Bir vatandaş nasıl konuştu?..

Ne yapacaksınız, demokratik duruş buraya kadardı.

Gazetelerde zaman zaman "konuşan kedi" haberleri çıkar. Ya da konuşan keçi, konuşan at, konuşan deve...

Ben asıl vatandaş konuştuğunda sevinirim.

"Konuşan buzağı" haberi geldiğinde editörler zaten sayfaya koymuyorlar, çünkü henüz "konuşan manda" haberi beklemekte...

Demirel’in "Konuşan Türkiye" çağrısı diğer canlılar üzerinde mi etkili oldu, bilemem.

Kuş konuşuyor, kedi konuşuyor, at konuşuyor...

Vatandaşta "tık" yok...

*

İşte tam bu sırada haber geldi:

"Bir vatandaş konuştu..."

Hep birlikte "Vatandaş konuştu" diye koştuk.

Bendeniz "Konuşmamıştır..." dedim. Bürodaki arkadaşlarımız "Konuştuğu kesin..." dediler.

Ben "Konuşmaz..." diye ısrar ettim.

Onlar vatandaşın konuştuğunu kanıtlamak için soru-yanıt yöntemi ile beni ikna etmeye çalıştılar:

"Peki konuşmadıysa ağzını açıp-kapadığında çıkan o ses neydi?.."

*

Doğrusu bir vatandaş konuştu diye Türkiye çok sevindi.

Ben gördüğümde vatandaş sus-pus oturuyordu, arada bir tavana bakıyordu, konuştuğuna pişman gibiydi ve spiker "Sayın seyirciler konuştuğu ileri sürülen vatandaşımız şu anda görüntüde" diyordu.

Gazetelerde ise manşet olmuştu:

"Konuşan vatandaş dedi ki..."

İşte daha üzerinden bir gün bile geçmeden, baktım "konuşan vatandaş" yine ekranlarda "konuştuğu için" özür diliyor bu sefer.

Ve ağzını bir daha açmamak üzere sustu.

Böylece konuşan tek vatandaşımız da elden gitti.

Ne yapacaksınız, buraya kadardı.

Konuşan kedi, keçi, at, sincap, buzağı haberleri sıradan sayılıyor arkadaşlar.

Yaşlı hanım "Bir konuşmaya başlasın, öyle konuşur" diyerek kucağında beyaz tavşanı ile kapıda.

Siz vatandaş konuşunca haber verin...