Bir doğa mucizesi

MUĞLA Valisi Dr. Ahmet Altıparmak ile bir doğa mucizesi olan Sandras Dağı ile ilgili söyleştik.

Sandras nasıl bir yer?

- 2294 metre yüksekliğindeki Sandras, Muğla bölgesinin en yüksek dağı, eteklerinde "saklı" duran iki "cennet" var. Topgözü Kanyonu ile Yuvarlak Çay. Fethiye’deki Saklıkent’in bir benzeri de, Köyceğiz sırtlarındaki Sandras’ın eteklerinde bulunuyor. Sandras ve Çiçek Baba Dağları’ndaki karaçam ağaçları budaksız yayla çamı olması sebebiyle doğrama ve mobilyacılıkta aranan dayanıklı keresteye sahip. Muğla Valiliği’nin ABD’de yaptırdığı Türk Evi’nin kerestesi bu dağın ağaçlarından gönderilmiş.

Burası için oksijen deposu diyebilir miyiz?

- Elbette. Tertemiz bir dağ havası hakim burada. Buradaki restoranlarda, suyun üstüne kurulu ahşap teraslarda yiyip içmek mümkün. Oltayla alabalık tutanlara da rastlanıyor. Restoranlarda çiftlik balıkları fırında odun ateşiyle kiremitte pişirilirken köyün has tereyağı kullanılıyor. El değmeyen sıcak kiremitte de sofranıza geliyor. Çevreniz, yaprakları çaya atılınca koku veren mersin, nar, çınar, limon, ceviz ağaçlarıyla dolu. Kış aylarında yaban domuzu, ördek avı da yapılıyor. Bıldırcın ve keklik gibi kuş türleri açısından da oldukça zengin.

Zirvede safari olabilir mi?

- Muğla’nın en yüksek tepesi olan Sandras, eteklerindeki turistik cennetleri serinletirken; bir yandan da meraklılarına zirvede safari keyfi yaşatıyor. Zirveye çıkarken mola verilen Ağla Köyü ise anıt ağaçları, tipik köy evleri, pınarları ve gölleriyle hem safari öncesinde hem de sonrasında turistlerin soluklanacağı bir açık hava müzesi gibi. Kartal Gölü, anıt ağaçları ve Ağla Yaylası’yla Muğla’nın en yüksek dağı olan Sandras, bünyesinde daha bir çok sürpriz saklıyor. Bu yörenin en önemli özelliği, ilginç gövde yapılarıyla şaşırtıcı ağaçlardan oluşan bir çeşit ağaç müzesi görünümü vermesi. Sandras’ta kayak okulu oluşturulması yönünde çalışmalar yürütülüyor.

Nasıl gidilir, ne yenir?

- Muğla’nın Sakar Geçidi’nden inip Fethiye yönüne dönünce önünüze Köyceğiz çıkacak. Ortaca’ya ve Dalaman Çayı’na gelmeden Beyobası ayırımından gireceksiniz. Beyobası-Akköprü yolunun 5. kilometresindeki restoran tabelalarından sola saparsanız, stabilize yolla 7. kilometrede Yuvarlak Çay’a varabilirsiniz. Sakar Geçidi’nden Gökova’ya indikten sonra Köyceğiz’e yaklaşırken solunuzda kalan Ağla sapağı, sizi Ağla Köyü’ne götürüyor. Sonrasında yer yer bozuk ve yağışlar nedeniyle taşlara rastlanan yoldan zirveye çıkabilmek için, önden çekişli araçlar veya cipler tercih ediliyor. Ağlalı gençlerden rehberlik yardımı alabiliyorsunuz. Aralık-mart ayları arasında dağ geçit vermiyor. 300 gramlık standart çiftlik balığı her restoranın havuzundan alınıp pişiriliyor. Patates kızartması, biber, domates garnitürü, kiremitte oğlak tandır, kiremitte ızgara biftek yanında müşterilerin beğenisine sunuluyor. Ayrıca kaşıktan dökülmeyen kese yoğurdu tadılması gereken diğer bir lezzet olarak karşımıza çıkıyor.

UNICEF’de danışman

Kırşehir’de doğup ilk, orta ve lise eğitimini bu kentte tamamlayan Ahmet Altıparmak, 1986’da İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu. Çeşitli ilçelerde kaymakamlık yaptı. 2001’de altı ay UNICEF’de danışmanlık yapan Altıparmak, Kasım 2002 tarihinde bakanlık özel kalem müdürü, Kasım 2004’te İller İdaresi Genel Müdürü oldu. Son olarak Muğla Valiliği’ne atanan Altıparmak evli, üç çocuk babası.
Yazarın Tüm Yazıları