Bekir Coşkun: Katil aramak...

Bekir COŞKUN

Toplumu etkileyen her önemli cinayetten sonra bir ‘‘Gerçek katil ya da katiller’’ aranır ama, şimdiye kadar ‘‘Gerçek katil ya da katillerden’’ bir teki bile bulunmuş değil...

Oysa ‘‘Gerçek katil ya da katiller’’ kadar ortada olan bir şey yok...

İşte:

Yine bir büyük cinayet küllenirken ‘‘Gerçek katil ya da katiller nerde?..’’ diye ne tutturursunuz... Şemsi Denizer'in gerçek katil ya da katillerini aramak kadar komik bir şey olabilir mi?..

Birincisi; yakalanan zanlı, on ayrı suçtan sabıkalı...

Birisi cinayet...

Yirmi yıla mahkûm olmuş...

Ama yedi yıl yattıktan sonra ‘‘iyi halden’’ mi ne dışarı çıkmış...

*

Gerçek katil ya da katilleri ne ararsınız?..

On defa suç işleyen adamı ‘‘İyi halli’’ diye salan, o yasayı yapan, bu sistemi işleten, bu rezalete göz yuman devlet adamları sizce neci?..

Birisi cinayet, on defa peş peşe suç işlemiş sabıkalının ‘‘İyi hali’’ nasıl olur dersiniz?..

Ya ‘‘Kötü halli’’ olsaydı?..

Acaba şimdi ‘‘Orta halli’’ mi oldu?..

Ya da; yedi yıl sonra yine ‘‘İyi halli’’den dolayı dışarı çıkma olasılığı yok mu?..

O zaman kim kimi arıyor?..

*

Koyun bunun üzerine zırt-pırt af yasalarını...

Belki birkaç ay sonra yine ‘‘Gerçek katil ya da katiller’’ aranacak... Ecevit ve arkadaşlarının çıkartacakları aftan dolayı çıkacakların kimisi yine adam öldürdüklerinde...

Bakın; istatistikler çıkanların kısa sürede geri döndüklerini gösteriyor...

O zaman ‘‘Gerçek katil ya da katiller’’i arayacaklar...

Ama asla bulamayacaklar...

*

İçerde yatan gerçek ‘‘kader kurbanlarını’’ ayıklayıp affetmek hepimizin istediği bir şey...

Ancak; çıkanların kimisi yeniden suç işleyip, diyelim ki adam öldürdüklerinde ‘‘Gerçek katil ve katiller’’ onları salıverenler değilse kim?..

Bu cinayetten sonra Ecevit ve adamlarının, af konusunu bir kez daha düşünmeleri gerekiyor...

Bir tek kişinin bile canı yandığında, bir damla olsun kan aktığında, şimdiden ilan ediyorum; sorumlusu Ecevit ve adamlarıdır...

‘‘Gerçek katil ya da katilleri’’ ne ararsınız?...