” dedi. 17 ve 25 Aralık soruşturmaları, PKK’nın vergi topladığı, Kandil’de mahkeme kurduğu iddialarının, “Yargıtay ve Danıştay’ın dünyada örneği olmayan obez yüksek mahkemeler haline getirildiği” ve “paralel yargı” tartışmasının damgasını vurduğu komisyonda yargıyla ilgili anayasa değişikliği yapma önerisini tekrarlayan Bozdağ şu değerlendirmeleri yaptı:

YARGI PARTİLERÜSTÜ ELE ALINMALI

“HSYK, Yargıtay, Danıştay gibi konuları partiler üstü bir mesele haline getirip, birlikte bu noktada bir Anayasal uzlaşmayı mutlaka yapmamız lazım. Yeni Anayasa konusunda uzlaşmayı şu aşamada yapamadık ama seçim yaklaşıyor, yargı konusunda bir uzlaşma olursa biz bundan memnuniyet duyarız. Eğer kısa bir süre içerisinde bir uzlaşma olmazsa, 25. Dönem Parlamentosu’nun siyasi partilerinin biraraya gelip Anayasa’da yargı ile ilgili konuları, partiler üstü bir konu olarak görüp birlikte yazmaları ve herkesin gördüğü sorunları birlikte çözecek adımları atmalarında, atmamızda büyük fayda vardır.

HAKİM SAVCILAR BİZİ KURTARIN DİYOR

Bugün yargının içerisinde birtakım olumsuzluklara neden olan hadiseleri hepimiz biliyoruz. Bunu hep beraber düzeltebiliriz. Bu aynı zamanda Anayasal sorundur. HSYK’nın yapısı ve seçim usulü ile ilgili de adım atmamız gerekiyor. Hakim ve savcılar, ‘bizi bu seçim işinden kurtarın’ diyor. Çünkü seçim işi hakim ve savcıları ayrıştırdı, politize etti, tabiri caizse parçaladı. Şu anda hakim ve savcılar bunun kendilerine fayda verecek bir şekle dönüştürülmesi konusunda dostlarına, tanıdıklarına söylüyorlardır eminim, bize de geliyor. Bu seçim usulü üzerinde kafa yorup, birlikte nasıl yazılacaksa öyle yazalım ve doğru bir biçimde yazalım ve bir dahaki seçimin usulünü beraber koyalım. Çünkü 4 sene sonra yapılacak seçim, bugün ortaya koyacak fotoğrafı daha da derinleştirir. Buna izin vermemek için HSYK’nın seçim usulü ile ilgili hususu, TBMM’nin parti farkı gözetmeksizin ele almasında çok büyük fayda görüyorum. Yargıtay, Danıştay gibi yüksek mahkemeler ve yargı ile ilgili konuların, parti rekabeti dışında ele alınıp uzlaşmayla çözülmesinde fayda görüyorum. Yargıya güveni tesis edeceksek bunu yapmalıyız. Bu büyük adımı atmadığımız zaman yargıya olan güveni daha güçlü bir noktaya taşımamız epey zaman alacak gibi görünüyor.”

TERÖRE HÜKÜMET’İN GÖZYUMDUĞU İDDİASINI REDDEDİYORUM

Bazı yerlerde kamu düzenini ihlal eden uygulamalara, ihlallere, terör saldırılarına Hükümetin göz yumduğuna dair eleştiriler yapıldı. Bunları reddediyorum, bunlar doğru değil. Ülkenin her yerinde toplantı ve gösteri yürüyüşleri yapılıyor. Biz her defasında bunlarla ilgili yasalar neyi emrediyorsa o çerçevede hareket ediyoruz. Güneydoğu ve doğu bölgelerinin bazı illerinde söz konusu edilen iddialarla ilgili de yasalar neyi gerektiriyorsa onlar yapılmaktadır ve kolluk güçleri müdahale etmekte, yakaladıklarını savcılığa teslim etmektedir. Son Kobani olayları çerçevesinde binin üzerinde gözaltılar oldu, 500’den fazla tutuklama olduğuna dair bilgilerim var.

İVEDİ YARGILAMAYA ZEYTİN ALANI İLE İRTİBATLANDIRMAK YANLIŞ

Buradan bir kez daha çok net ifade etmek istiyorum: İvedi yargılama konusunda Danıştay’ın bizden talebi olmuştur. Bu yargılama ile ilgili Sayın Sadullah Beyin zamanında tasarı geldi, Adalet Komisyonu’nda konuşuldu. 17-25 Aralık’tan çok çok önce. Bu olayları bununla irtibatlandırmak çok zorlama bir yorum olur. Özellikle Manisa’daki zeytin alanı irtibatlandırmak da doğru değil.

ÖĞRENCİLERİN HAKKINA DOKUNMUYORUZ

Hukuk fakültesi sınavına girecek öğrencilerin hakkına hukukuna dokunulmadan beş yıllık idari hakim ve savcılara hukuk fakültesinde kontenjan dışı okuma yolu açılıyor ve bu düzenleme yapılıyor, ayrılan kontenjanlara müdahale edilmeden yapılıyor. Onların hakkı kesilip de oraya bir kontenjan ilavesi yapılmıyor.”

Haberin Devamı

CHP’Lİ ALDAN’DAN MAKUL ŞÜPHEYE DESTEK

65 YAŞINDAKİ HAKİM EVDE TORUNUNA BAKSIN


Komisyonda konuşan CHP’li Ömer Suha Aldan, “Somut delile dayalı kuvvetli şüphe”nin yeniden “Makul şüphe”ye geri dönülmesine karşı olmadığını belirterek, “Bir seneye kalmaz eskiye dönersiniz demiştik. Haklı çıktık. Benim önerim makul şüpheyi yeterli şüpheye dönüştürmek” dedi. Aldan, avukatların dosya inceleme hakkına sınırlama konulabilecek maddeler arasında TCK 220’deki “Suç işlemek için örgüt kurmanın” eklenmesinin tuzak olduğunu savundu. Aldan, “Bir savcı üç kişiyi bir araya getirip örgüt diyerek, yıllarca avukatın dosyayı incelemesini engelleyebilir. Kısıtlamaya bir yıl 6 ay gibi süre sınırı koymak keyfi uygulamaları önler” dedi. Aldan, beş yıllık idari hakimlere sınavsız üniversite yolunun açılmasının anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu savunarak, “İdari hakimler 65 yaşından sonra avukatlık yapacaklarına gidip evlerinde torunlarına baksınlar. Genç avukatlar geçim sıkıntısı çekerken avukatlık yapmasınlar” dedi.

MHP’Lİ BAL: DÜNYANIN EN OBEZ DANIŞTAY VE YARGITAY’I OLUŞACAK

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal da iktidarın, parmak çoğunluğuyla siyasi rejimin rengini değiştirecek sonuç almak istediğini iddia etti. Düzenlemenin yasalaşması halinde Yargıtay’da üye sayısının 507’ye çıkacağına vurgu yapan Bal, “Dünyada böyle bir Yargıtay var mı? Danıştay’da da üye sayısı 37 artacak. AKP’nin çoğunluğunu sağlamak için bu teklifi getirdiniz. AKP’nin Danıştay ve Yargıtay’ı olacak, yargının bağımsızlığı ortadan kalkacak. Dünyanın en obez Danıştay ve Yargıtay’ı oluşacak” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!