Bölüm sonu dedikodusu: Hayat Şarkısı 14. bölüm

GÖREV BEKLEMEZ!

Melek’in kaybolması üzerine Hülya ve Mahir onu aramak için yola koyuluyor, Kerim ve diğer aile fertleri de durumu öğrenince herkes alarma geçiyor. Özellikle Hüseyin bu yeni bilgiden sonra kendini biraz daha suçlamaya başlıyor, sanki az suçluyormuş gibi. Cevher köşkünde yine sinirler ‘Melek’ adıyla geriliyor.  Süheyla artık bu duruma bir son verilmesini istese de Hüseyin ve Zeynep’in arasındaki ipler gevşemiyor, üstüne daha da geriliyor. 

BİTMİYOR DERTLER, NE YAPSAK BİRADER?

Hüseyin, Melek’ten haber alamadıkça daha da kötü hissediyor, elinden de bir şey gelmiyor çünkü kimsenin durumdan ufak bir fikri yok. Kerim abisine destek olmak için çabalasa da, onun da gücü bu iç sıkıntısını dindirmeye yetmiyor. Hüseyin’in tuttuğu detektiften de bir şey çıkmayınca, olay Mahir’in ellerine kalıyor. Hülya dönerken, Mahir Nilay’ın yanında kalarak durumu çözmeye çalışıyor. Nilay’a gelen mektuptan yola çıkarak, getireni buluyorlar. Bu işin ardından çıkan isim elbette, Müfit... Şaşırdık mı? Bence hiç şaşırmadık! Müfit, çok sevgili kızının uzatmaları oynayan evliliğini kurtarmak için, böyle bir plana kalkışmış. Çünkü Melek yoksa Hüseyin’in içindeki aşk da yok olacaktı, mümkünmüş gibi. Uzun zamandır böyle kendini “kandıran” bir karakter görmemiştik doğrusu!

ROMANTİK... SADECE ROMANTİK BİR GÜN GEÇİRMEK Mİ? O DA NE?

Hülya, Kerim’in çok sevdiği flört oyunundan sıkılmaya başladığında onunla ciddi bir konuşma yaptı. Gereken de buydu. Kerim hala küçük bir çocuk gibi, sorumluluk almak istemiyorum diye gezerken; Hülya küçücük halinden beri elini taşın altına koyuyor. Kerim, iğnelemeler, sevimli(!) şakalar yaparken; Hülya adım adım yürüyor hayalini kurduğu ana, adama. Hülya’nın hakkı o sözler, Kerim’in şımarık tarafına bir son vermesi ve artık sorumluluk alması lazım. Madem giderse diye korkuyor o zaman gitmemesi için bir zahmet sorumluluk alacak. Bayramın ilk gününe kalmaz o mevzu, çözüm çözüm çözülür ama bakalım iki ay sonra Hülya beklediği sözleri alabilecek mi?

ARANIZDAKİ ATEŞTEN EV YANACAK YANACAK YAHU!

Ailenin romantiği, ailenin kaybedeni, ailenin en umutsuz aşığı Hüseyin’den Kerim’e beklenen silkeleme geldi. “Sen böyle yaparak neler kaybedeceğini biliyor musun Kerim, bilmiyorsun çünkü henüz kaybetmedin.” Hüseyin’in gerçek bir sarsıntı yaratan sözleri Kerim’in üzerine ne kadar etkili olur bilinmez, umarım bu silkelenme ona yeter, umarız o da görür Hülya’nın ona ulaşmak için aştığı yolları. 

MELEK’İN SUÇU NE? ÇOK İYİ OLMAK MI?

Zeynep’in Melek’i kaçırıp kulübeye kapatması ve tabii ki arkasına babacığını alması Cevher köşkünde duyulduğunda, Kerim ve Bayram Cevher Melek’i almak için ormana geldi. Kerim bu durumlara alışkın olmadığı için diğerlerinden daha büyük bir reaksiyon gösteriyor ama Melek’i kurtarmak için önce o koşuyor. Melek onlar gelmeden kısa bir süre kaçmış olsa da. 

NE DESEN HAKLISIN KERİM!

Kerim’e bu kadar entrika fazla gelince patlaması da şiddetli oluyor. Zeynep’e pılını pırtını topla git, ayarı veriyor ama Zeynep’in o evden ancak ölüsü çıkar. Bunu herkes biliyor, Kerim hariç... Tüm aile gözlerinde büyüyen öfke ve kırgınlıkla bakarken Zeynep’e, yine en büyük yıkılan Hüseyin oluyor. 

HÜSEYİN, AMAN HA ADIMINA DİKKAT, KAYAR DÜŞERSİN SONUNDA

Bayram Cevher, on nefes al bir konuş, dedikten sonra Zeynep’le Hüseyin’i yalnız bırakıyor. Zeynep de kendince haklı nedenlerini sıralıyor. Evet, korkunç bir şey yaptı ama kaybetmemek için yaptı. Hülya’nın kazanmak için yaptıklarını haklı bulurken Zeynep’in kaybetmemek için yaptıklarını haksız bulmak olmaz. Çok yanlış adımlar atıyor, sürekli takılıp düşüyor ama en azından pes etmiyor, o da kendi tarzında seviyor, o da kendi tarzında savaşıyor. Ama onun savaşı çoktan kaybedildi, henüz bunu kabullenemiyor. 

HÜLYA’NIN ÇÖZEMEYECEĞİ BİR OLAY VAR MI? VAR!

Bu bölüm de çözülemeyen bebek olayı uzadıkça sünüyor, Kaya gibi yarım akıllı birinin şimdiye çoktan dönmesi gerekiyordu. Hüseyin ve Melek yeterince ayrı zaten, onları ayırmak için bu kadar çok engele gerek yoktu. Nilay İstanbul’a geldi, Melek restoranı boşalttı o da İstanbul’a gelir, gidip gelme işine son verdiler belli ki. Melek kucağında bebekle arabaya yürürken son anda vazgeçiyor, bu da doğurduktan sonra evlatlık verilmek istenmesi fikrini kanıtlıyor muhtemelen Hülya bir daha çocuğu olmayacağını bilmeden böyle bir karar alıyor. Hülya kadar zeki bir kızın hala neden Bahar’ın kendi kızı olmasından şüphelenmediğine gelirsek, o konu fazlasıyla mantıksız. Hülya bu, hep dört ayak üstüne düşen, asla yaş tahtaya basmayan, plan konusunda tezi olan kadın, nasıl olur da şüphelenmez?

HÜLYA’NIN BEKLEMEDİĞİ ŞEYLER DE OLUYOR BU HAYATTA!

Müfit olayı ayyuka çıkınca olaya Hülya el atıyor ama bu kez işler beklediği gibi gitmediğinden karşısında Müfit’i buluyor tabii yüzüne doğrultulan bir silahla.

Bakalım gelecek bölüm Hülya’yı Müfit’in elinden nasıl kurtaracaklar? 

noluyo.tv Tarafından hazırlanmıştır.