Bilgisayarda KDV sıfırlansın

Güncelleme Tarihi:

Bilgisayarda KDV sıfırlansın
Oluşturulma Tarihi: Aralık 03, 2006 00:00

Bilkent Holding’e bağlı Meteksan Bilişim Grubu Şirketlerinin CEO’su Alper Köstem, Veli Sarıtoprak’ın konuğu oldu. Köstem, bilişim sektörünün sorunlarını hızla aşabilmesi için sıfır KDVönerirken, Türk Telekom’a da önemli görevler düştüğünü hatırlattı.

PATRON Patrona"nın bu haftaki konuğu TÜSİAV Yüksek İstişare Konseyi Başkanı, Bilkent Holding’e bağlı Meteksan Bilişim Grubu Şirketleri’nin CEO’ su Alper Köstem.

VELİ SARITOPRAK: Sevgili Alper, Kapital Dergisi’nin her yıl yaptığı ’Geleneksel İlk 500 Büyük Firma’ araştırmasında 93. sırada yer alan, Türkiye’de bilişim sektöründe en büyük yerli bilişim firması olan Meteksan Sistem’in yönetim kurulu başkanısın. CEO’ su olduğun Meteksan Bilişim Grubu’nda bağlı ortaklık ve iştiraklerle 15 firmayı yönetiyorsun. Türkiye bilişimde istenen noktada mı? Çağı yakalayabildik mi?

Alper Köstem
: Hayır. Çağı yakalayamadık. Ama büyük bir çaba içindeyiz. Türkiye’nin bilişimdeki durumunu irdelerken konuya özel sektör ve kamu sektörü pencerelerinden bakmak lazım. Özel sektör derken örnek olarak bankacılık sektörünü ele alalım. Bankalarımızın bilişim yatırımları, tüm dünya bankalarının bilişim yatırımlarına göre daha az değil. Hatta daha ileri de olduğumuzu söyleyebiliriz. Türkiye’deki bankaları satın alarak veya ortak olarak Türk Bankacılık Sektörü’ne giriş yapan Belçika, Yunanistan, İtalya ve diğer Avrupa ülkelerinin ortak görüşü de bu şekildedir. Fakat kamu sektörünün bilgisayar yatırımları için aynı şeyi söylemek maalesef ki mümkün değildir. Rakamsal bir örnek vermek gerekirse AB üyesi ülkelerde hükümetlerin bilişime yaptığı yatırımın kişi başına düşen rakamı 250 Euro civarında iken bu rakam Türkiye için yaklaşık 5 Euro’dur. Gelişmiş ülkelerle aramızdaki medeniyet ve teknoloji farkını kapatmakta en etkin araç olarak kullanabileceğimiz Bilişim Teknolojisi (BT) yatırımlarının yeterince yapılmıyor olması, Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler liginden, gelişmiş olan ülkeler ligine atlayamamasının en önemli nedenidir. Elbette ki Türkiye’nin bilişim stratejilerinin belirleneceği ve yönetileceği yer Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ir. Özel sektör ne kadar bilinçli olursa olsun eğitim, sağlık ve telekom gibi lokomotif sektörlerde çok etkin olan devlet, bilişim politikalarını ajandasının en önemli maddesi haline getirmediği müddetçe gelişmiş ülkelerle aramızda olan sayısal uçurumu kapatmamız söz konusu değildir.

SARITOPRAK: Peki Alper, Ankara bilişim sektöründe ne durumda?

Köstem: Ankara’daki bilişim sektörü yatırımlarının yüzde 95’i kamuya aittir. Bunun haricinde birkaç büyük holding ve inşaat firmasının yaptığı küçük yatırımlardan söz edebiliriz. Yöneticisi olduğum Meteksan Bilişim Grubu, 35 yıldır kamu bilişim sektörüne verdiği hizmetlerle çok büyük ve çok önemli projelere imza atmış ve çeşitli dikey sektörlerde (Savunma, eğitim, sağlık ve telekom gibi) yaptığı yatırımlarla kamu kurumlarının daha verimli çalışmasına büyük katkılar sağlamıştır. Bu sayede bugün itibariyle Meteksan Bilişim Grubu (MBG, kamu bilişim sektöründe yüzde 50’nin üzerinde bir pazar payı elde etmiştir.

SARITOPRAK: Önümüzdeki yıllarda Ankara için önemli bilişim projeleriniz var mı?

