Böyle günlerdeki dostluklar unutulmaz

Bu nedenle Amerika'da çok etkin olduğunu bildiğimiz Musevi lobisinin Başkan George W. Bush nezdinde Türkiye için yaptığı girişim beni çok etkiledi.

Amerika'da yaşayan Museviler, rahmetli Özal döneminde de Ermeni tasarısının Amerikan Kongresi'nden geçmemesi için çok uğraşmışlar ve bunu önlemişlerdi.

Onun için diyorum ki tarihimizin en ağır ekonomik kriziyle boğuştuğumuz bu günlerde Amerika'nın etkin ve güçlü 9 Musevi kuruluşunun Başkan Bush'a gönderdiği mektup çok anlamlı.

Musevi lobisi bu mektupta, Amerika'nın son 50 yıldaki bütün uluslararası krizlerde Türkiye'nin ABD ile stratejik ortaklığı konusunda son derece ilkeli davrandığını vurguladı.

Mektupta, Amerika'nın da böyle zor günlerinde Türkiye'nin yanında yer almasının bir vefa gereği ve ayrıca zorunlu bir görevi olduğu dile getirildi.

Musevi kuruluşları Türkiye'nin borçlarının silinmesini, IMF'nin daha fazla katkıda bulunmasının sağlanmasını ve en önemlisi de ticari olanakların artırılmasını istedi.

* * *

Ben Musevi lobisinin bu akla, vefaya dayalı girişimini Amerikan yönetiminin yerine getireceğine inanıyorum.

Türkiye'nin güçlenmesinin dünya barışı açısından ne kadar önemli olduğunu Amerika 11 Eylül felaketinden sonra kesin olarak anladı.

Ecevit'in Washington ziyareti sırasında bu mektubun çok önemli olanakların sağlanmasında büyük katkıları olacağına eminim.

Eğer Washington Musevi lobisinin yaptığı en akıllı öneriyi yerine getirip Türk mallarına Amerika'nın kapılarını açarsa bu bizim açımızdan bir ekonomik devrim olur.

Türk üreticisinin dev Amerikan pazarına engelsiz girebildiğini düşünebiliyor musunuz?

Böyle bir olanağı yakalayan Türkiye'yi kim tutabilir?

İhracat patlar, yabancı yatırımcılar Edirne'de kuyruğa girer.

* * *

Musevi lobisinin bu girişiminin değerinin anlaşılması için 20 yıl önce yaşadığımız bir olayı anlatmak istiyorum.

Yıl 1980...

Amansız bir kış yaşıyor Türkiye...

Hazine tamtakır... Ülke 70 sente muhtaç...

Yakıt yokluğu nedeniyle başbakanlıkta bile kaloriferler yanmıyor. Başbakan Demirel makamında paltoyla çalışıyor.

O sırada spot piyasada bir tanker petrol 15 milyon dolar. Koca Türkiye 15 milyon dolar bulamadığı için bir tanker petrol bile alamıyor.

Ankara'dan bir yetkili Irak Başbakan Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'ı arıyor. Basra Körfezi'nde bekleyen tankerimize dolum yapmalarını, 12 bin doları hemen göndereceklerini, dolum bitene kadar gececek üç gün içinde de 3 milyon doları ödeyeceklerini söylüyor.

Sonra da şu ricada bulunuyor:

‘‘Sayın Ramazan zor durumdayız. Bunu sağlarsanız zaman yitirmemiş oluruz.’’

Taha Yasin buz gibi bir sesle şu yanıtı veriyor:

‘‘Sizde bir söz vardır, ‘Kırmızı meşin para peşin' diye. 15 milyon doları yatırmadan bir gram petrol vermeyiz.’’

Dedim ya dostluklar zor günlerde belli olur.

Gerçek ve unutulmayan dostluklar da öyle günlerde gösterilenlerdir.

Onun için Musevi lobisinin Başkan Bush nezdindeki girişimi Türk milleti için çok anlamlıdır.