Böbrek yetmezliğine dikkat

Yiyip içtiklerimizin kullanılıp işlenmesi kadar meydana gelen "üretim atıkları"nın bedenden uzaklaştırılması çok önemli bir iştir.

Kusursuz, mükemmel bir makine olan bedenimizin faaliyetleri sonrasında oluşan bazı toksik maddelerden kurtulamazsak sağlığımız bozulur, hastalanırız. Bu işin en önemli kısmını üstlenmesine rağmen gerektiği kadar şefkat göstermediğimiz çok özel bir "çift organımız" var. Bunlar, karnın arka bölgesine yerleşmiş, oldukça iri birer fasulyeyi andıran ve her biri 150 gr ağırlığında olan iki kardeş organdır. Böbrekler, sadece temizlik ve arıtma cihazı değil, bedenin iç dengesinin en önemli koruyucularıdır ama nedense "kalbimize bir şey olacak" diye içimiz titrerken onlara hep "üvey evlat" muamelesi yaparız.

İÇ DENGEYİ KORUYOR

Böbreklerin temel görevleri vücudun su, tuz, potasyum ve kalsiyum dengesinin sağlanması, toksik ve atık maddelerin uzaklaştırılmasıdır. Onların başka görevleri de var: Böbrekleriniz hormon metabolizmasından şeker dengesine, kemik bütünlüğünden kan üretimine kadar pek çok alanda önemli işler yapıyor. Şu veya bu nedenle yetersiz çalışmaları halinde bu görevler aksıyor, önemli sağlık sorunları ortaya çıkıyor. Böbreklerin iyi çalışmamasına "böbrek yetmezliği" deniyor. Bunun hızla gelişenine "akut", yavaş yavaş ilerleyenine ise "kronik" deniyor.

Son derece yavaş ilerleyen "kronik böbrek yetmezliği", gözden kaçtığı ve çoğu zaman belirtileri başka hastalıklarla karıştırıldığı için çok önemli. Kronik böbrek yetmezliğinde görülen "halsizlik, nefes darlığı, çarpıntı, kan basıncı yükselmeleri, el ayak ve göz etrafında şişmeler, idrar miktarında azalma, gece sık idrara kalkma" gibi belirtiler daha birçok hastalıkta ortaya çıkabildiği için teşhisi ve tedavi gecikebiliyor.

NEDENLERİ ÇOK FARKLI

Kronik böbrek yetmezliğinin birçok sebebi var. Şeker hastalığı, hipertansiyon, böbrek taşları ve iltihapları en sık görülenleri. "Nefrit" adını alan böbrek iltihapları (böbreğin süzme dokusunun hasarlanması hali), böbrek kistleri, tümör veya başka hastalıklar da böbrek yetmezliğiyle sonuçlanabilmektedir.

Böbrek yetmezliğini erken dönemde teşhis etmenin yolu, henüz hiçbir şikáyet yokken yapılan düzenli sağlık taramaları. Bu taramalarda idrarda ya da kanda belirlenen bazı ipuçları böbrek yetmezliğini ve ona yol açan sebebi araştırmaya yönelecektir. İdrarda albümin kaçağı veya kan hücrelerinin tespit edilmesi, idrarın yoğunlaşma kusuru olduğunun belirlenmesi ve kanda üre, kreatinin gibi maddelerin yükseldiğinin görülmesi böbreklerde bir problem olduğunu akla getiriyor. Bunlar son derece ucuz ve kolay testler. Daha sonra yapılacak ileri tetkikler hem tanının doğrulanmasını hem de böbrek yetmezliğine yol açan nedenin belirlenmesini sağlar.

NE YAPACAKSINIZ?

Yaşlandıkça böbrekleriniz fonksiyonlarını yavaş yavaş kaybeder. Yani doğal yaşlanmanın getirdiği tahribatlardan onlar da az çok paylarını alır. Bunu önlemenin düzenli olarak su içmek, böbrekler ve idrar yollarında meydana gelen problemleri zamanında çözmek dışında etkili bir yolu yoktur. Eğer herhangi bir sorun eklenmezse doğal yaşlanmanın etkileri ile oluşan fonksiyon azalması bir soruna yol açmaz. Sizin yapmanız gereken şey yıllık sağlık taramalarınızda böbreklerinizi de kontrol ettirmek ve onlardan gelen sinyallerle ciddi olarak ilgilenmektir.

Belirli bir neden yokken sık sık mesanenizi boşaltma ihtiyacı duyuyorsanız, halsizlik, nefes darlığı, yorgunluk ve şişme gibi problemler yaşamaya başladıysanız, daha önce tamamen normal seyreden kan basıncınız yükselme eğilimine girmişse, özellikle geceleri sık sık tuvalete kalkmak zorunda kalıyorsanız, ayaklarınızda, göz kapaklarınızda şişme, iştahsızlık, bulantı ve yorgunluk şikáyetleriniz uzun sürdüyse böbreklerinizde bir problem olabileceği aklınızda olsun. Erken teşhis böbrek yetmezliğinde de çok ama çok işe yarıyor.

