Bir ‘devşirme’den eski dostlara sorular

BU kibir de nereden çıktı eski dostlar? Nasıl oldu da “tevazua karşı eylemler”in bu denli odağı haline gelebildiniz?

Haberin Devamı

Güya temel işleviniz Tayyip Erdoğan’ı sevdirmek ve saydırmak... Ama bakın, sayenizde tam tersi oldu / oluyor... Nasıl oldu da bu kadar ters etki yaratabiliyorsunuz?

Nasıl bu kadar acımasız oldunuz? Nasıl bu kadar empatiden yoksun hale geldiniz? “Zayıfken aman dileyen / Güçlü iken ezmeye kalkan” kahrolası karakter, size kimin mirası?

Hani düşene kimlik sorulmazdı? Hani haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelirse yönelsin karşısında sizi bulacaktı? Hani zulmü alkışlayamazdınız? Hani “Adam, aldırma da geç git” diyemezdiniz... Hani hakkı tutup kaldırırdınız?

Nedir sizdeki dinmek bilmeyen bu ihtiras? Neden bir türlü sakinleşemiyorsunuz? Memleketin her köşesini zapt ettiğiniz halde nedir sizi kesmeyen? “Genel Müdür” oluyorsunuz, “Grup Başkanı” oluyorsunuz, “Yayın Yönetmeni” oluyorsunuz, köşeniz oluyor, televizyonlarınız oluyor ama bir türlü mutmain olmuyorsunuz? Neden gözünüz hep başkasının çöplüğünde... Nereden tevarüs ettiniz bu tamahkar karakteri?

Haberin Devamı

Hani zilleti kendinize yakıştıramıyordunuz...

Bir 'devşirme'den eski dostlarına sorular

 İkbalinizi sadece bir kişinin iki dudakları arasına emanet etmek de zillet değil mi?

Onca laf söylüyorsunuz, onca yorum yapıyorsunuz, onca köşe dolduruyorsunuz... İnsan bir tanecik bile iktidar eleştirisi kaleme almaz mı? En azından tarafgir gibi gözükmemek diye bir kaygı da mı yok sizde? Bu kadar mı çatladı ar damarınız?

İçinizden biri de mi çıkmayacak, “Yeter be!” diyecek? Nimetleri elinin tersiyle itip külfetlere talip olacak? Bir siyasetçinin iki dudağı arasındaki kaderini, şöyle babayiğit bir tavırla tekmeleyecek?

Akif Beki’ye karşı nefis müdafaası       

BİR: Hem hükümete çaktığımı, hem de hükümetten nemalandığımı mı söylüyorsun? Tamam... O zaman gereğini yap... Hangi alanda ve nasıl nemalanıyorsam, hemen bir parti komiseri gibi harekete geç ve derhal kes o nemayı... Buyur, kullan bütün yetkilerini... Hadi ara bakanları, daire başkanlarını, genel müdürleri... Sen beni kursağımdan geçmemiş kuruşlarla, aracılığını yapmadığım işlerle korkutacağını mı sandın?

Haberin Devamı

İKİ: Benim geçmişte suçlandığım o “dava”yı istersen hiç diline dolama... Çünkü ben o  davanın sanığı falan olmadım ama Tayyip Erdoğan ve senin partinin büyükleri sanığı oldular... Ayrıca geçmişte Adil Serdar Saçan adlı işkencecinin yürüttüğü bir yok etme operasyonuydu o “dava”... Beni vurmak için elindeki malzemen bu mu? Çirkinleşme olur da bu kadar mı olur? İstersen bir de “dalaksız” de benim için, olsun bitsin...

Narenciye üzerinden hayata rest çekmek

 Dünkü yazımda “Pazarda limon satmayı göze aldım” diye hava basmıştım ya...

Sevgili gazeteci arkadaşım Mehmet Tez, “Twitter”dan bir Umut Sarıkaya karikatürü göndermiş bana...

Bakarken gülmekten öldüm...    

Haberin Devamı

Karikatür anlatılır mı? Bir deneyelim bakalım: İki arkadaş konuşuyor... Biri diyor ki: “Valla hiçbir şey olmazsa pazarda limon satar yine geçindiririm evimi...” Diğeri cevap veriyor: “Tabii canım nedir ki?”

Ve üçüncü şahıs, karikatürün yan tarafından kafayı uzatıp şöyle diyor:

“Arkadaşlar narenciye üzerinden hayata rest çekmek yasaklanmış...”

Çizene bir teşekkür, gönderene bin teşekkür...

Twitter’dan gönderdiklerim   

 ŞU Cem Garipoğlu’nun etrafındaki çember de ne çembermiş yahu! Darala darala bir hal oldu ama hâlâ tık yok...

Attila İlhan’ın “Karantinalı Despina” şiirini bilmeyen İzmirli’ye İzmirli denir mi acaba?


Dün akşam bir takside dinlediğim Ahmet Kaya şarkısı: “Beni bilimle anla iki gözüm / Felsefeyle anla / Ve tarihle yargıla...” Süper!

Haberin Devamı

Medyum Özcan diye biri bana zarf atmış. “Kehanetlerim” başlığıyla sıraladığı maddelerden birinde “Ahmet Hakan yurtdışı bir projeye dahil olacak” yazıyor.

Taksilerde gece tarifesi kalkmış. Böylece gecenin bir yarısı “Baba aç bir gündüz tarifesi” talebi de tarihe karışmış oluyor...

Patrick Swayze ölmüş. İster misiniz “Hayalet” filmi gerçek olsun...

Yazarın Tüm Yazıları