Bize konuk olmak isteyenler torpil arıyor

Güncelleme Tarihi:

Bize konuk olmak isteyenler torpil arıyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 20, 2011 18:00

Zara ve Oktay Kaynarca, iki yıldır “Salı Sefası” adlı programla seyirci karşısına çıkıyor. Her salı akşamı ekran başındakilere türkü ziyafeti çeken ikili, “Bizim programımıza gelen konuklar, giderken ‘Bir daha gelmek istiyorum’ diyor. Bize konuk olmak isteyenler torpil arıyor” diyor.

Haberin Devamı

Oktay Bey, Zara’yla birlikte albüm çıkarmayı düşünür müsünüz?                                       
            
Oktay Kaynarca: Albüm, ikimiz! Ben arkada onu seyrederim. (Gülüyor) 
                    
Zara’nın türküleriyle sizin şiirleriniz yer alabilir albümde...    
    
Oktay Kaynarca: Neden olmasın, yapabiliriz. Zara ile sürprizlerimiz olabilir.

Zara: O kadar içli dışlı olduk ki, artık Oktay’la kardeş gibiyiz. O türküleri çok seviyor. Popüler olduğu için de bu türkü sevgisi gençlere olumlu örnek oluşturuyor. Biz programımızda gençlere de fırsat veriyoruz.
   
Canlı yayın demek, mayın tarlası demek. Her an bir şey patlayabilir çünkü. Konuklarınız da oluyor programda. Var mı böyle ilginç bir anınız?

Zara: Geçen haftalarda Sümer Tilmaç konuğumuzdu ve canlı yayında cep telefonu çaldı. Ama bizim programımız ev ortamı atmosferinde olduğu için kimse rahatsız olmadı. “Sümer Bey lütfen telefonunuza bakar mısınız?” dedik. O da “Mutlaka istek parçada bulunacaklardır” karşılığını verdi ve “Şu an TV8’de canlı yayındayım, lütfen izleyin” diye de ekledi. Çok samimi ve sıcak bir ortamdayız. Cep telefonunu cebinde açık unutmuş işte. Ama hiç panik yapmadan böylece geçiştirdik olayı.

AVRUPAİ TİPİM VAR DİYE TÜRKÜ SEVDAMA ŞAŞIRIRLAR

Oktay Bey, sizin pek çok program partneriniz oldu. Zara’nın farkını sormak istiyorum...

Oktay Kaynarca: Zara, sırtımı dönebileceğim bir partner. Onun hiç olumsuz sürprizi olmaz. Her zaman pozitiftir. Sırtımı birine yaslamak çok önemli. Canlı yayınlar risklidir çünkü. Ama Zara’yla çok rahatım. Bizim programımıza gelen konuklar, giderken “Bir daha gelmek istiyorum” diyor. Bize konuk olmak isteyenler torpil arıyor. Bunlar bizim için en önemli alkıştır, başarıdır.

Siz türküleri çok seviyorsunuz. “Kurtlar Vadisi”nde canlandırdığınız Çakır karakterinin hayranları, bazen sizin türkü dinlerken gözlerinizin yaşarmasına şaşırıyorlar. Sizin bu türkü aşkınız, türkü sevdanız nereden geliyor?

Oktay Kaynarca: Bilmiyorum, galiba bununla doğdum ben. Doğulu bir ailenin çocuğuyum ve bizim evde hep türkü dinlenirdi. Ama kardeşlerim benim gibi türkü sevdalısı değiller. Arkadaşlarım da benimle dalga geçerlerdi, çünkü onlar pop dinlerdi. Benim de beyaz tenli, renkli gözlü Avrupai bir tipim var ya, o nedenle de şaşıranlar olurdu benim türkü sevdama...

Oysa türküler bizim öz müziğimizdir...

Oktay Kaynarca: Çok doğru. Önce türküleri bilmek gerek, sonra diğer müzikleri.

Zara: Zaten bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, önce oranın halk müziğine bakmalısınız. Türküler, toplumun aynasıdır.

OKTAY’IN DÜĞÜNÜNDE 5 SAAT TÜRKÜ OKUYACAĞIM

Oktay Bey, okuduğunuz şiirler de pek beğeniliyor.

Oktay Kaynarca: Ben şiirleri de seviyorum. Fırsat buldukça önemli şairlerimizin şiirlerini programda okumaya çalışıyorum. Okuduğum şiirler olumlu tepkiler alıyor, bu da mutluluk verici tabii.

Yazdığınız şiirler var mı?

Oktay Kaynarca: Şiir yazmıyorum ama senaryo yazıyorum. Hiç o psikolojiye girmedim, belki de olur.

Bir röportajınızda “Bu yıl ikimiz de evleneceğiz” dediniz...

Oktay Kaynarca: Biz programda takılıyoruz, şaka yapıyoruz. O da bir şakadır mutlaka.

Zara: Ama ben şunu söyleyebilirim; inşallah Oktay’ın düğününde beş saat türkü okuyacağım. Oktay’ı türkülerimle ağlatacağım, sonra gelini alsın gitsin! (Gülüyoruz)

Oktay Kaynarca: Evlilik kısmet işi, bu konuda büyük konuşmamalı.

Aslında çifte düğün yapsanız ve “Salı Sefası”nın canlı yayınında hayranlarınızla paylaşsanız, ne güzel olur...

Oktay Kaynarca: Neden olmasın!

Zara: Sevenlerimizle birlikte oluruz, paylaşırız.

Haberin Devamı

TARİHİ BİR KARAKTERİ CANLANDIRMAK İSTİYORUM

Malum, devir dizi devri. Birlikte bir dizide rol almak istemez misiniz?

Oktay Kaynarca: Valla güzel bir proje gelirse neden olmasın?

Zara: Bu kadar değerli bir oyuncuyla neden dizi yapmayayım ki?

Zara’nın gönlünde olan bir rol, canlandırmak istediği bir karakter var mı?

Zara: Benim gönlümde hep tarihi bir filmde, tarihi bir karakteri oynamak vardır. Mesela, Nene Hatun...

SABAH GİT İŞİNE AKŞAM DÖN EŞİNE

Siyasete girmeniz için teklifler geliyor mu?

Oktay Kaynarca: Ben siyasete girmeyi düşünmüyorum ama girmem için çok ısrarlar oluyor.

Zara: Allah Allah!

Oktay Kaynarca: Benim yapacak çok işim var. Siyasete giremem, mümkün değil.

Zara: Bence herkes kendi işini yapmalı.

Diyelim genel seçimlerde milletvekili adayı oldunuz ve kazandınız. Meclis’e girer girmez ilk icraatınız ne olurdu?

Zara: Bu bana çok uzak bir konu. Ben kendi işimi yapmayı tercih ederim.

Oktay Kaynarca: Ben bununla ilgili bir dizi senaryosu yazmıştım. 40 yaşında, seçimlerde sürpriz bir şekilde başarılı olup başbakan olan birisinin yaptıklarıydı yazdığım. Rahmetli Ömer Lütfi Mete’yle de oturup çalışmıştık bunun üzerine. Kafamdaki ilk icraat şuydu; gençleri çok önemserim. Her ilden, kızlı erkekli beşer kişiden oluşan bir masa oluştururum. Ve gençler kanalıyla tüm ülkenin nabzını tutarım.

Bu sohbeti Zara’nın sözleriyle noktalayalım o zaman...

Zara: Bizim ailede bir söz vardır; sabah git işine, akşam dön eşine, karışma Allah’la devletin işine!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!