Akşam yemekleri kilo aldırır

Ben dáhil, beslenme ve kilo yönetimiyle ilgilenen doktorlar ve beslenme uzmanları kabul etmiyorlar ama yaygın kanaat biraz farklı. Çoğu insan akşam saatlerinde tüketilen kaloriler arttıkça, kilo almanın da kolaylaştığını düşünüyor. İşin metabolik yönü dikkate alındığında ne zaman yediğiniz değil, ne yediğiniz, ne kadar yediğiniz daha önemli. Ve hiçbir beden yiyecekleri farklı saatlerde, farklı biçimde değerlendirmiyor. Ama eğer bütün bir günü aç geçirip, sabah öğlen öğünlerini atlayıp, günlük enerjinizin tamamını akşam saatlerine bırakırsanız en azından metabolizma hızınızı yavaşlattığınız için kilo almanız kolaylaşıyor.

Beslenme uzmanlarının kilo sorunu olanlara "Aman öğün atlamayın" ve "Ara öğünlerde de bir şeyler atıştırın" diye ısrar etmelerinin nedeni de bu. Günde bir öğün yiyenlerde az kalori alınsa bile kilo almak daha kolay oluyor. Özellikle sadece akşam yiyenler ya da sabah öğlen az yiyip, akşam saatlerinde daha fazla besin tüketenlerde büyük insülin dalgalanmaları görülüyor. Bu durum bir süre sonra insülin direnci sendromuna, hipoglisemi ataklarına ve özellikle de karın, göbek, bel çevresinden yağlanmalara yol açıyor.

Yumurta dondurulması nedir

Erkeklerin spermlerinin dondurulması işlemi uzun yıllardan beri yaygın bir şekilde yapılmakta iken kadınların yumurtalarının dondurulması işlemi son yıllarda uygulanmaya başlanmıştır. Bu gecikmedeki sebep, yumurtaların dondurulma işlemine dayanıksızlığı idi, ayrıca işleme bağlı kromozom bozukluklarının da gelişmesinden korkuluyordu. Yumurta sıvısı içinde oluşan buz kristalleri yumurtayı kullanılmaz yapıyordu. İlk başladığında yapılan tekniklerde yumurta dondurulduktan sonra çözüldüğünde yüzde 50-60’ı kullanılabilir görülmekte iken, yeni uygulanmaya başlanan vitrifikasyon yöntemi ile bu oranın yüzde 95’lere geldiği görülmektedir.

Yaşı ilerlemekte olan, ancak anneliği daha ileriye almak isteyen kadınlarla, belki de hiç kullanılmayacak bir embriyoyu dondurmak istemeyen kadınlar için yumurta dondurma bir seçenek gibi görülebilir. Daha da önemlisi, kanser tedavisi görecek bir hastanın ileride kullanmak üzere yumurtalarını dondurtarak saklamasıdır çünkü kanser tedavileri yumurtalara zarar verebilir veya kısırlığa yol açabilirler.

Soğan mı sarmısak mı

Eğer (a) şıkkı sarmısak, (b) şıkkı soğan olan böyle bir soruyla karşılaşırsanız, siz (c) şıkkını yani "ikisi de faydalı" bölümünü işaretleyin. Araştırmalar soğanın da en az sarmısak kadar faydalı bir besin olduğunu gösteriyor. Soğan güçlü bir mikrop öldürücü. Antiseptik özellikleri de var. Özellikle üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmada faydalı olabiliyor.

Bazı destekler faydasız

Vitamin satıcılarında hatta eczanelerde sağlığınız için önerilen bitkisel desteklerin çoğunun arkasında herhangi bir bilimsel çalışma, faydalı olduklarını gösteren güçlü bir bilimsel destek ne yazık ki yok. Diğer taraftan bu destekleri ithal edenlerin sayısı hızla artıyor. Böyle giderse ülkemiz tam bir vitamin, mineral, besin desteği ve bitkisel destek çöplüğü haline gelecek. Amerika’da, Avrupa’da ne kadar gereksiz, lüzumsuz, faydasız ürün varsa birkaç ay geçmeden bizim ülkemizde de satılmaya başlıyor. İşte onlardan bazıları: Rhodiola, Shark Cartilage, Lipotropic Factors, Kelp (tehlikeli bile olabilir), Golden Seal Rood, Gotu Kola bunlardan en önce akla gelenlerdir. Lütfen bu gereksiz bitkisel ürünlere paranızı harcamayın. Bu listeyi daha da genişletmek mümkün ama şimdilik bu kadar yeter.
Yazarın Tüm Yazıları