Bizimle resimaltı oynar mısınız

Güncelleme Tarihi:

Bizimle resimaltı oynar mısınız
Oluşturulma Tarihi: Aralık 09, 2011 00:20

Tabletler savulun! Fotoğrafçı Emre Yunusoğlu ve grafiker Niyazi Tokel’le Babıali’nin ilk 3D sayfasını hazırladık. Fakat şimdiden uyaralım, biraz tehlikeli!

Haberin Devamı

Yukarıda fonda kullandığımız renk harikası fotoğraf, İstanbul Harbiye’deki Piyasa Kulüp. Emre boş halini çekti. Üstüne Niyazi’yle yerleştirdiklerimiz, sıradan bir cumartesi akşamında, Piyasa’nın olağan ‘ünlü’leri.
Çekinmeyin, fotoğrafın içine girip aralarında dolaşabilirsiniz...  Ama küçücük bir ‘laneti’ var: “Eğer az daha kalayım” derseniz... Normalde mekan böyle boş değil tabii. O vakit, sayfanın görünmeyen ‘ünsüz’lerinden olmaya fitsiniz...  Ne diyordu cadı?
Ayna ayna söyle bana...
Peki siz bilirsiniz: Piyasa Kulüp. 12.00’den sonra gidilir. Overdose Türkçe. Giriş ücreti yok. Kapı sıkı. Bir bira 20 lira. (212) 241 85 85

FARKLI BİR PİYASA ANALİZİ

DEMET AKALIN

Kız arkadaşlarıyla hep DJ kabininin önünde.
Herkese gülümsüyor. Elinde, vazo-bardakta votka-enerji.
Ve hayır, o koca bardak onun elinde devasa durmuyor.

HANDE YENER

Haberin Devamı

Herkesle sohbet ediyor.
Kendi şarkılarında çok eğleniyor, votka-enerjiyi bırakıp tekilaya dönüyor. Yine Kemal Doğulu’yu kaybetmiştir.
Barın içinde aradığına göre...

CENK EREN

Bir muhasebe kuralı: “İlk giren son çıkar”. Ev sahibi kontenjanından, ilk o geliyor en son o çıkıyor.

NUR YERLİTAŞ

Onun derdi pazı dolma. O kadar seviyor ki eve paket yaptırıyor.

SÜREYYA YALÇIN

Sevgilisiyle stantta takılıyor. Gelir gelmez şampanya ve Atiye’den ‘Bu Mudur’ şarkısını istiyor. Sonra hep viski-soda.

SERGEN YALÇIN

Elinde kısa bardakta bol buzlu viskiyle hep aynı köşede duruyor. Yanında sürekli tabanca gibi iki kadın. Meğer orayı ona ayırıyorlarmış. Çıkarken tek tek herkese teşekkür etme merasimi var.

SABA TÜMER

Masanın başında takılıyor ve etrafı hep kalabalık. Az dans, bol kahkaha. Sakınca: Balon kadehte roze içmesi. Kafayı gömecek kadehe.

Coca-Cola üstü uykuluk

Salı akşamı Santral İstanbul’da Coca-Cola sergisinin açılışı vardı. Coca-Cola deyince galiba ben biraz fazla beklentiye girmişim. Öyle çok heyecanlanmadım. Gerçi uzaya ilk giden ilk kola şişesiyle müşerref olduk ama serginin galiba en kayda değer kısmı video gösterisiydi. Hazır Alibeyköy’e kadar gelmişken, bari senelerdir merak ettiğim şu uykuluğu bir deneyelim dedik. Bir bilene soruldu, Sütlüce’de Sadrazam Mahmut’un adı alındı. Gidildi, tembihlendiği üzere İlkin Bey soruldu, özellikle gerdan ısmarlandı. Gayet güzel ve yumuşak bir et uykuluk. Bolca baharatlı. Yok daha konvansiyonel bir şey olsun derseniz, kendi imalatı sucuklar var. Izgarası hafif ve lezzetli. Hani sergi üstü keşif kabilinden... Porsiyonlar 13-14 lira. (532) 797 13 83.

Haberin Devamı

Pizza ince olmaz

/images/100/0x0/563d3b82f018fb32c8ee226a

Maurizio Morelli, Londra’nın fiyakalı fine dining İtalyan restoranı Latium’un sahibi ve aşçısı. Nişantaşı’nda Erol Kaynar’la birlikte Cento Per Cento’yu yarattılar ve Türk müşterileri hakkında ilginç bir tespiti var

- Londra’nın en özel İtalyan restoranlarından birine sahipsiniz. Neden İtalya değil de Londra?
- 22 yaşındayken Londra’ya geldim. Hareketlilik, enerji, rekabet ve çeşitliliğine kapıldım. Yetenekli ve çalışkansanız bu büyük bir fırsat. Bu nedenle çalışmak ve kendi işinizi yapmak için Londra’dan daha iyi bir yer olmadığını düşünüyorum.

- En iyi İtalyan restoranları İtalya’nın dışında denir, katılıyor musunuz?
- Hayır böyle düşünmüyorum. Belki İtalya dışında daha organize ve disiplinliyiz ve elbette dünyada çok sayıda iyi İtalyan restoranı var ama İtalya da basit küçük restoranlardan sofistike Michelin yıldızlı restoranlara kadar seçenekler sunuyor.

Haberin Devamı

- Nişantaşı’ndaki Cento Per Cento’yla alakanız ne?
- Üç yıl kadar önce Erol Kaynar Londra’ya ve şans eseri akşam yemeği için Latium’a geldi. Yemeklerden çok etkilendi ve benimle İstanbul’da ortak bir projede çalışmak istediğini söyledi. Beni İstanbul’a davet etti. Böylece Türkiye maceram başladı. Cento Per Cento’yu birlikte yarattık. Londra’da da ortağı olacağım bir Cento Per Cento açma fikrimiz var. 

- İlk izleniminiz ne oldu?
- İstanbul’a ilk gelişte neyle karşılaşacağımı bilmiyordum. Çok şaşırdım. Gayet modern ve ilginç bir şehir. Nişantaşı, Londra’daki Newbond ya da Roma’daki Via Condotti’ye benziyor. İnsanlar güzel. Bence İstanbul, Napoli ve Roma’nın karışımı.

Haberin Devamı

- Türk mutfağını ve misafir profilini nasıl değerlendirirsiniz?
- İtalya’nın dışında insanlar İtalyan mutfağının pizza ve kötü yapılmış makarna olduğunu zannediyor. Bence nedeni İtalya’ya gittiklerinde turistik yerlerdeki restoranlarda yemek yemeleri. Bu restoranlar genellikle çok kötü. Kötü yemekler yiyip, ülkelerine döndüklerinde çok iyi yemeklere sahip olduklarını düşünüyorlar. Mesela iyi bir İtalyan restoranında beef carpacio kalın servis edilir. Böyle yapınca misafir geri gönderiyor. Bu İstanbul’da da pizza için geçerli. Öyle olmaması gerekirken, insanlar pizzayı çok ince istiyorlar.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!