Paylaş
Bakın bu mektubu yazan 32 yaşına gelmiş, koca bir adam. Ama
evlenememiş. Nedeni ise aile baskısı...
ış güç sahibi bir adam bile, annesinin baskısı yüzünden sevdiği kadını
bırakmak zorunda kalıyor. İşin çok acı bir tarafı daha var. Adam
annesinden nefret ediyor, uzaklaşıyor. Ne denebilir ki? Ne isterler o
kadından? Günahı nedir ki bu kadar aşağılıyorlar?
Adam bana soruyor şimdi, “Her şeyi bırakıp o hanıma mı gideyim” diye.
Bence geç bile kalmış. Ama tabii o hanımın kişiliğini, iş çevresini,
namusunu bir kenara atarak değil, nikâh yaptıktan sonra... Yoksa o
kadına bir kez daha acı çektirmek günah olmaz mı?
Bizi ayırdığı için annemden soğudum
Ben 32 yaşında, bekar bir erkeğim. Bir süre önce genç bir hanımla
görüşmeye başladım. Onun da benim gibi kendine ait bir işletmesi vardı.
Çok iyi anlaşıyorduk. Tamamen şanssızlık eseri başından iki evlilik
geçtiğini söyledi. Üstelik bunu bana daha üçüncü görüşmemizde anlattı.
ılk seferinde, babası fikrini bile almadan onu zorla evlendirmiş. Adam
psikolojik sorunlu çıkınca dördüncü ayda boşanmışlar.
Dört sene sonra ikinci kez evlenmiş. Ama o adam da bu kıza kredi kartı
borcunu ödetip kaçmış.
Onu dinledim ve “Sana inanıyorum ama seni çok iyi tanımam lazım, bana
biraz zaman ver” dedim. Kabul etti, “Haklısın” dedi.
Kapıyı vurup çıktım
sevgilimin evine gittim
Derken mutlu bir beraberlik yaşamaya başladık. İlişkimiz artık tamamen
ciddileşmişti.
Annemin bu ilişkiden haberi olunca onu istemedi. “Ben onları tanıyorum,
durumları iyi değil, seni kapacaklar” gibi abuk sabuk sözler söyledi.
Evde büyük kavgalar çıktı. Sevdiğim kız hakkında “Sen evden gidersin,
arkandan başkasını eve alır” gibi ağır sözler de söylüyordu. Anneme bu
yüzden çok kızıyordum.
Bir akşam annem ve ablamla yine kavga ettim, kapıyı vurup çıktım ve bu
hanımın evine gittim. Giderken de onu arayıp “evdekilerle kavga ettim,
sana geliyorum” dedim.
Annem, babasını arayıp
‘kızına sahip çık’ demiş
Annemle ablam telefon faturamdan onun telefonunu bulmuş, ben çıkar
çıkmaz kızı aramışlar. O da durumu tahmin edip açmamış. Beni arayıp,
telefon numarasını söyledi. “Sakın bilmediğin numaraya açma” diye tembih
ettim. Yarım saat sonra evindeydim. O akşam orada kaldım.
Annem o akşam kızın babasını da aramış. “Kızına sahip çık, oğlumun
peşini bıraksın! şu an beraberler” demiş. Babası aramadı. Çünkü o saatte
olay çıkarmak istememiş. Zaten iyi anlaştığımızı da biliyordu.
Sabah ben işyerime geldim. Annemle ablam da oraya geldiler ve yine kavga
ettik. “Araştırdık, o kız hakkında bildiklerimiz var. Bizi karşılatır,
her şeyi yüzüne söyleyeceğiz” dediler. “Eğer sizin bildiğiniz ama benim
bilmediğim bir şey varsa, hemen ayrılacağım ondan” dedim. Bir parkta
buluştuk.
Bizimkilerin tabii ki bildikleri hiçbir şey yoktu. Parkta kızın üzerine
yürüdüler ve hiçbir şey ispat edemediler.
Sırf onu korumak için
ayrılmayı kabul ettim
Birkaç gün sonra sevdiğim kız “Ben hayatta çok kötü günler yaşadım,
artık üzülmek istemiyorum” dedi.
Daha fazla da dayanamadı ve benden ayrıldı. Ben de onu korumak için
ayrılmayı kabul ettim. Çünkü bizimkiler kızın işyerini basmayı
düşünüyordu. Onu rezil edip, orada iş yapamaz hale getireceklerdi.
Ben her zaman ailemi özellikle de annemi çok seven birisiydim. Ama artık
hiçbirini sevemiyorum. Anneme hâlâ saygım var ama sevgim yok. Bitti...
Beni tükettiler. Bana çok yalanlar söylediler. O sevdiğim ve mutlu
olduğum hanımdan zorla ayırdılar.
Annem benim hemen iyi olmamı, tekrar eskiye dönmemi bekliyor. Oysa
eskisi gibi olamam, olamayacağımı da hissediyorum.
Sizce ne yapmam lazım? O kız hâlâ aklımda, başkalarıyla görüşemiyorum.
Kafamı da toparlayamıyorum. Neredeyse başımı alıp gideceğim. Evi terk
edip, onunla beraber oturacağım. Ne dersiniz?
? Rumuz: Mert
Paylaş