Köstem: Tabi ki var. Meteksan Bilişim Grubu’nun çok önem verdiği projelerden birisi olan Ulusal Kimlik Projesi (MERNİS)’in son aşamasına geldik. Artık cebimizdeki nüfus cüzdanlarının akıllı kart haline gelmesi söz konusu. 2007’de grubumuz bu projeyi hayata geçirerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yaptığı hizmetlerine bir yenisini daha eklemek arzusundadır. Ayrıca sağlık sektörüne yaptığı büyük yatırımların sonucunda elde ettiği know-how’u kendi devletimizle paylaşarak, şu anda Türkiye’nin en büyük sıkıntılarından birisi olan Sosyal Güvenlik açıklarının çözümüne de önemli bir katkı sağlamak istemekteyiz. Bunun haricinde, önemli misyonlarımızdan bir tanesi de her yıl milyarlarca doların yurt dışına gittiği savunma sanayiinde yerli yazılımların gelişmesine katkı sağlayarak orta vadede Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nca harcanan yıllık paranın en az yarısının Türkiye’de kalmasını sağlayacak projeleri üretmektir. Grubumuzda yaklaşık 1200’e yakın vasıflı bilişim emekçisi istihdam edilmekte ve geçen yıl Türk maliyesine 10 milyon doların üzerinde (SSK, kurumlar vergisi ve KDV) gibi katma değer sağladık.

EĞİTİM-UZMANLAŞMA- İLETİŞİM

SARITOPRAK:
Sevgili Alper, seni, aileni ve çocuklarını tanıyorum. İşin gereği yılın yaklaşık 250 günü Ankara dışındasın. Yurtiçi ve yurtdışı seyahatlerin çok fazla. Eşin ve çocukların bu hızlı yaşamına ve çalışma tempona ne diyor?

Köstem:
En büyük şikayeti altı yaşındaki kızımdan işitiyorum. Daha sonra eşim geliyor. Yurtiçi ve yurtdışı seyahatlerimde, kızım cep telefonu numaramı ezbere çevirerek benden hesap soruyor. Sitem ediyor, "Babacım niye evimize gelmiyorsun? Senin başka bir evin mi var?" diyor. Tabi bir yere gelmez zor. Orayı korumak daha zor. Herkesten daha fazla çalışmak, herkesten daha fazla koşmak zorundasınız.

Gençler çalışırsa önleri açılır

SARITOPRAK: Genç yaşta çok önemli bir görevdesin. Meteksan’ın başına geldiğinde (1992) şirketin yıllık cirosu 2 milyon dolardı. 2006 sonu itibarıyla ciro 400 milyon doları geçecek gibi. Özel sektörde üst yönetime gelmek, milyon dolarlık ciroları yönetmek isteyen CEO adaylarına neler tavsiye edersin?

Köstem: Genç yönetici adayları, öncelikle ne istediklerin çok iyi bilmeli, yollarını ve hedeflerini iyi belirlemelidirler. Bir konuda uzmanlaşmalarını ve konularını çok iyi bilmelerini, kendilerini çok iyi yetiştirmelerini ve yeterli bir eğitim alt yapısına sahip olmalarını öneririm. Üst yönetimi düşünen genç arkadaşlarımın yapacağı şey çok çalışmak, alt ve üst hiyerarşi ile çok iyi iletişim kurmak olmalıdır. Keza her zaman öğrenilecek çok şeyin olduğunu bilerek bilgiye aç olmalılar. Kendini iyi yetiştirmiş ve bilgiye aç gençlerin çok çalışırlarsa önleri açıktır.

İnternet ucuzlatılmalı

SarItoprak: Türkiye’de bilişim sektörünün ana sorunları neler? Hükümetlerin bu sektöre yaklaşımları nasıl?

Köstem:
Yeterince büyüklüğe ulaşamamamız en önemli sorunumuz. Sektörde firma sayısı ve rekabet çok fazla. Türkiye’deki sektör büyüklüğü bunu kaldırmıyor. Türkiye’de sektörün büyüyebilmesi için evde kullanılan kişisel bilgisayar sayısının ve toplam internete bağlanan kişi sayısının artması lazım. Bunun için devlet neler yapabilir? Artık, bilgisayarı bir eğitim materyali olarak düşünmek gerekir. Bunun için KDV sıfırlanabilir. Bu yüzde 18’lik bir indirim demektir. KDV’nin kalkması, bilgisayar pazarını süratle tetikler. İkincisi, internete bağlantı ücretlerinin azaltılması şarttır. Burada Türk Telekom’a büyük görevler düşüyor. Hükümet iletişimle ilgili belli vergileri kaldırabilir. Hem bilgisayar hem de iletişim ücretlerini makul hale getirebilirsek ve de neden bilgisayara ihtiyacı olduğunu sokaktaki vatandaşa iyi anlatabilirsek ve de çeşitli e-devlet uygulamaları ile vatandaşın bilgisayar ve internet kullanımını artırabilirsek, amaçladığımız noktaya ulaşabilir. Bu arada hükümetin sektöre yaklaşımı son derece olumlu. Bu konudaki en büyük yardımları Sn. Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, Ulaştırma Bakanı Sn. Binali Yıldırım, Sn. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelikten, daha doğrusu tüm kabine üyelerinden görmekteyiz. Siyasi olarak da Sn. Reha Denemeç ve Sn. Murat Mercan’ın katkılarını belirtmeden geçemem. Hükümetin ve AKP üst yönetiminin bilişime ve bilişim projelerine bakışının olumlu olması bizi teşvik etmektedir. Yapılanlar yine de yeterli değildir, yapılacak çok şey vardır.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!