Bekir Coşkun: Onlar ise iftihar ettiler

Bekir COŞKUN
Haberin Devamı

Türk siyasi tarihinde fazla intihar yok. İntihar etmesi gereken birçok siyasetçi ‘‘Türkiye seninle gurur duyuyor’’ nidaları arasında sırıtırken, demek ki intiharın yerini iftihar alıyor.

Şu deyim nasıl:

‘‘Kendimle iftihar ettim...''

Aslında intiharlık...

Ülkenin içine etmiş diyelim, taş üzerinde taş bırakmamış, hem kendisini hem toplumunu rezil etmiş, utancından sokağa çıkmaması gerekiyor, kimsenin yüzüne bakacak hali yok...

Ama intiharlık yerine iftiharlık oluyor.

Türkiye onunla gurur duyuyor.

*

Ardan Zentürk'ün beğendiğim programında bir konuşmacı, ‘‘Bozulma Özal ile başlar’’ dedi.

Bu doğru değil.

Bozulmanın başlama tarihi 1950 yıllarıdır. Menderes'in parti teşkilatları ile lastik, çimento, şeker, tekel bayiliklerinin harmanlandığı tarih.

Peşinden bozulmanın altın yılları olarak hayali sunta dönemini görüyoruz. Demirel'in yeğeni Yahya ile gurur duyulmuştur.

Yani iftiharlık...

Özal ise bozulmayı sadece kurumlaştırmıştır. Özellikle ‘‘Anayasa'yı bir defa delmekle bir şey olmaz’’ diyerek, bozulmayı anayasal bir kurum haline getiren odur.

Bu da iftiharlıktır.

*

‘‘Hani intiharlık hiç yok mu?..’’ diyeceksiniz.

Geliyorum:

Bu bozulma denilen sürecin çözümü ‘‘Üç İ’’ formülündedir. ‘‘Üç İ’’yi anlamadan-tanımadan bozulmanın nasıl olup da bozulduğunu bulamazsınız. ‘‘Üç İ’’ yani:

İktidar...

İstismar...

İftihar...

İktidar olanların, devleti istismar edip hem de iftiharlık olması. Bu kısırdöngüde iftihar iktidarı, iktidar istismarı, istismar yeniden iftiharı getirir ki, bakarsınız toplanmış bağırıyorlar:

‘‘Türkiye seninle gurur duyuyor...’’

*

İntihar ise namuslu insanlara kalır.

‘‘Peki biz ne yapacağız?..’’ derseniz, dördüncü ‘‘İ’’ size düşer:

İntizar...

Ne yapacaksınız?..



Yazarın Tüm Yazıları