Bizlerin ‘Kölün Radyosu’

Güncelleme Tarihi:

Bizlerin ‘Kölün Radyosu’
Oluşturulma Tarihi: Kasım 21, 2014 00:00

“KALDIĞI kadınlar yurdunda her akşam tüm kadınlar Köln Radyosu dinlerlermiş. Anneannem de ilk maaşı ile kendine küçük bir radyo almış ve yıllarca bu yayını dinlemiş. Almanca bilmedikleri için radyo anneanemin ve arkadaşlarının hem eğlencesi hem de bilgilendirme aracı olmuş...”

Haberin Devamı

12. sınıf öğrencisi Hamburglu Selin Yörenç söylemiş bunları.
“Örsan Öymen’in ‘Recep Usta’ programını neşe ile izlerlermiş ve severlermiş. Biz dedemin kasetlerini bir hatıra olarak saklıyoruz...”
Yağız Cem Köroğlu da böyle diyor.
“Her bölgeden haber veriyorlardı, 45 dakikaya her şeyi sığdırıyorlardı. Bütün insanlar, buradaki Türkiyeliler mutlaka Köln Radyosu’na kilitlenirdi zamanı geldiğinde...”
Bu satırlar da emekli Ford işçisi Cafer Pörklü’den.
Genel Yayın Yönetmenliğini Zeynel Korkmaz’ın yaptığı PoliTeknik gazetesinin 4’üncü sayısından bazı satırlar.

* * *

Gerçekten de öyleydi.
1970’li yıllarda Bochum Ruhr Üniversite’de öğrenim yaparken tercüman olarak bölgedeki birçok kentte heim olarak nitelenen İşçi Yurtları’na gittim.
Akşam saatlerinde sığabildikleri kadar bir odaya toplanıp Köln Radyosu’nu, Anadolu’dan gelen insanlarımızın söylemiyle Kölün Radyosu’nu dinlerlerdi.
Çünkü Kölün Radyosu onların sesiydi.
Çünkü Kölün Radyosu programları onların çoğunun anlayabildiği tek yayındı.
Çünkü Kölün Radyosu onların vatan hasretini bir parça da olsa giderebiliyordu.
Evet, Türklerin Kölün Radyosu dedikleri Batı Alman Radyo Kurumu (WDR) ilk Türkçe radyo programını bundan tam 50 yıl önce 2 Kasım 1964 tarihinde yayınlamaya başladı.
Aslında 1961 yılının başlarından beri Gastarbeiter (Misafir işçi programları) için girişimler vardı.
Ama ARD kısa adıyla tanınan ve Almanya genelinde yayın yapan Federal Almanya Cumhuriyeti Radyo ve Televizyon Kurumu yöneticileri buna pek sıcak bakmadı.
Ancak 1961 yılında iki Almanya arasında Utanç Duvarları örülünce durum değişti.
İtalyan işçilerin tedirginliği ARD yöneticilerini İtalyanca yayın yapmaya zorladı.
Daha sonra da İspanyolca, Yunanca, Portekizce ve Türkçe yayınlar başladı.

* * *

Evet, işte yarın akşam Köln’de bir gala ile Türkçe programların 50’nci yılı kutlanacak. Öğrenci olarak geldikleri Almanya’da eşi Suna Akbel’le birlikte WDR’de Kölün Radyosu programlarını başlatan Can Akbel’i yıllar sonra Essen’de düzenlenen bir etkinlikte tanıdım.
Programlarla ilgili ilk günlerde yaşadıklarını ve anılarını anlatırken adeta o günlerin heyecanını yaşıyordu.
“Burası Köln Radyosu” diye yayına başlayan ve yıllarca Almanyalı Türklerin sesi olan Lale Giritli-Akkoyunlu’yu, Turhan Dikkaya’yı, Güler Uygun’u, Ulya Üçer’i, Ertekin Tangün’ü, Murat Gençosman’ı, Yüksek Pazarkaya’yı tanıdım.
Bonn’da Hürriyet’in temsilcisi olarak görev yaptığım dönemde çeşitli vesilelerle bir araya geldik.
Hepsi anılarla doluydu.
Üniversite öğrenimi yapmak için Almanya’ya gelen ve önce Almanya’nın Sesi Radyosu’nda, sonra da Kölün Radyosu’nda yıllarca çalışan Ulya Üçer-Breuer’e, “Seni en çok etkileyen olay hangisiydi?” diye sordum.
“Ford greviydi” dedi.
İzinden geç geldikleri için Türk işçilere çıkış verilmesini protesto amacıyla 24-30 Ağustos 1973’te düzenlenen Türk Grevi’ydi bu.
Öncüleri de Baha Targün’dü.
Kölün Radyosu’nda Recep Usta programını sunan ve Türkiye’de geçirdiği bir kalp krizi sonucu yaşamını yitiren Örsan Öymen’i de Bonn döneminde tanıdım.
Hem Türkiye’yi hem de Almanya’yı çok iyi tanıyan bir gazeteciydi.

* * *

Kölün Radyosu artık genç nesillerin elinde.
Türkçe Redaksiyonu’nun yöneticisi Ayça Tolun, kendisinden önce aynı görevi yapan Serpil Eryılmaz, başka bir birime geçen Murad Bayraktar ve kısa bir süre görev yapan Erkan Arıkan da, Deniz İncediken, Fulya Cansen, Serap Doğan, Elmas Topçu, Hülya Topçu, Tuba Tunçak, Türklerin Köln Radyosu’nu yaşatmak için emek verdiler, veriyorlar da.
Yeni nesillere Türkiye’yi yaşatmak için hepsi yoğun çaba gösteriyorlar.
Tabii Türkçe’yi yaşatmak için de...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!